Tekstil fabrikalarından aldığı üretim fazlası kumaşları giysiye dönüştürüyor

ZEHRA ONGAN - Eskişehir'de yaşayan kadın moda tasarımcısı, kurduğu atölyesinde tekstil fabrikalarının üretim fazlası kumaşları, doğal ham maddeler ve geri dönüştürülmüş malzemelerle çevre dostu koleksiyonlar oluşturuyor.

Eskişehir Teknik Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümünden 2018'de mezun olan 30 yaşındaki Gözde Öncüer Pınar, üniversite eğitimi sırasında aldığı dersler ve mezuniyet projesinde edindiği tecrübeleriyle, tekstil sektöründeki atık kumaşların değerlendirilmesine odaklanan iş modeli geliştirdi.

Pınar, mezuniyetinin ardından Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünde de lisans eğitimi alarak iş kurma konusunda adım attı.

Moda ve tekstil eğitimiyle işletme bilgilerini de birleştirerek sürdürülebilir modayı daha çok kişiye tanıtmayı ve bu alanda üretimler yapmayı hedefleyen Pınar, atık kumaşların değerlendirilmesi üzerine yoğunlaşarak 2019'da atölyesini kurdu.

Pınar, atölyesinde öncelikle tekstil fabrikalarının üretim fazlası olarak ayırdığı kumaşları temin ederek şık ve zamansız koleksiyonlar tasarladı. Bu sayede yeni kaynak tüketimini en aza indirgemeyi başaran tasarımcı, üretilmiş kaynakları kullanarak sürdürülebilir bir moda anlayışı benimsedi.

Atölyesindeki tüm üretim süreçlerinde geri dönüştürülmüş maddelerin kullanılmasına özen gösteren Pınar, küçük bir üretim parkuru kurdu. Kalıplama, modelleme ve dikim gibi aşamaların hepsini atölyesinde tamamlayan moda tasarımcısı, ürünlerini atölyesinde oluşturduğu showroomunda ve çevrim içi platformlarda satışa sunuyor.

- "İnsanlar pandemiyle doğala ihtiyaç duymaya başladı"

Gözde Öncüer Pınar, AA muhabirine, sürdürülebilir modanın temel prensibinin organik ve sertifikalandırılmış doğal kaynaklı ham maddeler olduğunu, bilinçli kullanıcılara hitap ettiği için zamansız ve güzel kalıplara ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Atölyesini kurduğu ilk yıllarda sürdürülebilir modanın Türkiye'de çok bilinir olmadığını anlatan Pınar, şöyle devam etti:

"2019 yılında bu işe adım attığımda benim gibi düşünen marka sayısı çok azdı. Sürdürülebilir moda çok fazla duyulmuş ve yayılmış değildi. Sonrasında insanlar gittikçe bilinçlenmeye ve pandemiyle doğala ihtiyaç duymaya başladı. Sağlığını ön planda tutmak isteyen insanlar için sürdürülebilir moda tam bir çözüm sunuyordu. Baktığımızda bilinçli kullanıcıların arttığını görüyorum. Pek çok meslektaşım, tasarımcı arkadaşım bu alanda iş kuruyorlar. Dolayısıyla günden güne meslektaşlarım çoğalıyor."

Pınar, geri dönüşümün her sektörde olduğu gibi tekstilde de ülkelerin ekonomileri için büyük öneminin bulunduğunu dile getirdi.

Birkaç kez giyilip kenara atılacak ürünlere harcama yapılmaması gerektiğini kaydeden Pınar, "Tekstil endüstrisi dünyayı kirleten en büyük sektörlerden biri. Alınan her bir tekstil ürününün dünyaya bedeli çok büyük çünkü aldığımız ve giymediğimiz her ürün çöp haline geliyor. Gerçekten giyeceğimiz şeyleri tercih edersek bilinçli kullanıcılar haline gelir, modada sürdürülebilirliği sağlayabiliriz. Ben de daha çok kişiye hitap edebilmek için sürdürülebilirlik ilkesini bozmadan işimi daha iyiye taşımak istiyorum." diye konuştu.

Koleksiyonlarda "kapsül gardırop" niteliğiyle her parçanın birbirleriyle uyumlu olmasının önemine işaret eden Pınar, "Bizden aldığınız ürünleri kendi dolabınıza da kolayca entegre edebiliyor olmalısınız ki ürünler uzun yıllar zevkle giyilsin." dedi.

Pınar, rahatlık ve şıklığa odaklandığını, doğal kaynaklı ham maddelerden hazırlanan bir koleksiyon olduğu için insana kendini rahat ve iyi hissettirdiğini ifade etti.