Erdoğan, Ukrayna dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı: (3)

Erdoğan, Ukrayna dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı: (3)

"(Deprem vergileri) Asla bu konularda bir israfa, suistimale gitmek söz konusu değildir"- "Bana gerek Süleyman Bey, gerekse Murat Bey çok ağır bir fatura çıkardılar. Ağır hasarlı rakam 10 binin üzerinde. Şimdi diyebilir misin 'hayır biz bunu yapmayacağız?

ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, deprem vergilerinde bir israfa, suistimale gitmenin asla söz konusu olmadığını bildirdi.

Erdoğan, Ukrayna ziyaretinden yurda dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Elazığ'daki depremin ardından CHP'nin enkaz altındaki insanların bilinçli bir şekilde çıkartılmadığı, bazı köylere ayrım yapılarak yardım götürülmediğine ilişkin iddialarının hatırlatılarak, "Siz sadece orada can kurtarmaya odaklandığınız için bu tür siyasi değerlendirmelere girmediniz. Ancak üzerinden zaman geçti. Bu tür anlarda bile siyaset devşirilmesine ne söylersiniz?" sorusu üzerine Erdoğan, "Tabii bu fakir çok deprem yaşadı. Bir defa, İçişleri Bakanı Süleyman Bey kardeşimiz o Alevi köylerle ilgili oraya gidip gezdiklerinde, bana dönüşünde telefon etti ve dedi ki 'Söylenildiği gibi değil. Buradaki Alevi kardeşlerimiz bizim çalışmalarımızı takdirle karşıladılar ve teşekkür ettiler.' Ama maalesef birileri de kendilerine göre tezvirat yaparak netice almaya çalışıyor." yanıtını verdi.

Bunların Sakarya, Düzce ve Bolu'da yaşanan depremlerde de yaşandığını anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O dönemde netice alamadılar. Bırakın netice almayı, toplanan paraları memurlara maaş olarak dağıttılar. Gerçek ortada. Biz ise bunları yaşadık 17-18 senede. Van'ı yaşadık. Van'da bizim depremde harcadığımız rakam eski rakamla söylüyorum, 19 katrilyon. Biz her ikisinde gecesinde oradaydık. Kütahya Simav'ı yaşadık, aynı şey. Kaldı ki Sakarya, Kocaeli, Düzce onlar bize aynı zamanda çok ciddi kalıntı oldu. Biz oraları da tamamladık. Konutları vesaire. Daha sonra biz tamamladık ve bütün bunlarla beraber hiçbir zaman bunu istismar da etmedik. Niye? Devlet olarak bu herkesin başına gelebilir. Deprem sipariş üzeri olmuyor ama geldi. Geldikten sonra da sen devlet olarak ne yaptın, ne yapıyorsun, bunun hesabını millete vereceksin."

Elazığ'da ve Malatya'da şu anda yoğun bir şekilde zemin etütleri yaptıklarına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bana gerek Süleyman Bey, gerekse Murat Bey çok ağır bir fatura çıkardılar. Ağır hasarlı rakam 10 binin üzerinde. Şimdi diyebilir misin 'Hayır biz bunu yapmayacağız?' Hem yapacaksın hem de daha iyisini yapacaksın. Çünkü burada bir taraftan zemin etütlerini yapman lazım. Ondan sonra belki bazı yerlerde zemin çok çok yumuşaksa oralarda fore kazık sistemine gireceksin. Sonra şimdiki gibi kalkıp da yani zemin+4, zemin+5, zemin+6 orada yapamazsın. Aynen Sakarya'da yaptığımız gibi zemin+3. Çünkü istiyoruz ki böyle bir felaket bir daha geldiğinde aynı sıkıntıları yaşamayalım. Çünkü gelmeyecek iddiasında da bulunamazsınız."

Bölgede şu an yoğun çalışma yapıldığını anlatan Erdoğan, geçmişte Karacabey'de kırsal kesimde birçok yerde tek katlı evler yaptıklarını hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, orada evlerin yanına hayvanlar için ahırlar da yaptıklarını anımsatarak, "Şimdi benzer modeli aynı şekilde buradaki kırsal kesimlerde de belki zemin artı yanına da ahırı olacak şekilde konutlar yapabiliriz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız şu anda hem plan hem proje çalışmalarını yapıyor. Onların hazırlıklarını dinledikten sonra 'Ya Allah bismillah' deyip başlayacağız." değerlendirmesini yaptı.

Deprem vergileriyle ilgili açıklamalarının başka yerlere çekilmesine ilişkin bir soruya Erdoğan, bunların ne için verilmişse, verildiği yere harcanacağını belirterek, "Nitekim biz bu konularda en ufak bir suistimale gidemeyiz. Geçmişten bu yana da bunlar hangi amaçla verilmişse aynen o amaca yönelik olarak kullanılmıştır. Asla bu konularda bir israfa, suistimale gitmek söz konusu değildir. Bunun inceliğini biz onlardan daha iyi biliriz. Çünkü biz helal haramı da iyi biliriz, nasıl bir kul hakkı olduğunu da iyi biliriz." karşılığını verdi.

- Koronavirüs

Koronavirüs ile ilgili tedbirlerin ne olacağının ve kendisinin virüse ya da virüslere karşı özel bir önlemi olup olmadığının sorulması üzerine Erdoğan, ilk iş olarak "Bu kadar insan Çin'de sıkıntıyı yaşıyor, orada vatandaşlar da var. Onları bir defa kurtaralım" dediklerini ifade ederek şunları kaydetti:

"Şimdi arkadaşlarıma dedim ki 'Biz 20 yıl önce böyle bir uçağı Çin’e gönderebilir miydik veya böyle bir uçağımız var mıydı?' Şimdi ise hamdolsun bu uçağı tamamen hastane haline dönüştürdük, içine yataklar yerleştirdik. Oksijen, serum vesaire her şeyi, sağlık ekipleri uçağa yüklediler ve doktorlar, hemşireler Çin'e gittiler. Şu anda da Ankara'da bunlara komple bir hastaneyi tahsis ettik. Bu hastanede her biri bir odada yalnız yatıyor. Bunların yanında da 7 Azeri, 3 Gürcü, 1 de Arnavut getirdik. Şimdi tabii dünyada ses getirdi, 'Türkiye böyle bir durumda bakın ne yaptı' diyorlar. Ama bizde de malum çevreler yine aynı durumdalar maalesef."

- "Erzurum'dan dut pemezi"

Erdoğan, bu konuda alınabilecek tedbirlere ilişkin de, "Benim bir tavsiyem var. Tabii bunu sağlıkçılar da söylüyor. Yine de üşütmeyin. Aman ateşe falan dikkat edin. Tabii bunlar belirtileri. Hepsinden öte kendinize güvenin. Gıdalarınıza dikkat edin. Bizim özel bazı tedbirimiz var mı derseniz, öyle bir tedbir inanın yok. Vücudu güçlü tutacağız. Bizim bazı arkadaşlar sağ olsunlar ara sıra dut pekmezi gönderirler. Ben her sabah bir kaşık dut pekmezi alırım. Çünkü kan yapar. Ağırlıklı olarak Erzurum'dan." değerlendirmesinde bulundu.

Bir gazetecinin Çin'den getirdiği yolcular için Almanya'nın yolculardan para aldığını belirtmesi üzerine Erdoğan, "Avustralya da almış ama biz almadık." karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünkü Ukrayna resmi ziyaretinde tören kıtasını selamlarken kullandığı Ukraynaca ifadenin "Rus basınında infial yarattığı, başka birtakım siyasi mesajlar verdiği, bunun Ukrayna'nın 2. Dünya Savaşı sırasında Sovyet Rusya'sından kopmaya çalışan taraflara ait olduğu" yönündeki iddialara ilişkin, "Bir kere bu Ukrayna'nın resmi selamlaması. Ukrayna özgür bir ülke değil mi? Ukrayna'ya her gelen devlet başkanı bu ifadeyi kullanır. Bize gelenler nasıl 'Merhaba Asker' diyor, bu da böyle bir şey. Ayrıca bir infial de görmedik biz." açıklamasında bulundu.

- "Olumlu bir cevap alacağımıza inanıyorum"

Bir gazetecinin, "Necip Hablemitoğlu'nun katil zanlısını güçlü olarak istedik" sözlerini hatırlatarak, nasıl bir karşılık aldıklarına ilişkin sorusuna Erdoğan, "Şu anda kendisine belgeleri de verdik. Olumlu bir cevap alacağımıza inanıyorum. Adalet Bakanlığımız bunu takip edecektir." yanıtını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşme takviminin belli olup olmadığına ilişkin olarak da bugün Putin'i arayabileceğini kaydetti.

(Bitti)

Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 114 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler