Morquio sendromlu genç kızın kullanamadığı eli "ritim eğitimi"yle açıldı

YASEMİN KALYONCUOĞLU - Nadir hastalıklar kategorisindeki "Mukopolisakkaridoz Tip 4 A" (MPS) hastalığı sebebiyle boyu diğer insanlara oranla daha kısa olan 16 yaşındaki Aslım Şaylan, ritim dersi sayesinde kullanamadığı sol elini rahatlıkla kullanmaya başladı.

Görülme sıklığı 200 binde bir olan ve morquio sendromu olarak da bilinen MPS hastalığı sebebiyle boyu uzamayan ve kas gelişim problemi yaşayan Aslım Şaylan, doktor olan annesi Alev Şaylan'ın yönlendirmesiyle ritim dersleri almaya karar verdi.

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Vurmalı Çalgılar Şefi Dinçer Özer'den, 1,5 yıldır kendi yaş grubundaki gençlerle ritimli çalgılar dersi alan Şaylan'ın kullanamadığı sol elinin her geçen gün daha da açıldığı doktorları tarafından tespit edildi.

Şaylan, ritim dersleri sayesinde sağlığındaki olumlu gelişmeye ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, vücudunun bir enzimi üretmemesi dolayısıyla bu hastalığının ortaya çıktığını, boyunun kısa kaldığını belirterek, haftada 2 defa ilaç tedavisi aldığını ve hayat standartlarının artık daha iyi olduğunu söyledi.

- "Dersler ile kaslarım geliştiğinden sinir sıkışmam daha da azaldı"

Ritim derslerine başlamadan önce sol el kabiliyetinin hastalığından dolayı iyi olmadığını ve eliyle rahat vuramadığını belirten Şaylan, yaklaşık 1,5 yıl önce başladığı dersler sonrasında artık eliyle rahat vurabildiğini ve bileğini kullanabildiğini söyledi.

Şaylan, "Elimin düzelmesine seviniyorum. Ritim dersleri stresimi atmama da yardımcı oluyor. Eskiden sinirlerim sıkışıyordu, dersler ile kaslarım geliştiğinden sinir sıkışmam daha da azaldı. Ruhsal açıdan da daha rahatım. Ödevler ve sınavlar haricinde evde çalabildiğim kadar çalışıyorum. Evde djembem var, o olmasa bile masada pratik yapabiliyorum." diye konuştu.

Gelecek sene de ritim derslerine devam edeceğini belirten Şaylan, "Benim gibi özel çocuklar kaçınmamalı müzik derslerinden, ben her anlamda ritim çalmanın faydasını gördüm." dedi.

Moda tasarımcısı olmak istediğini, kendisi için kıyafet çizdiğini ve diktirdiğini anlatan Şaylan, hedeflerine ulaşmak için çalışmaya devam edeceğini vurguladı.

- "Problemini aşmak hem sanatçı hem de eğiticilik kariyerimde benim için keyifliydi"

CSO Vurmalı Çalgılar Şefi Özer de farklı rahatsızlıkları olan özel öğrencilerle çalıştıklarını belirterek, "Aslım'ın kasları ile ilgili problemini aşmak hem sanatçı hem de eğiticilik kariyerimde benim için keyifliydi. Bugün ritim çalgıları ile solo yapabilen bir genç Aslım. Dünya müzik kültürüne hakim, Türkçeyi iyi kullanan bir genç. Bu anlamda da ilerlemesi kolay oluyor. Söylediklerimi çabuk anlayabiliyor." dedi.

Vurmalı çalgıların el ve kol kas gruplarının gelişimini desteklediğinin her zaman altını çizdiğini ifade eden Özer, "Sadece çocuk ve gençler açısından değil, tüm yaş gruplarının vurmalı çalgılarla kendilerini geliştireceklerine inanıyorum. Gerek beyin gerek kas gelişiminde vurmalı çalgılar faydalı, bunun en iyi örneği de Aslım. Anne ve babalara tavsiyem, çocuklarını müzikle, enstrümanla buluştursunlar." önerisinde bulundu.

Çok kısa sürede bu gelişimin görülmesinde en önemli faktörün doğru vuruş tekniği olduğunu söyleyen Özer, derslere djembe, bendir, darbuka ile başladıklarını, ardından bagetle çalınacak ritim enstrümanlarına geçtiklerini anlattı.

Dinçer Özer, yıllardır okullara ritim odaları açtıklarını ve açmaya da devam edeceklerini belirterek, Milli Eğitim Bakanlığı sisteminde vurmalı çalgılar derslerinin okullarda olması gerektiği önerisinde bulundu.

- "Kronik hastalara ruh gelişimleri için farklı tedavileri kullanmalarını öneririm"

Aslım'ın annesi Alev Şayan ise ilk ve tek çocuğu olan kızının müziğe hep ilgisi olduğunu, kızını ritim çalması konusunda da desteklediğini söyledi.

Şayan, kronik metobolik hastalığı olan kızının ritim çalışmasının fiziksel gelişimine katkısı olmasından mutlu olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Kızım çok mutlu, o mutlu olunca ben de mutlu oluyorum. Hocamıza da çok teşekkür ediyoruz. Alanın en iyilerinden. Doğru tekniğin başarıyı getirdiğini düşünüyorum, o yüzden dersleri bırakmayacağız. Ben bir hekim olarak, kronik hastalığı olan çocukların mutlaka hastalık tedavilerinin yanı sıra ruh gelişimleri için farklı tedavileri ve metodları kullanmalarını öneririm."