Yaralı ve yürüme güçlüğü çeken hayvanlara fizik tedavi
Diyarbakır'daki Dicle Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'ne getirilen, kaza veya başka nedenlerle yaralanan, ağrıları olan, yürüme güçlüğü çeken başta kedi ve köpekler olmak üzere hayvanlar uzman veterinerler tarafından tedavi ediliyor- Veteriner Fakültesi Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sadık Yayla:- "Hayvanlarda yürüyüş bozukluğu, romatizma, eklem ve nörolojik sorunlar ya da felç olabilir. Bu tür durumlarda muayeneleri yaptıktan sonra fizik tedavi uyguluyoruz"
MEHMET SIDDIK KAYA - Diyarbakır Dicle Üniversitesi (DÜ) Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi'nde, kedi ve köpekler başta olmak üzere yaralı ve yürüme güçlüğü çeken hayvanlara uzman veterinerler tarafından fizyoterapi uygulanıyor.
DÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi veterinerleri, kentten ve bölge illerinden hastaneye getirilen, kaza veya başka nedenlerle yaralanan, ağrıları olan, yürüme güçlüğü çeken başta kedi ve köpek olmak üzere sığır, at ve kanatlı hayvanların cerrahi operasyona gerek kalmadan tedavilerini yapmak için fizik tedavi uygulamasına başladı.
Veteriner Fakültesi Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sadık Yayla, AA muhabirine, hastanede yıl içinde 10 binden fazla hasta hayvana baktıklarını, bunların çoğunluğunu kedi ve köpeklerin oluşturduğunu söyledi.
Ortopedi ve spinal cerrahi gibi birçok cerrahi alt bilim dallarında hizmet verdiklerini ifade eden Yayla, daha önce fizik tedaviyle ilgili bölgede bir imkanın bulunmadığını belirtti.
Merkezde cerrahi operasyonların yanı sıra ilk defa hayvanların eklem esnekliklerini korumak, denge ve koordinasyonlarını geliştirmek için fizik tedavi işlemlerine başladıklarını kaydeden Yayla, fizik tedaviyi kas iskelet sistemini etkileyen hastalıklarda daha çok kullandıklarını dile getirerek, şunları söyledi:
"Hayvanların kemik ve kas dokusu veya eklemle ilgili olabilir, cerrahi gerektirmeyen vakalarda bunu kullanabiliyoruz. Bazen de cerrahiden sonra tedavi sürecinde uyguluyoruz. Bu hastanın durumuna göre değişiklik gösterebiliyor. Hastanın durumuna göre seans olarak merkezde uygulamalarını gerçekleştiriyoruz. Çok fazla zaman almıyor, değişik uygulamaları var. Trace, terapötik ultrason ve lazer uygulaması olmak üzere 3 yöntemi ayrı ayrı kullanabildiğimiz gibi bazen de kombine şeklinde hastada kullanabileceğimiz durumlar da oluyor."
- "Geri dönüşler oldukça iyi"
Yayla, hayvan sahiplerinin fizyoterapi uygulamalarından haberdar olması ve farkındalıklarının artmasıyla yöntemin daha da yaygınlaşacağını anlattı.
Hayvan sahiplerinin bu uygulamadan memnun olduklarını dile getiren Yayla, şöyle devam etti:
"Geri dönüşler oldukça iyi. Özellikle 3 seans aldıktan sonra hayvanların ciddi anlamda rahatladığını görüyoruz. Fizik tedavinin en önemli özelliği de ağrıyı ortadan kaldırması. Dolayısıyla hastalıklı bir bölgedeki ağrı ortadan kalktığında hayvan daha rahat yürüyecek, konforu artacak. Cerrahi operasyonlardan sonra tedavi bittikten sonra bandajı kaldırdığımız yer diğer bölgelere oranla daha yavaş gelişiyor ve daha geride kalıyor. Tekrar sağlıklı hale gelebilmesi için fizik tedavi şart. Hayvanlarda yürüyüş bozukluğu, romatizma, eklem ve nörolojik sorunlar ya da felç olabilir. Bu tür durumlarda muayeneleri yaptıktan sonra fizik tedavi uyguluyoruz. Daha önce böyle bir alan yoktu. Batıdaki merkezlere sevk ettiğimiz hastalarımız oldu. Diyarbakır'ın yanı sıra bölge illerine de hizmet veriyoruz."
Köpeğini Hayvan Hastanesine getiren Muhammed Atay ise can dostunun sağ diz eklemindeki dokuların zedelendiğini söyledi.
Köpeğine merkez hekimlerince cerrahi operasyona gerek kalmadan fizik tedavi uygulandığını kaydeden Atay, "Köpeğim uzun zamandan beri rahatsızdı. Tedavi için hastaneye getirdim. Uzun zamandır aksaklığı geçmiyordu. Veteriner hekimlerimiz en son fizik tedavi uygulamak istediler. Fizik tedaviyle bunun önüne geçebileceğini söylediler. İnşallah etkisini kısa zamanda gösterecek. Umarım en kısa zamanda iyileşir. Böyle bir tedavi olduğu için memnunum. Umarım herkes bu kliniklerde köpeklerini tedavi ettirir." ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Bu haber toplam 80 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.