TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Uşak'ta konuştu:
"Türkiye bu geldiği potansiyel itibariyle cumhuriyetimizin 2. asrını çok daha güçlü bir asır, çok daha güçlü bir 100 yıl haline çevirecektir. Bizim kısaca ifade ettiğimiz gibi önümüzdeki asır sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'nin asrı olacaktır, 100 yılı olacaktır"- "Türkiye'yi dünyanın ekonomide artık önde giden ülkelerinden birisi haline getireceğiz. Türkiye'ye yine eğitimde dünyanın büyük üniversiteleriyle yarışan bir ülke haline getireceğiz"- "Rusya-Ukrayna arasındaki savaş, savaş olmanın artık çok ö
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Türkiye bu geldiği potansiyel itibariyle cumhuriyetimizin 2. asrını çok daha güçlü bir asır, çok daha güçlü bir 100 yıl haline çevirecektir. Bizim kısaca ifade ettiğimiz gibi önümüzdeki asır sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'nin asrı olacaktır, 100 yılı olacaktır." dedi.
Kurtulmuş, Uşak Valiliğince bir otelde düzenlenen Sivil Toplum Buluşması'nda farklı toplumsal kesimleri temsil eden gruplarla bir araya gelip, fikirlerini almaya ve istişare etmeye önem verdiklerini söyledi.
Cumhuriyetin birinci asrının geride bırakıldığını, 29 Ekim'de ikinci asra girileceğini anımsatan Kurtulmuş, tarih boyunca milletler bakımından en zor, en problemli, büyük meşakkatle geçen, nice zorlukların, yoklukların, yoksullukların olduğu bir 100 yılın geride kaldığını aktardı.
Kurtulmuş, bir imparatorluğun küllerinin üzerinde yeni genç cumhuriyetin kurulduğunu aktararak, "Hep beraber kurduk ve büyük zorlukları da aştık. Dünya savaşları, ekonomik krizler yaşadık. Savaşa girmememize rağmen 2. Dünya Savaşı'nın yıkıntılarıyla karşılaştık. Defalarca darbeler gördük. Demokrasinin önünün kesildiği dönemleri yaşadık. Başbakanın idam edildiği bir Türkiye'yi yaşadık. Uzun senelerce yokluklar, yoksulluklar gördük. Bırakın yolu olmayan köyleri, yolu olmayan şehirlerimiz oldu. Ama bunların hepsini çok şükür geçmişte başardık. Bir yere kadar geldik ve cumhuriyetin birinci asrını şanla, şerefle tamamladık." dedi.
Türk milletine durmanın, yerinde saymanın yakışmayacağını söyleyen Kurtulmuş, "Bunun için mutlaka önümüze büyük hedefler koymak ve bu hedefler etrafında topyekun bütünleşmek, birleşmek ve bu hedeflere yürümek mecburiyetindeyiz. Allah'ın izniyle Türkiye bu geldiği potansiyel itibariyle cumhuriyetimizin 2. asrını çok daha güçlü bir asır, çok daha güçlü bir 100 yıl haline çevirecektir. Bizim kısaca ifade ettiğimiz gibi önümüzdeki asır sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'nin asrı olacaktır, 100 yılı olacaktır. Bir sözün sadece güçlü olması yetmez. Sözümüzün itibarının karşılığının olması için aynı zamanda o sözün arkasına güç de koymanız lazım. Yani her anlamda gücü kastediyorum." ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, Türkiye'nin atacağı kurşunu dışarıdan alan, kendi uçağını yapmayı hayal edemeyen günlerden bugünlere geldiğini aktardı.
Türkiye'nin her alanda ileriye gittiğini ifade eden Kurtulmuş, "Sanayide, üretimde, uluslararası ilişkilerde, dış politikada, eğitimde her alanda daha ileriye gidiyoruz ama yetmez. Hedeflerimizi çok daha güçlü hale getirmemiz ve bu hedefler etrafında kenetlenerek sağlam bir şekilde yürüyüşümüzü sürdürmemiz lazım. Bu hedeflerimiz dediğim gibi dünyada sözü güçlü bir Türkiye'nin ortaya konulmasıdır. Gücünün arkasında, sözünün arkasında hem yumuşak güç hem de sert güç dediğimiz yani askeri, ekonomik gücüyle Türkiye'nin kültürel birikimlerinden doğan, gücünü de ortaya koyabilen bir Türkiye'yi inşallah hep beraber inşa edeceğiz. Bunun ilk şartı ise içeride birlik ve dirlik içerisinde hareket edebilen, farklılıklarını zenginlik olarak gören bu zenginliğin üzerinden de bir milli mefkure inşa edebilen bir Türkiye'yi ortaya koymaktır." diye konuştu.
Türkiye'nin ve şehirlerinin kalkınması için farklı fikirlerin söyleneceğini ancak herkesin aynı istikamete gitmesi gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, birinin iş yaparken ötekinin yıkmaya çalıştığı, birinin hayırda yarışırken, ötekinin çelme takmaya çalıştığı Türkiye'nin artık geride bırakılması gerektiğini söyledi.
Kurtulmuş, Türkiye'nin ortak milli hedeflerini hedefler etrafında bütünleşerek güçlü ve büyük bir Türkiye'yi inşa etmek istediklerini anlatarak, şöyle devam etti:
"Bunun yolu toplumsal bütünlükten, güçlü bir ekonomiden, uluslararası alanda kendisine hedef koymuş ve o her hedefini zaman içerisinde yenileyerek kendisiyle yarışan bir Türkiye'yi kurmaktan geçiyor. Onun için hep beraber bu gayreti ortaya koyacağız ve bizden sonraki nesillerin bize bırakılan bu Türkiye'den çok çok daha ileri, çok daha güçlü bir Türkiye'yi ortaya koyacağız. Bunun temel yollarından birisi de tek tek 81 ilimizin her birisinin güçlü olmasından geçer. Yani ilimizin imkanlarını fırsatlarını bileceğiz. Bunları daha da çoğaltacağız ve elimizdeki imkan neyse bunu arttırmak için mücadele edeceğiz. Sadece son yıllarda Uşak almış olduğu hizmetleri, Uşak'ta gerçekleştirilen ekonomik gelişmeyi şöyle bir gözünüzün önünde geçirsin. Hele hele son 20 yılda çok büyük bir mesafe aldığımız aşikardır. Türkiye'yi sözü güçlük içerisinde bir ülke haline getireceğiz. Türkiye'yi dünyanın ekonomide artık önde giden ülkelerinden birisi haline getireceğiz. Türkiye'ye yine eğitimde dünyanın büyük üniversiteleriyle yarışan bir ülke haline getireceğiz."
Kurtulmuş, Uşak'ta 2 tane Organize Sanayi Bölgesi olduğunu, ancak bunun da yetmediğini şimdi özellikle tarımda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ve Karahanlı ilçesinde de OSB girişimi olduğunu aktardı.
- "Türkiye'nin bu coğrafyada dimdik ayakta durmaktan başka hiçbir şansı yoktur"
Türkiye'nin büyük bir ivme yakaladığını vurgulayan Kurtulmuş, şu ifadelere yer verdi:
"Büyük bir dönemin içerisindeyiz. Türkiye'nin bu coğrafyada dimdik ayakta durmaktan başka hiçbir şansı yoktur. Hatta ve hatta Sultan Alparslan Han'ın Malazgirt'in kapılarını açarak bu toprakları Müslüman Türk'e yurt edindirmesinden bu yana milletimiz hiçbir günü şöyle, keyifle, huzurla arkasında yatarak geçirmemiştir. Çünkü dünyanın en değerli coğrafyasına sahip olan aziz milletimiz bunun bedelini fazlasıyla ödemiş ve ödemeye devam etmektedir. Dün Haçlı orduları neyse bugün aynı Haçlı orduları kafasına sahip içeride ve dışarıda birtakım çevrelerin olduğundan hiç şüpheniz olmasın. Eğer Türkiye özellikle dünyanın bundan sonraki süreçte bütün her şeyin merkezinde olan bir ülke olarak ne olup bittiğini iyi anlayın kendi içerisinde birliğini, bütünlüğünü sağlayıp uluslararası gelişmeleri yerinde, zamanında yeterli cevaplar veremezse Allah muhafaza ciddi tehditlerle karşı karşıyadır. Şöyle gözünüzü bir kapatın. Dünyanın neredeyse bütün büyük güçlerinin var olduğu, büyük mücadeleler verdiği coğrafyanın tam merkezindeyiz. Kuzeyde Rusya-Ukrayna arasındaki savaş, savaş olmanın artık çok ötesindedir. Rusya'yla batı ülkeleri arasında bir küresel savaş tehdidi potansiyeli taşıyan gerilimin merkezi haline gelmiştir. Yine Balkanlar'da ciddi bir gerilimin var olduğunu, Kafkaslar'da büyük bir gerilimin var olduğunu, hemen güneyimizde terör örgütleri vasıtasıyla 10 yılı aşkın bir süredir vekalet savaşları üzerinden bölgenin yeniden dizayn edilmeye çalışıldığı aşikardır."
- "Bu coğrafyada herkesin eli, herkesin gözü var"
Kurtulmuş, dünyanın en önemli doğal gaz ve petrol yataklarına sahip olan Doğu Akdeniz'de ve Akdeniz'in bütününde Akdeniz dışındaki birçok ülkenin de gözü olduğunu, bu bölgede Türkiye'nin güçlü olmaktan ve kendi milli hedeflerinden vazgeçmeksizin yolunu açmaktan başka bir şansının olmadığını anlattı.
Türkiye'nin Libya'nın meşru hükümetiyle anlaşma yapıp Doğu Akdeniz'de kendi ekonomik bölgelerini ilan etmesiyle bugün Akdeniz'de arama yapabildiğini dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Aynı şekilde 30 küsur yıl süren Karabağ işgaline Türkiye, Azerbaycan seyirci kalsaydı ve Türkiye bütün gücüyle Azerbaycanlı kardeşlerimizin arkasında durmasaydı bugün Karabağ'ın işgalden kurtulması ve Kafkaslar'da yeni bir devletin kurulması mümkün olmazdı. Eğer savaş baronlarının çığırtkanlarına uyup Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta taraf tutan ülke olsaydı, şimdiye kadar çoktan savaşın içine çekilmişti. Eğer Türkiye güneyimizde açılmaya çalışılan terör koridoruna göz yumup orada birtakım operasyonlarla yerleştirilen silahlı bazı unsurların karşısına dikilmeseydi, bugün çoktan güneyimizde başka bir devlet kurdurulmuş olacaktı. 15 Temmuz'da bu milletin geleceğine kastedenlere karşı canı pahasına direnmemiş olsaydı zaten bugün bu salonda olmayacaktık. Dolayısıyla böylesine zor bir coğrafyada bulunuyoruz. Bu coğrafyada herkesin eli, herkesin gözü var. Sanmayın ki dün tarihte karşımıza çıkanlar ve çıktıkları her yerde yenilerek gerisi geriye dönenler bu mağlubiyetleri üzerine Türkiye'ye bu topraklar üzerindeki bir takım emellerinden vazgeçmiş değillerdir. Onlara fırsat vermeden onların içimizde bir şekilde ayrılık rüzgarları estirmeye çalıştıran kötü niyetli ortakları ya da gafil işbirlikçilerinden aldırmadan biz birliğe, beraberliğe, kardeşliğe kenetlenerek yolumuza devam edeceğiz."
Kurtulmuş, daha sonra sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin sorularını cevapladı.
Programa, Uşak Valisi Turan Ergün, Belediye Başkanı Mehmet Çakın ve davetliler katıldı.
Kaynak:
Bu haber toplam 92 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.