TEKNOFEST Genel Sekreteri Muhammet Saymaz, Bursa'da seminerde konuştu:

TEKNOFEST Genel Sekreteri Muhammet Saymaz, "Üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu nazarla baktığımızda milli teknoloji hamlesi bir tercih değil, Türkiye Cumhuriyeti için, bizler için bir zorunluluktur." dedi.

Bursa'da Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde düzenlenen TEKNOFEST Bilgilendirme Semineri'ne katılan Saymaz, TEKNOFEST projesini 2018'de hayata geçirdiklerini anımsattı.

Saymaz, 2019'da katılımcı bakımından dünyanın en büyük festivalini düzenlediklerini belirterek, 2020'de ise Anadolu'ya açılma kararı aldıklarını anlattı.

Türkiye'nin jeopolitik ve jeostratejik konumu sebebiyle hem fırsatları hem de tehditleri barındırdığını dile getiren Saymaz, şunları kaydetti:

"Üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu nazarla baktığımızda milli teknoloji hamlesi bir tercih değil, Türkiye Cumhuriyeti için, bizler için bir zorunluluktur. Milli teknoloji hamlesi, Türkiye'nin tam bağımsızlık yolunda kritik teknolojileri, yerli, milli ve özgün olarak üretebilmesinin, geliştirebilmesinin, topluma sunmasının, aynı zamanda bunu dünyaya ihraç edebilmesinin adıdır. Bunu tek başınıza yapamazsınız, 7'den 77'ye bu işi aktarmanız lazım. Bunun için kültürel dönüşüme, bir paradigma değişimine ihtiyacımız var. Bunun için T3 Vakfı olarak elimizden gelen tüm gayreti göstermeye gayret ediyoruz."

- Geleceğin teknolojisine odaklanılıyor

Saymaz, Nuri Demirağ ve Vecihi Hürkuş'un projelerinin zamanında akamete uğradığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onların projeleri akamete uğramamış olsaydı bugünlerde belki kendi aracımızla uzaya gidiyor olabilirdik. Ne yazık ki o süreçler akamete uğratıldığı için biz yıllar öncesinden geriden geliyoruz. Bugün yaptığımız milli teknoloji hamlesi atağıyla da şunu önemsiyoruz. Bugünün teknolojisine asla takılmıyoruz. Ondan uzak durmuyoruz ama odaklandığımız kısım, bundan 10-20 yıl sonrasının teknolojisi neyse onun için çalışıyoruz. Çünkü medeniyetimizin bize yüklemiş olduğu bir misyon var. Bu kutlu bir misyon aslında. Biz bugünün teknolojisine adapte olamadık. Bir ivme yakalanması gerekiyor ama bugünün teknolojisiyle yakalayamayız. 20 yıl sonra ne yapılacaksa ona odaklanıp, onun üzerine çalışmalar yapıp ivmeyi yakalamamız gerektiğine inanıyoruz."

Türk gençliğine güvendiklerini vurgulayan Saymaz, onlara alan açıldığında başarılı sonuçların ortaya çıktığını sözlerine ekledi.

Program, soru-cevap bölümüyle sona erdi.