TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Atabek, Antalya'da TÜRKPA toplantısında konuştu:

TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) Başkanı ve AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, İsrail'in saldırılarında Gazze'de hastanelerin, okulların, camilerin, kiliselerin, mülteci kamplarının bombalandığını, çocukların katledildiğini belirterek, "Filistin'de zulüm gören kadın ve çocuklarımız için acil önlem alınması gerekmektedir." dedi.

Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) üyesi ülkelerin ihtisas komisyonları, TBMM'nin ev sahipliğinde Antalya'daki Belek Turizm Merkezi'nde düzenlenen "Kadın Erkek Fırsat Eşitliğinin Sağlanması ve Kadınların Güçlenmesi" konulu uluslararası toplantıda bir araya geldi.

KEFEK Başkanı Atabek, programın açılışında yaptığı konuşmada, aynı atanın, medeniyetin, dilin ve inancın mirasçısı olan kardeşler topluluğu olarak, çatısı altında bir araya geldikleri TÜRKPA'nın önemli bir kuruluş olduğunu söyledi.

TÜRKPA çerçevesinde gerçekleştirilen çalışmaların yalnız bugün için değil, gelecek için de önem taşıdığını vurgulayan Atabek, "Birlik temelinde yükselen TÜRKPA, Türk dünyasının dayanışma ve işbirliği için önemi gittikçe artan bir platform olarak varlığını sürdürmektedir. Türk devletlerinin işbirliği yapıları arasında özel bir yere sahip olan Asamblemiz, 15 yılda elde ettiği başarı ve ilerleme sayesinde örnek bir uluslararası parlamenter örgüt halini almıştır." diye konuştu.

Atabek, bunun da ötesine geçerek başarılı bir bölgesel ve uluslararası kuruluş olarak anıldıklarını kaydetti.

Yoğun çalışmalar ve büyük gayretlerle elde edilen başarıları yeterli görmemeleri gerektiğini dile getiren Atabek, "Temeli ortak medeniyetimize dayanan çalışmalarımızı yeni başarılarla taçlandırmak azmindeyiz." ifadesini kullandı.

Tarihe bakıldığında Türk toplumlarında kültür aktarıcısının, dil öğreticisinin kadın olduğuna dikkati çeken Atabek, Türk tarihi boyunca kadının avda, savaşta, dini, siyasi ve insani sahalarda erkeklerle beraber bulunduğunu hatırlattı.

- "Parlak geleceğin inşasına kadın erkek hepimiz omuz vermeliyiz"

Çiğdem Erdoğan Atabek, kadın haklarının güçlendirilmesi alanında, komisyonların ve komitelerin, işbirliği ve tecrübe paylaşımına imkan veren bu toplantıyı değerli bulduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Kadın erkek fırsat eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmalarımız, başka bir kültüre öykünme ya da Türk kültürünün konuya ilişkin bir eksikliğini giderme şeklinde anlaşılmamalıdır. Tam tersine, bu alanda gerçekleştirdiğimiz faaliyetler, kadının, hayatın her katmanında var olduğu medeniyet mirasımızı yeniden keşfetme çabasıdır. Bu yaklaşımla kadının kadim coğrafyamızdaki gücünü, yeniden hatırlamalı ve bu noktadan hareketle yeni ve parlak bir geleceğin inşasına, kadın erkek hepimiz omuz vermeliyiz."

- "Kadınların iş ve aile yaşamlarının uyumlaştırılmasını destekliyoruz"

Atabek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın önderliğinde, "Haydi Kızlar Okula", "Ana-Kız Okuldayız", "7 Çok Geç", "Okuma Yazma Seferberliği", "Nerede Kalmıştık" gibi kampanyalarla kız çocuklarının eğitime erişimlerinin iyileştirilmesi için tüm imkanların seferber edildiğini söyledi.

Komisyon olarak yaptıkları çalışmaları değerlendiren Atabek, kadınların işgücü piyasalarına katılımlarını kolaylaştırıcı ve istihdamlarını artırıcı politikaları desteklediklerini anlattı.

Kadınların istihdamını kolaylaştırmanın veya bir şekilde girişimci olmalarını sağlamanın yeterli olmadığına değinen Atabek, "Komisyon olarak kadınların iş ve aile yaşamlarının uyumlaştırılmasını destekliyoruz. Kadınların aileleriyle işleri arasında kalmasını, ikisi arasında bir tercih yapmak durumunda kalmalarını doğru bulmuyoruz." dedi.

- "Filistin'de bütün dünyanın şahitliğinde bir dram yaşanmaktadır"

Kadim kültürün haksızlık ve zulüm karşısında susmamayı öğütlediğini belirten Atabek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ne acıdır ki bugün Filistin'de bütün dünyanın şahitliğinde bir dram yaşanmaktadır. Bu dramın en büyük mağduru da kadınlar ve çocuklardır. Dünyanın her yerinde Filistinli kardeşlerimizin yaşadığı zulmü anlatıyoruz. Hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, mülteci kampları bombalanıyor, çocuklar acımasızca katlediliyor. Filistin'de zulüm gören kadın ve çocuklarımız için acil önlem alınması gerekmektedir. Bu insanlık adına hepimizin borcudur. Filistin krizi ortaya çıktığından beri Türkiye ilkeli ve insani bir duruş benimsemeye ve gerekli adımları atmaya özen göstermiştir. Bu çerçevede, geçtiğimiz günlerde, Sağlık Bakanlığımız aracılığıyla Filistinli kanser hastalarının Gazze'den ülkemize nakli gerçekleştirilmiştir. Bu konuda öncelikle insani ateşkes tesis edilmeli ve ardından barış görüşmeleri için uygun bir zemin oluşturulmalıdır."

Toplantı oturumlarla devam etti.