Heybeliada orman yangınlarına karşı artık daha tedbirli
Orman Genel Müdürlüğü yangın tehlikesine dair veri toplayan sensörleri adanın çeşitli noktalarına yerleştirirken, yangın halinde istenen bölgeye taşınabilen mobil havuzu da kullanıma soktu
Orman yangınlarıyla mücadele kapsamında Heybeliada'da mevcut tedbirlere ek olarak yangın tehlikesine dair veri toplayan sensörler ve yangın halinde istenen bölgeye taşınabilen mobil havuz sistemi Orman Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirildi.
Orman Genel Müdürlüğü, 2020 ve 2021'de meydana gelen orman yangınlarının ardından başlattığı çalışmalar kapsamında Adalar Orman İşletme Şefliği sorumluluk alanında bulunan Heybeliada'da hayata geçirdiği yeni uygulamaları basına tanıttı.
Bu uygulamalardan biri olarak, adanın yangın açısından riskli 7 değişik noktasına, havanın sıcaklığını, nispi nemini, havadaki karbondioksit miktarını ve hava kalitesini ölçen özel sensörler yerleştirildi ve bu değerler anlık takip edilmeye başlandı. Sensörler aracılığıyla, belirlenen kriterlere uygun olarak tehlike durumunda sistem üzerinden uyarı alınıyor, aynı zamanda günün her anı ölçümler yapılarak veri tabanı oluşturuluyor. Sezon boyunca yapılacak ölçümler ve oluşturulan veri tabanı, yıl sonunda değerlendirilecek ve sistem başarılı olursa diğer yangına hassas yerlerde de kullanılmaya başlanacak.
Heybeliada Domuz tepesi mevkisine yerleştirilen yerli imkan ve teknoloji ile üretilen 60 tonluk mobil havuz da orman yangınlarıyla mücadele kapsamında kullanılmaya başlandı. Yeni ve yerli bir teknoloji olan ve geliştirici firma tarafından ücretsiz kullanıma sunulan sistem, sezon boyunca Heybeliada'da test edilecek.
Alınan tedbirlerin ayrıntılarını AA muhabirine anlatan İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü Orman Yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürü İkram Çelik, Adalar'ın orman varlığı açısından şanslı olduğunu, bununla birlikte yerleşim yerleriyle ormanların iç içe bulunmaları nedeniyle en çok tedbir alınması gereken bölgelerin başında geldiğini söyledi.
Ek tedbirler kapsamında yangın çıkmadan önce uyarıda bulunabilen, sıcaklık artışını da nokta bazlı gösteren bir termal kamera sistemini haziran ayında Büyükada'da kurduklarını hatırlatan Çelik, 150 hektarlık bir orman varlığı bulunan Heybeliada'da hayata geçirdikleri tedbirlerden ilkinin de ağaçlara yerleştirdikleri sensörler olduğunu ve bunların ilk test sonuçlarının olumlu geldiğini bildirdi.
Çelik, şu bilgileri paylaştı:
"Birincisi sensörler ağaca zarar vermiyor. İkincisi, enerjisini güneşten alarak kendi enerji sorununu çözüyor. Çok yoğun bir şekilde internete ihtiyaç duymadan kendi sistemiyle haberleşiyor ve bize de ihtiyacımız olduğu zaman mesajı iletiyor. Bu açıdan hem yerli olması hem de bizim için kritik bir noktada test ediyor olmamız ve bugüne kadarki test sonuçlarının da olumlu olması bizi gerçekten mutlu ediyor."
Çelik, bir sensörün 10 dönümlük alandaki kritik verileri anlık olarak cep telefonuna, bilgisayara ve yangın yönetim merkezine mesaj veya mail yoluyla gönderebildiğini aktardı.
- Mobil havuz ihtiyaç duyulan bölgeye taşınabiliyor
Yangınlara etkin müdahale kapsamında Heybeliada'ya yerleştirilen mobil havuzun orman yangınlarında helikopter ve yangın söndürme araçlarının su ihtiyacını karşılama imkanı sağlayacağını anlatan Çelik, "Adalar'da yol ağımız yeterli ama yollar dar ve buradaki araç yoğunluğundan dolayı bir araç yola girdiğinde oradan çıkması zor. Her ne kadar etrafı suyla çevrili olsa da helikopterle ve hava araçlarıyla müdahale ederken denizden su almamızda bir sıkıntı olmamakla beraber karadan müdahaledeki araçlarımızda su sıkıntısı yaşadığımız için bunu da yine yerli bir çözüm olan, kendi ülkemizde üretilen mobil havuz sistemiyle çözmeye çalıştık." diye konuştu.
Çelik, mobil havuzun ihtiyaç kalmadığında boşaltılıp küçük bir araçla taşınabildiğini ve istenilen her yere kurulabildiğini vurguladı.
Son yıl ortalamasına bakıldığında orman yangınlarının yüzde 89 oranında insan kaynaklı meydana geldiğinin ve yangınların önlenmesi konusunda vatandaşlara da görev düştüğünün altını çizen Çelik, "Orman yangınlarla mücadele bir bütünlük arz ediyor. Tüm kurumların koordinasyonu gerekiyor. Vatandaşımızın desteği gerekiyor. İstanbul'un ormanlık alanları yüzde 44. Bu yönden zenginiz ancak bu ormanları korumamız gerekiyor. Hep beraber olursak, bütün olarak olursak koruyabiliyoruz. Vatandaşımızın daha duyarlı olması ve acil durumlarda da bize haber vermesini önemle rica ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak:
Bu haber toplam 79 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.