Libya yargısındaki bölünmüşlük seçimleri tehdit ediyor

Libya yargısındaki bölünmüşlük seçimleri tehdit ediyor

Tobruk'taki Temsilciler Meclisi, Miftah el-Kavi'yi Yüksek Yargı Konseyi Başkanı olarak atadı ancak Yüksek Mahkeme Anayasa Dairesi, ilgili kanundaki değişiklikleri geçersiz kılarak Yüksek Yargı Konseyi'nin başına Abdullah Ebu Rezize'yi getirdi

MUSTAFA DALA - Libya'da son günlerde Yüksek Yargı Konseyi'nde yaşanan bölünmüşlük ve anlaşmazlıklar, ülkede bir an önce yapılması için çalışmalar yürütülen seçimleri de tehlikeye atıyor.

Ordu, hükümet gibi egemen organlardaki bölünmüşlüğün birleştirilmeye çalışıldığı Libya'da, birliği ve bağımsızlığı koruyan tek anayasal kurum olan Yüksek Yargı Konseyi'nde de son zamanlarda ikilik baş gösterdi.

Konsey başkanlarından biri birkaç gün önce Temsilciler Meclisi (TM) tarafından atanan Miftah el-Kavi iken diğeri de Yüksek Mahkeme'ye bağlı Anayasa Dairesi tarafından onaylanan Abdullah Ebu Rezize.

Yargıda oluşan bu çatlak, ikiye ayrılmış durumdaki ordu ve hükümetin idaresinin birleştirilmesinin yanı sıra ülkede yapılması planlanan seçim sürecini de aksatıyor.

Yargının seçim kapsamında devlet başkanlığına aday olanların itirazlarını karara bağlama yetkisi göz önüne alındığında ülkede birleşik bir yargı kurumunun olmaması, herkesin kabul edebileceği şeffaf, güvenilir bir seçim yapılmasını zor hatta imkansız hale getiriyor.

- Kavi'nin tayin edilmesi ve Ebu Rezize itirazı

Libya Yüksek Yargı Konseyi'nin başkanını belirleme yetkisinin Adli Teftiş Yönetimi'nden TM'ye devredilmesini öngören yargı sistemi kanunundaki düzenlemenin ardından Temsilciler Meclisi, 26 Temmuz'daki oturumunda Miftah Kavi'yi, oy çokluğuyla Yüksek Yargı Konseyi'nin başkanı olarak seçti.

Yüksek Mahkeme Anayasa Dairesi ise yargı sistemi kanununda düzenleme yapılmasına karşı çıktı ve bu düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğu yönünde karar verdi. Anayasa Dairesi ayrıca Kavi'nin atamasını feshederek, Abdullah Ebu Rezize'nin görevinde kalmasına hükmetti.

Normal şartlarda TM'nin ve Kavi'nin Anayasa Dairesi'nin kararına tabi olması gerekiyordu ancak karardan önce Kavi'nin Anayasa Dairesi'ni tanımayı reddettiğini ifade ettiği bir video görüntüsü yayımlandı.

Yaşanan bu çatışma, yargıyı ve TM'yi aşarak sokağa taştı; çok sayıda kişi TM'nin kararlarına tepki göstererek Yüksek Yargı Konseyi binası önünde gösteri düzenledi.

Gösterilerin peşi sıra ülke medyasında yayımlanan haberlere göre, Anayasa Dairesi'nin Kavi'nin atama kararını geçersiz saymasının ardından Ebu Rezize'nin Yüksek Yargı Konseyi başkanı olarak göreve başlamasına yönelik bazı prosedürler uygulamaya konuldu.

Ebu Rezize'ye görevinin teslim süreci, TM'nin Kavi'yi Yüksek Yargı Konseyi Başkanlığı için seçtiği gün, Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Adalet Bakanı Halime Elbuseyfi'nin katılımıyla ve güvenlik güçlerinin korumasında gerçekleşti.

TM ise Ebu Rezize'nin "emrivaki yapılarak" Yüksek Yargı Konseyi başkanlığına getirilmesini kabul etmedi, bunu "silah zoruyla müdahale" şeklinde değerlendirdi.

TM ayrıca "yargı birliğine ve bağımsızlığına" saygı duyduğunu teyit etmesine rağmen Anayasa Dairesi'nin yargı sistemi kanununda yapılan düzenlemeyi geçersiz saymasına ilişkin kararı görmezden geldi.

İşin aslı Miftah Kavi, Ebu Rezize'yi destekleyen UBH'ye bağlı güvenlik güçlerinin denetimindeki başkent Trablus'ta Yüksek Yargı Konseyi başkanlığı görevini yerine getiremez.

Bu nedenle TM, bir oldubitti dayatmak için Trablus'taki Anayasa Dairesi yerine, Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'in kontrolünde bulunan Bingazi'de bir Anayasa Mahkemesi kurmaya çalıştı.

Tobruk'taki Temsilciler Meclisi'nin Yüksek Yargı Konseyi'nin başına Kavi'yi atama konusundaki ısrarının, yargı kurumunun bölünmesine ve dolayısıyla seçimlerin aksamasına yol açma ihtimali var.

- Meclis ile yargı arasındaki çatışma

Yüksek Yargı Konseyi'nin temyiz mahkemelerinin, eski rejim lideri Muammer Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam Kaddafi, Halife Hafter ve UBH Başbakanı Abdülhamid Dibeybe gibi tartışmalı isimlerin adaylığına izin vermesi 24 Aralık 2021 seçimlerini sekteye uğrattı.

Libya medyasına göre, milletvekillerinin Seçim Komisyonu üzerindeki baskısı, Seçim Komisyonu Başkanı İmad es-Sayih'in silahlı grupların baskılarına maruz kalması, komisyonun "mücbir sebep" ilan etmesinde en önemli rolü oynadı.

TM'nin Anayasa Mahkemesi kurma ve yargı sistemine ilişkin yasayı değiştirmeye çalışarak yargı kurumunu kendi yetkisine tabi kılma arzusu, yargı erkini, siyasi erkle çatışma arenasına itti.

Yargı da siyasi muhaliflerin hesaplaşma aracı olarak kullanmasını istemediği için Anayasa Dairesi'ni dondurdu; böylece doğu ile batı arasındaki keskin bölünme ve mücadeleye rağmen birliğini ve bağımsızlığını korudu.

Aralık 2022'de TM, başkent Trablus'taki Anayasa Dairesi yerine ülkenin doğusundaki Bingazi şehrinde bir Anayasa Mahkemesi kurulmasına yönelik yasa çıkarmıştı.

Bu adım, Devlet Yüksek Konseyi tarafından reddedildi ve kararın Anayasa'ya uygunluğuna itiraz edildi. Danıştay ise Libyalı hakimlere bu kararı uygulamamaları çağrısı yapmıştı.

Danıştay'ın bu katı tutumuyla karşı karşıya kalan Temsilciler Meclisi, özellikle Dibeybe hükümetini devirecek desteğe ihtiyaç duyduğu için geri adım atmak ve Anayasa Mahkemesi yasasını dondurmak zorunda kalmıştı.

Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 95 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler