Erdoğan, AK Parti Siyaset Akademisi açılış dersinde konuştu: (5)
"Hindistan şu anda katliamların cirit attığı bir ülke haline geldi. Müslüman katliamı yapıyor. Kimler yapıyor bunu? Hindular yapıyor. Dershanede ders çalışan çocukları ellerinde demirlerle, sopalarla bakıyorsunuz öldüresiye dövüyorlar. Bunlar nasıl olacak
ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hindistan'ın katliamların cirit attığı bir ülke haline geldiğini ifade ederek "Müslüman katliamı yapıyor Hindular. Bunlar nasıl olacak da dünya barışına imkan verecek, destek verecek? Mümkün değil." dedi.
Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde Siyaset Akademisi açılışı dersinde konuştu. Siyasette her mevzi, her mevki ve her temsilin önemli olduğunu belirten Erdoğan, "Yeter ki siz bu imkanı doğru ve verimli şekilde değerlendirmesini bilin." dedi.
Örneğin geçen günlerde Türkiye'nin en çok eleştiriye maruz kaldığı yerlerden biri olan Avrupa Parlamentosunda bir rapor yayımlandığını belirten Erdoğan, AK Parti İstanbul Milletvekili Serap Yaşar'ın girişimiyle hazırlanan ve raportörlüğünü de kendisinin üstlendiği bu çalışmanın Avrupa'daki kayıp mülteci ve göçmen çocuklar meselesini dünya gündemine taşıdığını aktardı. Çeşitli ülkelerden Avrupa'ya gelen on binlerce göçmen çocuğun kaybolduğu gerçeğinin bizzat Avrupa Parlamentosu tarafından rapora bağlanmasının büyük önem taşıdığını dile getiren Erdoğan, aynı dönemde Türkiye'nin sayıları milyona yaklaşan sığınmacı çocuğa barınmadan eğitim ve sağlık hizmetine kadar her türlü imkanı sağladığını vurguladı. Erdoğan, "Avrupa'nın bırakınız bunlara benzer hizmetler sunmayı çocukların bizatihi kendilerine bile sahip çıkamamış olması aramızdaki farkın en iyi göstergesidir." diye konuştu.
- "Her insan bizim için hürmete layıktır"
Karşılarındaki herkese yaratılmışların en şereflisi nazarıyla baktıklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kökeni, dili, dini, rengi ne olursa olsun her insan bizim için hürmete layıktır. Avrupa ise kapısına gelen mazlumları kendi refahına ve güvenliğine yönelik bir tehdit olarak görüyor. On binlerce çocuğun Avrupa içinde nerede olduğu, kimler tarafından kaçırıldığı, hangi amaçlarla kullanıldığı soruları ancak vicdanı nasır tutmamış kişiler için bir anlam ifade eder. Böylesine derin insani boyutları olan bir konunun Avrupa Parlamentosu'nda gündeme getirilmiş olması belki vicdanları harekete geçirir diye umut ediyoruz. İnşallah benzer çalışmalar göçmenlerin yaşadığı diğer sorunlar ile yeniden hortlamaya başlayan Neonazi örgütlerin katliamları için de yapılır. İşte Almanya'da yaşananlar, geçenlerde yaşanan olaylar malum. 11 Müslüman ne oldu, öldürüldü. Bunun beşi bizim vatandaşımız. Ne oluyor, yürekleri acıyor mu? Yok. Polisler bile sadece seyirci. Bunlar yaşandı."
- "Hakkı, hukuku, adaleti korumakla yolumuza devam edeceğiz"
Hindistan'ın şu anda tamamen katliamların adeta cirit attığı bir ülke haline geldiğini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ne katliamı bu? Müslüman katliamı yapıyor. Kimler yapıyor bunu? Hindular yapıyor. Dershanede ders çalışan çocukları ellerinde demirlerle sopalarla bakıyorsunuz öldüresiye dövüyorlar. Bunlar nasıl olacak da dünya barışına imkan verecekler, destek verecekler? Mümkün değil. Lafa geldiği zaman nüfusu fazla oradan bakıyorsunuz 'Ben güçlüyüm' havasına giriyorlar. Güç orada değil. Adalet bununla da tecelli etmez. Onun için biz nerede olursa olsun hakkı, hukuku, adaleti korumak ve konuşmakla yolumuza devam edeceğiz."
- "Mücadele ettik, kafa yorduk, çalıştık, çalışıyoruz"
Medeniyetlerin maddi kalkınma unsurları yanında kafa ve gönül zenginliğini ifade eden sembolleriyle tarihe mal olduklarını ifade eden Erdoğan, ecdadın Orta Asya'dan Endülüs'e kadar ayak bastığı her yerde bu sembollere özel önem verdiğini vurguladı. Erdoğan, şunları söyledi:
"Bugün kadim vatanımız Orta Asya yanında Osmanlı ve Selçuklu coğrafyasının neresine gidersek gidelim bu eserlerin izlerini görebiliyoruz. Cumhuriyet dönemi bakımından özellikle maalesef oldukça kısır geçen bir süreç olmuştur. Gerçek anlamda medeniyet sembolü olabilecek esenler inşa etmekte zorlandığımız bir asrı geride bıraktık. Ülkemizin yönetimini devraldıktan sonra bu eksiği gidermek için epeyce bir mücadele ettik, kafa yorduk, çalıştık, çalışıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni işte bu anlayışla Cumhuriyet döneminin sembol medeniyet eseri olarak inşa etmeye çalıştık. Biliyorsunuz ilk hizmete girdiğinde kendi medeniyetlerine, tarihlerine ve kültürlerine düşmanlık etmekle maruf kesimler Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne de çamur atmak için epeyce gayret sarf ettiler. Hamdolsun milletimiz bunların hiçbirine itibar etmedi ve Külliyemize sahip çıktı."
Külliyenin en gurur verici eseri olan Millet Kütüphanesi'ni Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile hizmete açtıklarını hatırlatan Erdoğan, "Gerçek bir medeniyet sembolü olan kütüphanemiz bir haftada 35 bin ziyaretçiyi ağırladı. Mimarisi, teknolojisi, kitap ve hizmet zenginliğiyle ülkemize yakışır bir eser olan kütüphanemizi araştırmacılarımız ve öğrencilerimiz adeta bir cennet gibi sahiplendi." diye konuştu.
İstanbul'da da Rami Kışlası'nı benzer bir medeniyet sembolü olarak ihya edip ülkeye kazandıracaklarını kaydeden Erdoğan, "Yakın zamanda inşallah onun inşaatına da başlıyoruz. Siyasetin en güzel tarafı bizlere işte bu tür gurur verici eserlere imza atma imkanı sağlamasıdır. İnşallah sizlerin de yarın sorumluluk üstlendiğiniz yerlerde benzer hizmetleri hayata geçireceğinize inanıyorum." dedi.
(Bitti)
Kaynak:
Bu haber toplam 115 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.