KORE GAZİLERİ YAŞADIKLARINI ANLATIYOR - Sivaslı 92 yaşındaki gazi Kore'de çekilen fotoğraflarını elinden düşürmüyor
Bursa'da yaşayan Kore gazisi Emrullah Güler, silah arkadaşlarını ve komutanlarını özlemle anıyor- Güler:- "Kore gazisi olmakla iftihar ediyorum. Şanlı Türk ordusunun bir eriyim, onun için iftihar ediyorum"
SALİHA NUR KÖKSAL - Bursa'da yaşayan 9 Kore gazisinden 92 yaşındaki Emrullah Güler, Kore Savaşı sırasında çekilen fotoğraflarını elinden düşürmüyor.
AA'nın, Güney Kore'ye destek için 17 Eylül 1950'de Türkiye'den ilk tugayın yola çıkmasının 74. yılı kapsamında hazırladığı haber dosyasının onuncu bölümünde Sivaslı gazi Emrullah Güler'in anılarına yer verildi.
Sivas'ta 1932 yılında dünyaya gelen Güler, 1950 yılında vatani görevini yapmak üzere geldiği Bursa'da askerliğinin acemilik döneminde önce Mudanya ilçesindeki eğitimlere katıldı, daha sonra ise Güney Kore'ye gönderilmek üzere seçildi.
Genelkurmay Başkanlığınca görevlendirilen Türk Tugayı'nda yer alan Güler, 1951'in ilk aylarında İzmir'de eğitim aldıktan sonra Kore Yarımadası'na gönderildi.
Bu coğrafyada gidiş ve gelişlerindeki birer aylık yolculuk dahil 12 ay süresince görev alan ve döndükten sonra Bursa'ya yerleşen Güler, uzun yıllar bakkallık yaptı.
Bursa'da yaşayan 9 Kore gazisinden biri olan ve eşini 5 yıl önce kaybeden 5 çocuk babası Güler, o yıllara ait fotoğraf albümüne bakarak komutanları ile silah arkadaşlarını özlemle anıyor.
Gazi Emrullah Güler, AA muhabirine, askere gitmeden önce Sivas'ta Devlet Demiryolları fabrikalarında ve Divriği ilçesinde demir madeni işletmesinde çalıştığını söyledi.
Askerlik görevi için Bursa'ya geldiğini belirten Güler, "Mudanya'daki eğitim bittikten sonra seçim oldu, Kore'ye gidecekler seçildi. Sonra İzmir'e gittik, silahlı eğitim ve ağır silahlar... 'General Muir' gemisiyle Kore'ye hareket ettik. Kore'ye gemiyle gitmemiz bir ay sürdü, gemiyle çok zahmetli. Dalgalanıyor, düşüyorduk, askerler yattığı yerden kalkamıyordu." diye konuştu.
- "Kore gazisi olmakla iftihar ediyorum"
Güney Kore'nin Busan kentine ulaştıktan sonra trenle cephenin bulunduğu bölgeye gittiklerini anlatan Güler, karartma yapıldığı için çevrelerinde herhangi bir ses ya da ışığın olmadığını dile getirdi.
Savaş döneminde çok zorluklar yaşadıklarını vurgulayan Güler, şöyle devam etti:
"8'inci Bölüğün cephaneliği patladı. Cephanelik patlayınca çok ürperdik, çok korktuk. Her tarafa bombalar yağdı. Çok arkadaşım vardı, hepsi memleketlimdi. Onlarla askerden geldikten sonra da görüştük. Hepsi de öldü. Gidenlerin çoğu Sivaslıydı zaten. Benim bir yüzbaşım vardı, adı Hüsnü Hançer. Çok iyi yüzbaşıydı, Allah rahmet etsin, çok canciğerdi. Kore'de bazı yerleri gezdik, Seul'e de gittik. Gittik ama harap olmuştu harap. Japonlarla harbi yeni bitirmişti. Kore'ye gidince nöbet bekledik. Vazifemiz neyse onu yaptık."
Askerliğine dair anılarını hep muhafaza ettiğini anlatan Güler, Osman ve Tevfik adındaki hemşehrilerini de unutmadığını belirtti.
Türk askerinin dünyaya bedel olduğunu dile getiren Güler, "Türk askerine güvenmeyeceğiz de kime güveneceğiz? Askere, şanlı orduya güveneceğiz. Kore gazisi olmakla iftihar ediyorum. Şanlı Türk ordusunun bir eriyim. Onun için iftihar ediyorum." dedi.
Kaynak:
Bu haber toplam 80 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.