Tekerlekli sandalyeye mahkum olan SCA hastası 11 yıl sonra yeniden yürüdü
Beyincikle ilgili nadir görülen genetik hastalık spinoserebellar ataksi (SCA) nedeniyle konuşma ve yürüme yetisini kaybeden 59 yaşındaki Ahmet Kılıçarslan, havuz terapi, konuşma ve ergoterapi seansları, yürüme egzersizleriyle artık günlük yaşamını tek başına sürdürebiliyor- Fizyoterapist Yusuf Oflaz:- "Tedavi süreci bizim açımızdan çok olumlu geçen bir hasta oldu"
MELTEM YILMAZ KARAKURUM - Türkiye'de çok bilinmeyen nörolojik engel spinoserebellar ataksi (SCA) hastası Ahmet Kılıçarslan, 11 yıllık tedavi sürecinin ardından yeniden yürümeye başladı.
Hacettepe Üniversitesinde memur olarak çalışan 59 yaşındaki Ahmet Kılıçarslan'a, 11 yıl önce nadir görülen, beyincik ve omurilikte dengeyle ilgili hücrelerin kaybı ya da doğru çalışamaması sonucu kişinin yürümesi, konuşması ve hareket fonksiyonlarında dengesizliğe neden olan SCA tanısı kondu.
Eşinin ve çocuklarının da desteğiyle Ankara'da gördüğü tedaviler sonucu genel sağlık durumu stabil hale gelen Kılıçarslan, fizik tedavi ve rehabilitasyona yönlendirildi.
Hacettepe Üniversitesi ile Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinin fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümlerinde tedavi gören Kılıçarslan, bir süre önce memleketi Trabzon'a döndü.
Aile yakınlarının tavsiyesi üzerine Maçka Ömer Burhanoğlu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesine müracaat eden Kılıçarslan, havuz terapi, konuşma ve ergoterapi ile yürüme egzersizlerine 2 aydır burada devam ediyor.
Tekerlekli sandalyede geldiği hastaneden yürüyerek çıkmanın mutluluğunu yaşayan Kılıçarslan, artık sorulara kısa yanıtlar da verebiliyor.
- "Tedavi süreci bizim açımızdan çok olumlu geçen bir hasta oldu"
Fizyoterapist Yusuf Oflaz, AA muhabirine, 11 yıllık ataksi öyküsüyle kendilerine müracaat eden hastaya, doktorların kararıyla rehabilitasyon programı başlatıldığını söyledi.
Hastaya fizyoterapist, fizik tedavi teknikeri, ergoterapist ve dil konuşma terapistleriyle kompleks bir tedavi programı uygulandığını aktaran Oflaz, hastanın şu anda kısmi olarak bağımsız şekilde yürüyüşünü yapabildiğini, yataktan sandalye ya da başka yerlere transferi konusunda kısmi olarak bağımsızlığını yakaladığını anlattı.
- "Havuz terapisinin de hastaya çok olumlu katkısı oldu"
Oflaz, havuz terapisinin (hidroterapi) de hastaya çok olumlu katkısı olduğunu vurgulayarak, "Hastamızda ileri derecede denge ve koordinasyon bozukluğu vardı. Haftada 2 defa tekniker arkadaşlarımızın eşliğinde havuz içerisinde denge ve koordinasyon egzersizleri yaptırıldı. Hastamıza suyun kaldırma kuvvetinden yararlanarak egzersiz programı oluşturduk. Bunun sonucunda hastamız da güzel bir dönüş sağladı ve olumlu gelişme gösterdi." diye konuştu.
Hastanın dil konuşma terapisti tarafından da yoğun çalışmaya alındığına dikkati çeken Oflaz, "İlk geldiği zaman kelimeleri çok anlamsızdı ve hiçbir şekilde hasta ile iletişim kurulamıyordu. Şu an hastamız anlamlı kelimelerle kendini ifade edebiliyor. Bu da çok önemli. Tedavi süreci bizim açımızdan çok olumlu geçen bir hasta oldu." dedi.
- "İhtiyaçlarının artık çoğunu karşılıyor"
Hastanın eşi Gülay Kılıçarslan da eşinin bir anda rahatsızlandığını ve spinoserebellar ataksi tanısı ile uzun süre tedavi gördüğünü söyledi.
Tedavinin ardından fizik tedavi süreçlerinin başladığını anlatan Kılıçarslan, "11 yıl boyunca zorlu günler yaşadık. Çok zordu. Onu 2 kişi, 3 kişi çok zor kaldırıyorduk, götürüyorduk. Bir süre karnından mama ile beslendi. Yemek yiyemiyordu. 4 ay sonra yemeğe başladı." diye konuştu.
Kılıçarslan, Trabzon'da 2 aydır aldıkları tedaviden de memnun olduklarını dile getirerek, eşinin ihtiyaçlarının artık çoğunu karşılayabildiğini aktardı.
Spinoserebellar ataksi ile mücadele eden Ahmet Kılıçarslan da ayağa kalktığı için mutlu olduğunu belirterek, "2 aydır buradayım. Doktorumdan bütün personele, herkese teşekkür ediyorum. Çok iyi bir hastane." ifadesini kullandı.
Kaynak:
Bu haber toplam 171 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.