Emekli komiser kedisini her gün parkta salıncağa bindiriyor
Kedi sevmezken tüm gününü kedisine adayan birine dönüşen 62 yaşındaki Tahsin Tepe:- "Sabah namazı kılıp sonra yatıyorum. O zaman parktan yeni gelmiş oluyoruz, yine miyavlıyor. Tepki vermeyince küsüp gidip yatıyor. Yani iki saate bir parka gitmezsek küsüp gidip orada yatıyor"- "Veteriner 'yaklaşık 15 yıl ömrü oluyor' dedi, zoruma gitti. Her gün namazda 'Allah'ım bana bunun ölümünü göstermesin, ben onu görmeyeyim' diye dua ediyorum"
MUHAMMET MUTAF - Erzurum'da, gençlik yıllarında yetiştirdiği güvercinlerini yediği için kedilere antipati duyan emekli komiser Tahsin Tepe, çocuklarının sahiplendiği "Müezza" adlı kedisinin salıncakta sallanması için her gün defalarca parka gidiyor.
Üç kız babası 62 yaşındaki Tahsin Tepe, iki yıl önce küçük kızının "kedi sahiplenme" isteğini, gençlik yıllarında yetiştirdiği güvercinleri kedilerin yemesi yüzünden duyduğu antipati nedeniyle kabul etmedi.
Daha sonra çocuklarının kendisinden habersiz bir kedi sahiplendiğini gören Tepe, kedinin yürüyemez halde ve yavru olması nedeniyle merhamet ederek çocuklarının bu davranışına tepki göstermedi.
Yaklaşık 10 gün aynı odada "Müezza" ismi verilen yavru kediyle yaşayan ve tüm ihtiyaçlarını karşılayan Tepe, minik hayvanla duygusal bağ kurdu.
Emekli komiser Tepe, 2 yıldır gece gündüz birlikte vakit geçirdiği ve "baba ile evladı" gibi bağ kurduğu kedisini her gün parka götürüp salıncakta sallandırıyor.
Tepe ile "Müezza" arasındaki sevgi bağı, görenleri şaşırtıyor.
- "Her iki, üç saate bir salıncağa götürmem gerekiyor"
Tepe, AA muhabirine, sık sık kedisini parka sallandırmaya götürdüğünü belirterek, "Sabah namazı kılıp sonra yatıyorum. O zaman parktan yeni gelmiş oluyoruz, yine miyavlıyor. Tepki vermeyince küsüp gidip yatıyor. Yani iki saate bir parka gitmezsek küsüp gidip orada yatıyor. O kutusuna giriyor, ters dönüyor, yüzünü dönmüyor. 'Ben sana küsmüşüm, götürmedin' diye tavır koyuyor. Her iki saat üç saate bir salıncağa götürmem gerekiyor. Yani gece gündüz fark etmiyor." diye konuştu.
"Müezza" için gece geç saatlere kadar parkta kaldığını anlatan Tepe, şöyle devam etti:
"Geçen akşam 9'da gittik, 12'ye kadar sallandık. Mola verdik, kutusuna koydum çocuklarla top oynadık. Sıkıldı, miyavladı. Tekrar salıncağa götürdüm. Bir saat daha sallandık. Eve geldik, 2 gibi yine tırmalamaya başladı. Dizi izliyordum. Gözümün içine bakıp miyavlıyor, gidelim diye kapıyı tırmalıyor. Dedim ki 'film bitmeden olmaz', oturdu, 'ne zaman gideceğiz' diye gözlerimin içine bakıyor. Film bitti, 'hadi gidelim' dedim. Kapıya geçti. Saat 3'ten 5'e kadar oradaydık. Sabah ezanından sonra gelmek istedik, yine istemedi. Zincirleri sallıyor, bırakmak istemiyor."
- "Allah bana ölümünü göstermesin"
Torunlarını sevdiğinde kedisinin çok kıskanıp küstüğünü, o nedenle torunlar evden gittikten sonra kedisinin gönlünü almak zorunda kaldığını anlatan Tepe, "Ev halkına o kadar ilgisi yok. Hanım aldığı zaman o kadar tepki göstermiyor. Kızım işten geldiğinde benden fazla seviyor. Dayanamıyor, kucağından kaçmak istiyor ama benimle öyle değil." dedi.
Tepe, hayvan sevgisinin çok farklı bir duygu olduğunu, "Müezza"yı mutlu etmek için çok çabaladığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Parka severek götürüyorum ama bazen filmin ortasında bağırıp çağırıyor, git diyorum küsüyor, bu sefer üzülüyorum. Yorgunluk falan hikaye. Bu sevgi yorgunluk falan hissettirmiyor. Veteriner 'yaklaşık 15 yıl ömrü oluyor' dedi, zoruma gitti. Her gün namazda "Allah'ım bana bunun ölümünü göstermesin, ben onu görmeyeyim' diye dua ediyorum. Allah bana ölümünü göstermesin. O zaman acaba ne yaparım, nasıl tepki veririm bilmiyorum. Bu öyle bir sevgi, tatmayan bilmez."
Kaynak:
Bu haber toplam 79 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.