Yeşil meslek enerji yöneticiliği hem tasarruf sağlıyor hem çevreyi koruyor
Toplam 80 saat süren 2 haftalık eğitimin ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından düzenlenen sınavı kazananlar enerji yöneticisi sertifikası alabiliyor - YTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ramazan Ayaz Ramazan Ayaz:- "Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik eden enerji yöneticilerinin atmosfere salınan sera gazlarıyla fosil yakıt kullanımının azaltılmasına katkı sunarak iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında önemli bir rol oynadıklarını söyleyebiliriz"
BİRİZ ÖZBAKIR - Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Elektrik-Elektronik Fakültesi Elektrik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Ramazan Ayaz, endüstriyel tesislerde veya binalarda enerji yönetiminden sorumlu kişiler olarak tanımlanan enerji yöneticilerinin, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını teşvik ederek iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında önemli bir rol oynadıklarını söyledi.
Sanayi Devrimi'nin ardından artan enerji tüketimi ile beraber sınırlı kaynakların verimli kullanımı ve çevreci üretim süreçleri önem kazanırken çevre problemlerine çözüm sunan ve aynı zamanda tasarruf etmeyi de sağlayan mesleklere ilgi de gün geçtikçe artıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı, (UNEP) çevre kalitesini korumayı ve eski haline getirmeyi amaçlayan, tarım, imalat, AR-GE, idari ve hizmet faaliyetlerindeki iş pozisyonlarını yeşil meslek olarak tanımlanıyor.
Yeşil mesleklerden biri olan enerji yöneticiliği alanında YTÜ'de eğitim veren Ayaz, bu eğitimin önemi ve içeriğine ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Enerji yöneticiliği mesleğinin, Enerji Verimliliği Kanunu ve Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik kapsamında ortaya çıktığını belirten Ayaz, "Endüstriyel tesislerin, kamu binalarının ve ticari hizmet binalarının bulundurması gereken, aynı zamanda bu tesislerde enerji yönetimiyle ilgili faaliyetlerin yürütülmesinde sorumlu olan, enerji yöneticisi sertifikasına sahip kişilere enerji yöneticisi denir. Burada enerji yönetimi faaliyetlerinden kastımız ölçme, eğitim, etüt, projelendirme gibi faaliyetlerin tamamıdır." dedi.
Ayaz, 2 hafta boyunca toplam 80 saat süren eğitimi alan katılımcıların Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından düzenlenen sınava girebildiğini, bu sınavda 70 ve üzeri not alanların sertifika almaya hak kazandığını bildirdi.
- Kimler katılabiliyor?
İlgili kanun ve yönetmeliğin 2008'de yürürlüğe girmesiyle enerji verimliliği konusunda önemli atılımlar yapıldığına değinen Ayaz, enerji verimliliğiyle ilgili faaliyetlerin artmasıyla enerji yöneticiliğinin son zamanlarda daha fazla gündeme geldiğini ifade etti.
Eğitimlere mühendislik ve mimarlık alanında en az lisans düzeyinde eğitim almış veya fakültelerin elektrik, elektrik-elektronik, mekatronik ve makine bölümlerinden mezun olmuş kişilerin katılabildiğini kaydeden Ayaz, enerji yöneticisinin sadece ekonomiye değil çevreye de olumlu katkıları olduğunu vurguladı.
Ayaz, "Doğal kaynakların kullanımına ve korunmasına katkı sağlamış oluyorlar diyebiliriz. Aynı zamanda faaliyetleri kapsamında yenilenebilir enerji dediğimiz rüzgar, güneş, jeotermal ve hidrojen enerjisi gibi enerji kaynaklarının kullanımını teşvik eden enerji yöneticilerinin atmosfere salınan sera gazlarıyla fosil yakıt kullanımının azaltılmasına katkı sunarak iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında önemli bir rol oynadıklarını söyleyebiliriz." diye konuştu.
- Eğitimin içeriği ve işlenen konular
Enerji verimliliği uygulamalarının fan, endüstriyel fırın, buhar kazanı ve buhar kapanı, basınçlı hava, pompa, soğutma sistemi ve yalıtım, kompanzasyon, değişken hız sürücüsü ve aydınlatma eğitim seti olmak üzere 9 farklı eğitim düzeneği ile gerçekleştirildiğini anlatan Ayaz, eğitimde her bir katılımcıya uygulama fırsatı sunduklarının altını çizdi.
Ayaz, şöyle devam etti:
"Bu eğitimde başta genel mevzuat ve yönetmeliklerle alakalı konular ve enerji yönetim standardı anlatılıyor. Bunun haricinde uygulamalı ve teorik olarak anlattığımız ve ısı, mekanik konuları dediğimiz endüstriyel fırın, endüstriyel kazan, pompa sistemleri, fan sistemleri, basınçlı hava sistemleri gibi konular işleniyor. Bunun yanı sıra elektrikle ilgili aydınlatma, kompanzasyon ve yine harmonik gibi güç kalitesine etki eden faktörlere yer veriliyor. Genelde ilk hafta farklı ünitelerin teorik kısımları ve bileşenleri anlatılıyor. İkinci haftada ise enerji verimliliği merkezimizde bunların uygulamalı olarak ölçümleri yapılıyor. Bu üniteler üzerinden enerji verimli çalışma veya verimsiz çalışma şeklinde farklı ölçümler alınarak enerji tüketimleri karşılaştırılıyor ve enerji performansları ortaya konuyor."
Ayaz, eğitimlere daha çok kamu kurum ve kuruluşlarında veya enerji yöneticisi bulundurma zorunluluğu olan özel sektör firmalarında çalışanların katıldığını, şirketlerin kendi bünyesindeki personele bu eğitimi aldırarak çalışanlarını enerji yöneticisi olarak değerlendirebildiklerini aktardı.
- Eğitime katılanlar ne diyor?
Eğitime katılan elektrik mühendisi Soner Kahraman, enerji yöneticisi eğitimindeki kazanımların önemli olduğunu ve sınırlı kaynakların doğru yönetilerek maksimum fayda sağlanabileceğini söyledi. Kahraman, "Enerji yöneticiliği, zaten elektrik mühendisi olduğumuz için bizim her zaman ilgi alanımızdaydı. Sonuç itibarıyla biz ürettiğimiz kadar bir tüketime de sahibiz. Bunu ne kadar verimli hale getirebilirsek hem kendi firmalarımıza hem Türkiye ekonomisine katkıda bulunacağını düşünüyoruz." dedi.
Enerji mühendisi Furkan Ercan da piyasada enerji verimliliği konusunda çalışanların yetkinliklerinin bu eğitim ve sınavla ölçülmesinin hem ekonomiye hem de çevreye fayda sağlama açısından önemli olduğunu belirtti.
Kaynak:
Bu haber toplam 91 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.