Uzay alanında yetişmiş insan kaynağının artıracak "Mesleki Eğitim Programı" başladı
ODTÜ Rektörü Ahmet Yozgatlıgil:- "İnsan kaynağı bu işin olmazsa olmazı. Bu yıl ki yerleşim sonuçlarından da gördüğümüz üzere, havacılık ve uzay bölümlerine müthiş bir ilgi var"- TUA Yönetim Kurulu Üyesi Arif Karabeyoğlu:- "Uzay sektörü, Türkiye gibi iddialı bir ülke için lüks değil stratejik gereksinimdir"
Uzay alanında önde gelen uzmanlar, Milli Uzay Programı hedefleri doğrultusunda sektörün kalkınması için ihtiyaç duyulan yetişmiş insan kaynağının, uzay ekosisteminin ve bilimsel çalışmaların sürdürülebilirliğinin önemine yönelik bilgi birikimlerini öğrencilerle paylaştı.
Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi katkılarıyla Türkiye Uzay Ajansının (TUA) ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve iki gün sürecek "Mesleki Eğitim Programı" ODTÜ'de başladı.
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, programda, Türkiye'nin uzay alanındaki önemli başarılarına ve edinilen tecrübelere dikkati çekti.
TUA'nın da çok yeni kurulmasına karşın büyük işler başardığının altını çizen Yozgatlıgil, şunları söyledi:
"Uzay, Türkiye'nin nispeten geç ama çok hızlı girdiği bir alan. Milli Uzay Programı'nın ilan edilmesiyle hedeflerimizi bir bir gerçekleştiriyoruz. Ben de bu sürece bu sürecin içinde bulunmaktan büyük onur duyuyorum. Sanayi ve Teknoloji Bakanı'mız Mehmet Fatih Kacır liderliğinde Türkiye kendi astronotlarını uzaya gönderdi. Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) telefonunuz çalıyor ve karşıda ISS'teki bir astronotla konuşuyorsunuz. Bu ömrüm boyunca unutmayacağım bir deneyim."
Yozgatlıgil, doktora yaptığı dönemde, dünyada parabolik uçuşlarla sağlanan yer çekimsiz ortamda deneyler yapma fırsatı elde ettiğini anlattı.
Türkiye'nin Milli Uzay Programı kapsamında önce astronot gönderdiğini ve ardından kendi Ay Programı'nı gerçekleştirmeyi hedeflediğini aktaran Yozgatlıgil, şunları kaydetti:
"İnsan kaynağı bu işin olmazsa olmazı. Bu yıl ki yerleşim sonuçlarından da gördüğümüz üzere, havacılık ve uzay bölümlerine müthiş bir ilgi var. Tabii ki bizim sorumluluğumuz ve görevimiz bu programların kalitesini iyileştirmek ve sizlere ihtiyacınız olan en iyi eğitimi sağlamak. İnşallah hep beraber ülkemizin uzay alanındaki çalışmalarına Milli Uzay Programı'mıza katkıda bulunacağız. Türkiye'de gerçekten büyük fırsatlar var. TUA, TÜBİTAK UZAY, özel sektörümüz de Türkiye'de uzay alanında önemli aktiviteler gerçekleştiriyor. Bunlar yetişmiş insan kaynaksız olmaz."
- "Kurumlar olarak sizlere destek vereceğiz"
TUA Başkanı Yusuf Kıraç da dünya ekonomisi yüzde 3-4 büyürken uzay ekonomisinin yüzde 8-9 büyüdüğüne dikkati çekerek, uzay ekonomisinin 10 yıl içinde 1,8 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini aktardı.
Dolayısıyla Türkiye'nin buradan aldığı ekonomik payı artırması gerektiğini vurgulayan Kıraç, "Bu siz öğrencilerin gayretiyle gerçekleşebilecek. Bizler de kurumlar olarak sizlere hep birlikte destek vereceğiz. Bu işin sürdürülebilirliği ekonomisiyle doğru orantılıdır. Ekonomimize ciddi girdiler kazandırırsak sektör kendiliğinden büyüyecektir." diye konuştu.
Kıraç, Milli Uzay Programı hedeflerine ilişkin bilgiler de paylaşarak, bütün bu hedeflerin yine öğrencilerin vereceği katkıyla gerçekleşebileceğini sözlerine ekledi.
- "Süreç gençleri her projeye dahil edecek şekilde evriliyor"
Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da TUA'nın kurulduğu günden bu yana uzay alanındaki faaliyetlerine dikkati çekerek, Milli Uzay Programı kapsamındaki hedeflerin yerine getirileceğine işaret etti.
Devletin gücünün olduğu her alanda önlerinin açık olduğunu belirten Gezeravcı, "Çıkacağınız yolda kimsenin potansiyelinizi sorgulamasına izin vermeyin. İçinizdeki gücü kimse sizden iyi bilemez. Ben F-16 pilotu olarak 2010'lara kadar İHA sistemlerimizden çektiğimiz sıkıntıları hatırlıyorum. Bugün tekrar hava kuvvetleri safına katıldığımda hava gücümüzün kat kat arttığını size söyleyebilirim. Bu alanda sektörü domine eder hale gelmek müthiş derecede özgüven veren başarı hikayesi." dedi.
Gezeravcı, İHA ve SİHA'ların yapımında yerli ve milli üretimin önemine dikkati çekerek, projeleri en kısa zamanda gerçekleştirebilmek için dışa bağımlılığı azaltmak gerektiğini söyledi.
Sürecin gençlerinin her projeye dahil edecek şekilde evrildiğini vurgulayan Gezeravcı, "Bizi uzaya gönderen SpaceX firmasının yaş ortalaması 26, Baykar firmamızın yaş ortalaması 27. Üniversitede eğitimleriniz devam ederken, bazı süreçlerde fiili olarak üretim sürecinde yer alacağınızdan emin olun." ifadelerini kullandı.
Gezeravcı, öğrencilerle seçim sürecinden uzaydan dönüş yolculuğuna kadar bütün süreci paylaşarak, öğrencilerin merak ettiği soruları yanıtladı.
- "Ay projesiyle hibrit ay roket motoru tarihçe kazanacak"
TUA Yönetim Kurulu Üyesi Arif Karabeyoğlu ise Ay projesine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, uzayda hareket kabiliyetini sağlamak için uygun roket itki sisteminin önemine işaret etti.
Karabeyoğlu, Ay'ın özel bir uydu olduğunu ve bunun dünya için bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Ay'a ulaşım kolay, yer çekimi bir fırlatma limanı olması için optimum seviyede. Güneş sisteminde farklı gezegenlere gitmek istiyorsanız da burayı kullanabilirsiniz. Ben burayı fırlatma limanı ya da düşük yer çekimi ortamında imalat yapacak bir üs şeklinde kullanabilirim. Çünkü Ay'ın yüzeyinde su var. Sudan oksijen ve roket yakıtı elde edebilirim. Ay'da nadir toprak elementi bolca var. Uzay çalışmalarını sürdürülebilir şekilde yapmak, bunu ekonomik şekilde yapabilmek ve bunu dünyaya satabilmek gerekli. Biz Ay projesiyle hibrit ay roket motoruna tarihçe kazandırmak istiyoruz. Dünya pazarında önemli bir ürün olacak. Uzay sektörü Türkiye gibi iddialı bir ülke için lüks değil stratejik gereksinimdir."
Kaynak:
Bu haber toplam 75 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.