TBMM Genel Kurulu
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay:- "Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında olduğu gibi Barış Pınarı Harekatı'nda da dünyaya insanlık ve medeniyet dersi veriyor"- CHP Grup Başkanvekili Engin Altay:- "Partilerin görüşleri şüph
TBMM (AA) - MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında olduğu gibi Barış Pınarı Harekatı'nda da dünyaya insanlık ve medeniyet dersi verdiğini belirtti.
TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmaların ardından grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Barış Pınarı Harekatı'nın başarıyla sonuçlanmasını diledi.
Sınır ötesi harekatın, TBMM'nin verdiği yetkiye bağlı olarak başladığını dile getiren Dervişoğlu, "Bu konu milli bir konudur, dolayısıyla siyaseten istismara kapalıdır. Buradan siyasi rant devşirmeye kalkışmak gibi bir basiretsizlikle karşı karşıya kalınırsa iş, milli birlik ve beraberlik boyutunda tartışılmayı aşar ve bu zamana kadar yapılan hataların da gündeme geleceği, sürecin akamete uğramasına da vesile olabilecek nahoş tartışmalar beraberinde gelebilir." diye konuştu.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, kurmay zeka, yerli teknoloji silah ve mühimmatla yürütülen Barış Pınarı Harekatı'nın, Türkiye'nin gücünü ve yetkinliğini dünyaya gösterdiğini belirtti.
Harekatın, emperyalist projelerin taşeronu terör örgütleri PYD/YPG/PKK ve DEAŞ'a karşı yürütüldüğüne dikkati çeken Akçay, "Barış Pınarı Harekatı ile ülkemize, güney sınırlarımıza yönelen tehdit ve tehlikeler kaynağında yok edilecek, güney komşularımızın toprak bütünlüğü korunacak ve ülkemizdeki Suriyeli sığınmacılar vatanlarına kavuşturulacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında olduğu gibi Barış Pınarı Harekatı'nda da dünyaya insanlık ve medeniyet dersi vermektedir." ifadelerini kullandı.
HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, sağduyuya ihtiyaç duyulan bir süreçten geçildiğini dile getirerek, "Bu savaşın Türkiye'ye bir yararı olmadığını, halkların kardeşliği umudunu tümüyle zedelediğini söylemek istiyorum." dedi.
Kurtulan, "Sakarya'da bir gencin Kürtçe konuştuğu için katledildiğini" iddia etti.
Bunun üzerine yerinden söz alan MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül, Kurtulan'ın bahsettiği olayın "Kürtlükle, Kürtçe konuşmakla alakası olmadığını" söyleyerek, saldırıyı düzenleyen gruptaki 3 kişinin de Kürt kökenli olduğunu bildirdi.
- "Bu süreçte herkesin polemikten kaçınması lazım"
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, terörün bir insanlık suçu olduğunu dile getirdi.
Operasyona farklı bakış açıları olabileceğini, kimsenin, düşüncesinden dolayı suçlanmaması gerektiğini ifade eden Altay, "Bu farklılıklar esastan, usulden, şekilden kaynaklanabilir ancak bu süreçte TBMM çalışmalarında polemik, gerilim, istismar asla yaşanmamalıdır. Bunlardan hepimizin kaçınması lazım." dedi.
"Bu bir savaş mıdır polemiğini, AK Parti'nin başlattığını" savunan Altay, şöyle devam etti:
"İlkin AK Parti'nin Sayın Genel Başkanvekili, daha sonra kimi sayın bakanlar, bu işin adını 'savaş', 'fetih' koydular. Bu yakışık almamıştır. Önce AK Parti'den bu konuda netlik beklemek, parlamentonun üyeleri olarak hepimizin hakkıdır. Partilerin görüşleri şüphesiz farklı olabilir ancak milli politika tektir ve tek olmalıdır. Bu operasyon, AK Parti'nin operasyonu değildir. Operasyon 9 Ekim'de başlamıştır. Üzülerek ifade etmek gerekir ki Erdoğan, Meclis'in yetkilendirdiği Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu operasyonunu AK Parti'nin ve Recep Tayyip Erdoğan'ın operasyonu gibi pazarlamak yanlışına düşmüştür."
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, Meclis'teki 4 siyasi partinin, ortaklaşa kararla Barış Pınarı Harekatı'nın hukuken altını doldurduğunu belirtti.
Türkiye'nin geleceği, memleketin bekasını ilgilendiren bir harekattan bahsettiğini dile getiren Zengin, "Görüyorsunuz dünyanın her tarafından da yalnız bırakılmış durumdayız. Hal böyle olunca öncelikli olarak birbirimize sahip çıkmamız ve iyi yaptığımız işleri büyütmemiz gerekiyor. Siyasi partiler, bu kararın altına 'evet' diye karar verirken yalnızca başlangıcı için değil, devam eden süreçle alakalı da temel bir sorumluluğun altına ellerini koymuş oluyorlar." dedi.
Konuya ilişkin, dilin önemine dikkati çeken Zengin, "Bizi farklı yapan şeyler var ki farklı siyasi partiler altında toplanıyoruz ama bugün yapacağımız şey, birbirimizin hassasiyetlerine nezaket göstermek. Hangi kelimelerden rahatsız olduğumuz belli. Hiç olmazsa şu günde birbirimize daha fazla ihtimam gösterelim." çağrısında bulundu.
Genel Kurulda daha sonra grup önerilerinin görüşmelerine geçildi.
Kaynak:
Bu haber toplam 118 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.