İçişleri Bakan Yardımcısı Turan, Çanakkale'de Bigalı Mehmet Çavuş'u anma töreninde konuştu:
"Mehmet Çavuş'un Seddülbahir'de savunduğu sadece vatan toprağı değil. Mehmet Çavuş o savunmayı yaparken aynı şekilde bir milletin kimliğini, değerlerini, imanını savunuyor ve bugünleri getiriyor"
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, "Mehmet Çavuş'un Seddülbahir'de savunduğu sadece vatan toprağı değil. Mehmet Çavuş, o savunmayı yaparken aynı şekilde bir milletin kimliğini, değerlerini, imanını savunuyor ve bugünleri getiriyor." dedi.
Turan, Çanakkale Savaşları kahramanı Mehmet Çavuş'un ölümünün 60. yılı dolayısıyla Biga ilçesinin Bahçeli köyünde düzenlenen anma törenine katıldı. Köyün camisinde öğle namazı sonrası Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Mehmet Çavuş'un kabri başında dua edildi.
Bülent Turan, törende yaptığı konuşmada, Bigalı Mehmet Çavuş'u anmak ve hatırasını yaşatmak üzere bir araya geldiklerini söyledi.
Bigalı Mehmet Çavuş özelinde kimliğin ve hissiyatın hatırlandığını dile getiren Turan, "Vatan toprağını savunmanın çok ötesinde bir milli değeri, bir Cumhuriyet'i savunmanın, ayağa kaldırmanın hatırasını yaşıyoruz. Bizler inancın gücüyle neler olabileceğini dünyaya gösteren çok kıymetli bir tarih hatırası için buradayız. O insanlar vatan toprağını savunurken aynı zamanda bu coğrafyada, bu topraklarda bir kimliği savundular. Mazlumun derdini, yeni dünyada Türk'ün gücünü, bu anlayışın topraklardaki hatırasını savundular. Sadece bir savaş değil, çok öte işler yaptılar." diye konuştu.
Teknolojik gelişimin çok hızlı ilerlediğine işaret eden Turan, şöyle devam etti:
"Son dönemde İHA'larımız, SİHA'larımız, zırhlılarımız... Hepsi dünyanın gıptayla baktığı işler. Savunma sanayindeki atılımımız baş göz üstüne. Ancak Mehmet Çavuş bize şunu söylüyor, ne kadar teknolojik imkan olursa olsun bir kürek ve bir yürek dünyayı değiştirir. O yüzden teknolojik gelişimin yanında imanın, tarihin, toprağın hakkını veren bu anlayışın büyümesi en büyük görevimiz. Yollar köprüler yaparız, yapıyoruz ama en kıymetli işimizin bu hatıralarımızı yeni nesillere aktarmak olması lazım. Mehmet Çavuş bin yıllarca önceki bir hikayemiz değil. Daha torunları aramızda. Dünkü savaşlar bunlar. 100 sene önce bu topraklarda Cumhuriyet'imizin kurulması çalışmaları yapılırken ödenen bedellerin en somut karşılığı bu hatıralar. Afaki, uzak, hikaye değil bunlar. Daha dün yaşandı. Torunları, oğulları buralarda bu insanların. O yüzden bu hatıraların yeni nesillere, gençlere aktarılması en büyük görevimiz olması lazım."
- "Tüm kahramanlarımıza sahip çıkacağız"
İçişleri Bakan Yardımcısı Turan, Bigalı Mehmet Çavuş isminin "Mehmetçik" ifadesine de kapı açtığını hatırlattı.
Bu hatıranın çok özel olduğunu kaydeden Turan, şunları kaydetti:
"Ordumuza, askerimize bu millet 'Mehmetçik' der. İlk kullanımını da Osmanlı'nın son dönem kayıtlarında görüyoruz. Enver Paşa'nın aynı şekilde Mehmet Çavuş'a verdiği nişandan biliyoruz. Mehmet Çavuş'u atfen Mehmetçik denerek bu hatıra başladı bilinir bu topraklarda. Askerimize verilen sıfatın isim babasıdır Mehmetçik aynı zamanda, Mehmet Çavuş aynı zamanda. O yüzden çok kıymetli bir hatayla baş başayız. Düşman kalabalık ama yılgınlık yok. Silah tutukluk yapıyor ama korkmak yok. Ne yaparsa üzerine yürüyüp, tüfek parçalandığında kürekle savaşa devam eden, yüreğiyle savaşa devam eden bir anlayışla Türkiye'nin kaderini, bu toprakların kaderini değiştiriyorlar. Ufak bir zafiyet olsa orada yenilgi var. Ufak bir zafiyet olsa esaret var, zulüm var ama asla ona izin vermiyorlar. O yüzden Cumhuriyet'imizin ön sözü de o topraklara yazılıyor. Yazanlar da bu kahramanlar. O yüzden tüm kahramanlarımıza sahip çıkacağız."
"Mehmet Çavuş'un Seddülbahir'de savunduğu sadece vatan toprağı değil" diyerek şehitlerin ve gazilerin haklarının ödenemeyeceğini vurgulayan Turan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Mehmet Çavuş, o savunmayı yaparken aynı şekilde bir milletin kimliğini, değerlerini, imanını savunuyor ve bugünleri getiriyor. Bu Cumhuriyet, bu kıymetli topraklarda rastgele kurulmadı. Anafartalar'da başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere birçok büyüğümüzün hatırası, hikayesi oldu. Yahya Çavuş'un, Seyit Onbaşı'nın, Mehmet Çavuş'un hepsinin toplamında çok kıymetli bir emaneti var. Bu emaneti ileriye taşımak hepimizin görevi. O kimliği savunmak, diri tutmak zorundayız. Ayağımızın bir noktası tam bu milli değerler üzerinde olacak. Mevlana'nın metaforu var ya pergel örneği. 'Pergeli sağlam sapla sonra açabildiğin kadar aç' diyor. Biz de Mehmet Çavuş'un aldığımız hatırayla beraber bu topraklarda bu milli kimliğe bu ruha öyle bir sahip olacağız ki diğer tarafı açılır da açılsın, büyüyelim, yürüyelim, genişleyelim ama merkezimizin Çanakkale ruhu olması lazım."
Konuşmanın ardından Bülent Turan, Ankara'daki Çanakkaleliler Derneği tarafından hazırlanan ve İçişleri Bakanlığınca bastırılan "Bigalı Mehmet Çavuş" isimli kitabı Bigalı Mehmet Çavuş Derneği Başkanı Necdet Özer'e verdi.
Törene, Biga Kaymakamı Erdinç Dolu, Biga Belediye Başkanı Bülent Erdoğan, Biga Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şadan Doğan, şehit ve gazi derneklerinin temsilcileri ile diğer ilgililer, köy muhtarları ve vatandaşlar katıldı.
- Bigalı Mehmet Çavuş
Seddülbahir Cephesi'nde, çıkarma yapan düşman askerlerine karşı silah arkadaşlarıyla çarpışırken namlusu parçalanan tüfeğini İngilizlere fırlatan ve yerden aldığı taşlarla mücadelesini sürdüren Bigalı Mehmet Çavuş, adını tarihe altın harflerle yazdırdı.
19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa'ya bir rapor göndererek, 27. Alay 3. Tabur 10. Bölük eratından Mustafa oğlu Bigalı Mehmet Çavuş'a kahramanlık madalyası verilmesini sağladı.
Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı'nda 16 yıl askerlik yapan Mehmet Çavuş, 1964'te 86 yaşında vefat etti.
Kaynak:
Bu haber toplam 88 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.