İçişleri Bakanlığı 2019 Aralık Ayı Bilgilendirme Toplantısı
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı: (1)- "Terörle mücadelede devletimizin kafası karışık değildir. Bir strateji dahilinde, kimin hangi pozisyonda olduğunu bilerek, Kandil'in sıkışmışlığını bilerek, örgüte can suyu olmak için hangi mahfillerin bir ga
ANKARA (AA) - İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, "Terörle mücadelede devletimizin kafası karışık değildir. Bir strateji dahilinde, kimin hangi pozisyonda olduğunu bilerek, Kandil'in sıkışmışlığını bilerek, örgüte can suyu olmak için hangi mahfillerin bir gayret içinde olduğunu bilerek hareket ediyoruz." dedi.
Çataklı, Bakanlık faaliyetleriyle ilgili aylık basın bilgilendirme toplantısı düzenledi.
Bakanlık olarak 2019 çalışmalarındaki temel hedeflerinin, 15 Temmuz sonrası ortaya koydukları yeni güvenlik yapılanmasında elde ettikleri başarıların trend haline getirilmesi olduğunu belirten Çataklı, şunları söyledi:
"Burada asıl amaç, sadece rakamları tutturmak değil, birtakım prensipleri ve davranış alışkanlıklarını da yerleştirmektir. Bu itibarla İçişleri Bakanlığı bünyesinde 2019 yılının temasını 'eğitim, takip ve denetim' olarak belirlemiştik. Yıl içinde ortaya koyduğumuz pek çok adım, bu tema doğrultusunda gerçekleşmiştir. Bir yandan görev ve sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz, bir yandan hizmet içi eğitim faaliyetlerimize ağırlık veriyoruz, öte yandan performansımızı kontrol ediyor ve uygulamadaki durumumuzu takip ediyoruz."
Çataklı, 2019'un sınırların ötesindeki istikrarsızlığın sürmesine rağmen gerek terörle gerek uyuşturucu ile mücadelede gerekse de göç yönetiminde alan hakimiyetini korudukları bir yıl olduğunu dile getirdi.
Özellikle Barış Pınarı Harekatı ve sonrasında ortaya konulan operasyonel saha baskısının, terör örgütü ve destekçilerinin ciddi şekilde moral bozukluğuna sebebiyet verdiğini, hem YPG/PKK'nın hem de DEAŞ'ın eylem kabiliyetinin iyice aşağıya çekildiğini söyleyen Çataklı, şöyle devam etti:
"Gelen tepkiler ne olursa olsun, şunun bilinmesini isteriz ki terörle mücadelede devletimizin kafası karışık değildir. Bir strateji dahilinde, kimin hangi pozisyonda olduğunu bilerek, Kandil'in sıkışmışlığını bilerek, örgüte can suyu olmak için hangi mahfillerin bir gayret içinde olduğunu bilerek hareket ediyoruz. Doğu ve Güneydoğu illerimizdeki sosyal hayatta, turizm rakamlarında ve üretim alanında oluşan hareketlilik de öyle sanıyorum ki attığımız adımların doğru istikamette olduğunun en açık delilidir."
- "Yakalanan kaçak göçmen sayısı 2019 yılı itibarıyla 454 bin 662'ye ulaşmıştır"
Çataklı, 2019'un göç yönetiminde sosyal denge açısından birkaç küçük hadise dışında hemen hemen sorunsuz geçtiğini, özellikle İstanbul üzerindeki baskıyı azaltma yönündeki çalışmaların sonuç verdiğini, şehirde yaklaşık 110 bin kaçak göçmenin yakalandığını, yaklaşık 300 bin yabancının İstanbul'dan çıkışının sağlandığını anlattı.
Yakalanan kaçak göçmen sayısında 2019'da ciddi oranda artış olduğuna dikkati çeken Çataklı, şu bilgileri verdi:
"2017'de 175 bin, 2018'de 268 bin olan yakalanan kaçak göçmen sayısı, 2019 yılı itibarıyla 454 bin 662'ye ulaşmıştır. Burada gerek jandarmamızın gerek emniyetimizin gerekse Sahil Güvenlik Komutanlığımızın büyük bir fedakarlığı ve performansı söz konusudur. Tabii bu sayının bu şekilde artması, açıktır ki Orta Doğu'da sürekli körüklenen istikrarsızlık sebebiyledir. Bunu uluslararası muhataplarımıza çok çeşitli vesilelerle iletmiş olmamıza rağmen, Batı dünyasının bu konuda somut bir adım attığına halen şahit olmadığımızı da üzülerek ifade etmek isterim."
Çataklı, geçen yılki önemli azalış trendlerinden birinin de trafik kazaları olduğuna işaret etti.
"Trafik meselesi, Türkiye'nin uzun yıllardır içini kanatan bir meseledir." diyen Çataklı, şunları ifade etti:
"Geçmişten gelen pek çok tedbirin yanı sıra özellikle 15 Temmuz sonrası pek çok güvenlik başlığında olduğu gibi bu alanda da bir strateji değişikliğine gidildi. Her şeyden önce bir eylem planı ve uygulama politika belgesi hazırlandı. Bu belgede yer alan pek çok tedbir hayata geçirilmiş, özellikle yaya öncelikli trafik, tuzak radar uygulamasının kaldırılması, yüz yüze denetimin artırılması, trafik ekiplerinin görünürlüğünün artırılması, trafik eğitimlerinin artırılması gibi köklü anlayış değişiklikleri gerçekleştirildi.
Alınan bu önlemler, gerek kaza sayılarında gerekse trafikteki can kayıplarında ciddi azalışlar elde etmemize olanak verdi."
2019'u "afetlere hazırlık yılı" ilan ettiklerini anımsatan Çataklı, 2020'de de devam edeceklerini vurguladı.
Çataklı, "Özellikle İstanbul'daki 5,8'lik deprem önemli bir ikaz olmuştur bizim için. Kendimizi herhangi bir can kaybı olmadan test etmemize imkan vermiştir. Bu konuda sürekli olarak tedbirler ve koordinasyon konulu toplantılar gerçekleştiriyoruz. Bunlardan bir tanesini de yarın Sayın Bakanımızın başkanlığında İstanbul'da gerçekleştireceğiz. Önemli bir mesafe alınmıştır. İnşallah bu konuda hem fiili hazırlıklarımız hem de kamuoyunda farkındalık oluşturma çalışmalarımız 2020 yılında da hız kesmeden devam edecektir." bilgisini paylaştı.
- "PKK'nın uyuşturucu faaliyetleri ilk kez uluslararası raporda"
Çataklı, geçen yıl sevindiren bir hususun da uyuşturucuyla mücadelede noktasında olduğunu söyledi.
"Madde bağlantılı ölümler, hızlı bir yükselişle 2016'da 920'den 2017'de 941'e çıkmıştı." diyen Çataklı, şunları kaydetti:
"Burada aldığımız tedbirler ve arz üzerinde oluşturduğumuz baskı neticesinde 2018 yılında sayıyı 657'ye çekmeyi başarmıştık. 2018-2019 karşılaştırmasında ise yüzde 66 ile bu azalma eğilimi devam etmektedir. Tabii madde bağlantılı ölümler bu işin göstergelerinden sadece bir tanesidir. Bu işin bir de operasyonlar ve gerçekleşen yakalamalar boyutu vardır. Uyuşturucunun kendisi gençleri zehirlemekte, parası ise terör örgütlerini, özellikle PKK'yı beslemektedir. Bu yıl PKK terör örgütünün uyuşturucu faaliyetleri, ilk kez Avrupa'da yayımlanan uluslararası raporlarda doğrudan yer bulmuştur ki muhataplarımızın geç de olsa gerçekçi bir farkındalığı söz konusu olmuştur.
Şehir güvenliği ve asayiş noktasında yeniden aktif hale getirdiğimiz çarşı ve mahalle bekçisi uygulaması, polis memuru alımlarımızın, motosikletli ekip ve araç sayımızı artırmamızın, yine havadan drone, helikopter ve İHA uçuşları ile yaptığımız gözlemlerin ve 2019 yılında belli periyotlarla gerçekleştirdiğimiz toplam 33 huzur-güven uygulamasının da ciddi katkısı olduğunu ifade etmek isterim. Bütün asayiş suçlarında azalmanın yanı sıra suçların aydınlatılma oranlarında ise artışlar olmuştur."
(Sürecek)
Kaynak:
Bu haber toplam 209 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.