Türkiye'nin 25 havzasında taşkın risk ve yönetim planları bu yıl tamamlanacak

HAKAN ŞAHİN - Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürü Afire Sever, Meriç-Ergene Havzası Taşkın Yönetim Planı ile Türkiye'nin 25 havzasının tamamında taşkın yönetim planlarının tamamlanacağını belirtti.

Sever, Meriç Ergene Havzası Taşkın Yönetim Planı kapsamında tehlike haritalarının değerlendirildiği toplantı ve arazi çalışmaları için geldiği Edirne'de, AA muhabirine, bakanlık olarak Türkiye'de taşkınları önlemeye yönelik önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Genel olarak taşkın ve kent selleri kavramlarının karıştırıldığına dikkati çeken Sever, taşkının bir akarsuyun veya derenin yatağından taşarak çevreye yayılması, etrafındaki tarım alanlarına, ekonomik faaliyetlere ve yerleşim yerlerine zarar vermesi olarak tanımlandığını, kent sellerinin ise şehir içindeki yağmur suyu drenaj sistemlerinin yetersizliğinden kaynaklanan su baskınları olduğunu ifade etti.

Genel Müdürlük olarak taşkın modelleri hazırlayarak derelerin, nehirlerin tehlike ve risk haritalarını oluşturduklarını anlatan Sever, "Her havzamızın kendine ait riskleri var. Doğu Karadeniz, Batı Karedeniz havzalarına baktığımızda taşkın riski daha yüksek. Ama İç Anadolu Bölgesi'ne doğru indiğiniz zaman Konya'da, Burdur'da, Büyük Menderes'te, Gediz'de kuraklık riski ön plana çıkıyor. Bu riskleri biz hazırladığımız yönetim planlarında ortaya koyuyoruz. Meriç-Ergene Havzası'nın da taşkın risk yönetim planının tamamlanmasıyla Türkiye'deki 25 havzada taşkın risk yönetim planlarını tamamlamış olacağız." diye konuştu.

- "Riski azaltmak bizim elimizde"

Sever, Taşkın Risk Yönetim Planı'nın imar ve çevre düzeni planlarında yer almasının önemine değindi.

Taşkın riskini azaltmak için özellikle dere yataklarına yerleşim yapılmaması gerektiğini vurgulayan Sever, şunları kaydetti:

"Havza ölçeğinde hazırlanan Taşkın Yönetim Planlarının imar planlarında, çevre düzeni planlarında da yer alıyor olması gerekir. Çünkü taşkın tehlikesini oluşturan elbette meteorolojik olaylar, iklim değişikliği gibi etkenlerdir. Ama taşkın riskini azaltmak bizim elimizde.

Eğer siz taşkın tehlikesi olan alanı yerleşime açtıysanız, o alanda tarım yapıyorsanız, o alanda bir organize sanayi bölgeniz varsa işte sizin taşkın riskiniz daha da artıyor. Taşkın riskini yok edemezsiniz. Çünkü su akar, dere yatağını, yolunu bulur. Mühim olan o dere yatağını yerleşime açmamak. Bir takım ekonomik ve sosyal faaliyetlerde bulunmamak."

- Erken uyarı sistemi

Sever, Meriç-Ergene Havzası'na kurdukları Taşkın Tahmini ve Erken Uyarı Sistemi ile 94 noktada taşkın tahmini yapabiliyor olacaklarını söyledi.

Sistemin taşkından saatler önce uyarı vereceğini anlatan Sever, "Meriç-Ergene Havzası'nın da taşkın risk yönetim planının tamamlanmasıyla Türkiye'deki 25 havzada taşkın risk yönetim planlarını tamamlamış olacağız. Meriç-Ergene Havza'mıza kurduğumuz taşkın tahmini ve erken uyarı sistemiyle 94 noktada taşkın tahmini yapabiliyor olacağız. Bu çok önemli. Çünkü 72 saat öncesinden o bölgede olacak taşkına ilişkin bilgiyi AFAD'a veriyorsunuz, Valiliklerimiz biliyor. Afet koordinasyonuna ilişkin gerekli tedbirleri almak için, araç, gereç ve ekipmanlar ile insan kaynakları taşkın yaşanacak bölgelere sevk ediliyor." ifadelerini kullandı.

Sever, afet ve taşkınlara karşı hazırlıklı olma noktasında bütün argümanları ortaya koyduklarını, planlar hazırladıklarını, erken uyarı sistemi de kurarak riskleri en aza indirmeye çalıştıklarını belirtti.

Artık dünyada bazı ülkelerin taşkın ve kuraklık yönetimini birlikte yaptıklarına dikkat çeken Sever, "Taşkın bir risk evet ama taşkınla gelen suyu taşkın kontrol tedbiri alarak açık veya kapalı alanlarda depolayarak da kurak sezonlarda kullanabilirsiniz." dedi.