"Yıllık Bilimsel Değerlendirme Toplantısı ve Genç Akademi Konferansı" Erzurum'da başladı

Erzurum'da Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından düzenlenen "Yıllık Bilimsel Değerlendirme Toplantısı ve Genç Akademi Konferansı" başladı.

Atatürk Üniversitesinin ev sahipliğinde 15 Temmuz Milli İrade Salon'unda düzenlenen program, saygı duruşundu bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Atatürk Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Öğretim Görevlisi Dr. Derya Eroğlu ve ekibinin müzik dinletisinin sunulduğu programın açılışında konuşan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, gelenekselleşen toplantıları farklı üniversitelerde yapmaya çalıştıklarını söyledi.

Her oturumun çok değerli olduğunu belirten Şeker, toplantıların akademisyen adaylarının katılabildiği ve geleceğe dönük fikirlerin sağlıklı şekilde tartışıldığı bir ortam olduğunu anlattı.

Bölgesel olarak güvenlik sorunlarının yaşandığına dikkati çeken Şeker, "Bu sorunların yanında krize dönüşmüş olan Ukrayna-Rusya Savaşı gibi daha da önemlisi açık hapishaneye dönüşmüş olan yıllardan beri bu hapishanede yaşama çabası içinde olan Filistinlilerin yaklaşık 1 yıllık süreçte insanlığın utanması gerekiyor." dedi.

Şeker, insanların o bölgede ağır şartlarda yaşadığını ifade ederek, "Bir yuva bile bulamayan ailelerin birbirini kaybettiği, kadın, çocuk ve herhangi bir canlı gözetmeden bombalanan bölgemizde cereyan eden ve sadece Birleşmiş Milletler'deki devletlerin insafına bırakılmış olan ve dünya devletlerinin engellemelerinin yetersiz kaldığı bir sürece şahitlik ediyoruz. 3. Dünya Savaşı riskini belirtiyorlar ama bazı ülkeler kendi menfaatleri için bunu görmemeyi, işitmemeyi, bir çaba göstermemeyi sanki arz etmişler. Bizde bundan önemli dersler çıkarmalı ve yaşananlardan mutlaka ev ödevi çıkarmamız gerekiyor." diye konuştu.

Ayakları üstüne duran bir ülkenin önemine işaret eden Şeker, "Kendine yeten, bağımsız bir şekilde ayakları üzerine durabilen bir ülke olmanın ne kadar önemli ve gerekli olduğunu bize hatırlatan etrafımızdaki bu süreçler hiçbir insanın başına gelmesin diye arzu ediyoruz. Çünkü bir bölgede savaşı çıkarmak bir ateşe bakıyor ama savaşı durdurmak bu kadar kolay olmuyor. Umutlu değiliz ama umuyorum bir ateşkes sağlanarak bölge barışa, huzura kavuşur." ifadelerini kullandı.

Şeker, Türkiye'nin ciddi sayıda sığınmacıya ev sahipliği yaptığını belirterek, şunları kaydetti:

"Suriye, Afganistan veya çevremizden ülkemize sadece ailesini getirebilmiş, ya da bir kısmını orada şehit vermiş olanlar, oraların yaşanmaz hale geldiği için Türkiye'ye gelmiş. Süre uzadığı için bazıları bundan rahatsızlık duyuyor ama Allah kimseyi yurtsuz, devletsiz bırakmasın. Türkiye'nin genç nesiller kazanma şeklinde yabancı öğrenci politikası var. Yatırımcı çekme çabası, birçok ülkeyle ortaklaşıp iş yapma çabası var. Yabancı düşmanlığı bunların hepsine engel olacak ve ülkenin geleceğini dinamitleyecektir. O yüzden yabancı düşmanlığına 'dur' demesi gereken öncelikli olarak akademisyenlerdir. Birçok dostumuzun İran, Ukrayna, Suriye ve Bosna'da ne eziyetler çektiğini, çalışamayacak ortamlarla karşı karşıya kaldığını gördük. Bunların birçoğunu Türkiye bağrına bastı. Biz bu konularda yanlış yaparsak çocuklarımız bunun vebalini ödeyemez. Dünyanın her yerinde göçmenler var. En büyük göçmen Amerika ve Avrupa. Göçmen futbolculara bakın kimin adına top koşturuyorlar."

Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı'nın da bir konuşma yaptığı konferans, çeşitli programlarla 3 gün sürecek.