Ekonomi alanındaki "torba teklif" Plan ve Bütçe Komisyonunda
AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş: - "Yeniden yapılandırılacak kredilerle ilgili olarak nasıl bir yöntem izleneceğine dair bir Çerçeve Anlaşması oluşturuluyor. Bu anlaşmayı da sektördeki kamu ve özel bankaların hepsi imzalamış vaziyettedir"
TBMM (AA) - AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, "Yeniden yapılandırılacak kredilerle ilgili olarak nasıl bir yöntem izleneceğine dair bir Çerçeve Anlaşması oluşturuluyor. Bu anlaşmayı da sektördeki kamu ve özel bankaların hepsi imzalamış vaziyettedir." dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin maddeleri üzerindeki görüşmeler sürüyor.
Teklif sahibi, AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, teklifin, Türkiye'de faaliyet gösteren bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve finansman şirketleri ile diğer finansal kuruluşlarla kredi ilişkisinde bulunan ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından çıkarılan yönetmeliğe göre hazırlanan Çerçeve Anlaşmalarda belirlenen borçluların, dahil oldukları risk grubundaki diğer borçlularla bir bütün olarak veya kısmen yeniden yapılandırmaya tabi tutulabilmesine imkan sağlayan düzenlemesine ilişkin komisyona bilgi verdi.
Kredi kullananların, birinci, ikinci ve üçüncü grup olarak sınıflandırıldığına işaret eden Savaş, taksitlerini ve faizlerini zamanında yatıranların birinci grupta yer aldığını, bu ödemeleri zamanında yapamayanların bir ay sonra ikinci gruba girdiğini, ödeme gecikmesinde toplamda 90 günlük bir süre geçtiğinde ise üçüncü gruba geçildiğini ve bankaların hukuki süreci başlattığını söyledi.
Savaş, şöyle devam etti:
"2017 yılı sonuna baktığımızda tahsili gecikmiş alacakların toplam tutarı 64 milyar lira. 31 Mart itibarıyla ilan edilen sektör rakamına baktığımızda bu rakam 106 milyar lira. Yaklaşık 1,5 yıldan sonra rakamlarda bir artış var. Niye böyle bir düzenlemeyi getiriyoruz, bunu açıklamak adına bu rakamları paylaşıyorum. İkinci gruptaki yakın izlemedeki kredinin toplam tutarı da 93 milyar lira. 1,5 yıl önceki rakam. 31 Mart tarihi itibarıyla ise 285 milyar liradır. Burada bir artış var. Bu düzenleme ile banka yönetiminin elini güçlendirmemiz gerekiyor. Bu düzenlemenin içine bankalar ve borçlular için teşvik unsurlarını dahil ettik."
Finansal yapılandırmayla ilgili olarak geçmişte benzer bir örneğin, 2002 yılında "İstanbul Yaklaşımı" adı altında uygulandığını anımsatan Savaş, bugün getirdikleri Çerçeve Anlaşması'nın o uygulamanın birebir benzeri olduğunu ifade etti.
Savaş, "Yeniden yapılandırılacak kredilerle ilgili olarak nasıl bir yöntem izleneceğine dair bir Çerçeve Anlaşması oluşturuluyor. Bu anlaşmayı da sektördeki kamu ve özel bankaların hepsi imzalamış vaziyettedir. Bir özel bankanın imzalamadığını biliyorum ama o da herhalde imzalayacak." dedi.
Savaş, "İstanbul Yaklaşımı"nın uygulandığı dönemde olumlu ve güzel sonuçlar elde edildiğini belirtti.
Milletvekillerinin, "Bir fonlama ihtiyacı olmayacak mı?" sorusunu yönelttiğini dile getiren Savaş, fonlama ihtiyacının olacağını düşünmediğini ve zaten Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının bankalara ihtiyaçları olan fonlamayı likidite çerçevesinde yaptığını söyledi.
Komisyon üyelerinin soruları üzerine Savaş, ikinci grupta yer alan yakın izlemedeki krediler içinde inşaat sektörünün payının yüzde 5,5, enerji sektörünün payının ise yüzde 13,7 olduğunu bildirdi.
- "Ölmüş olanlara serum bağlanmamalı"
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, tasfiye edilmesi gereken şirketlerin tasfiye edilmesi, borçlarının yapılandırılması gereken firmalar için de yapılandırmanın yapılması gerektiğini belirterek, "Yani canlandırılması gerekenler, hayatiyet kazanabilecek olanlar öldürülmemeli, ekonomiye kazandırılmalı ama ölmüş olanlara ve artık hayatiyet kazanması mümkün olmayanlara da serum bağlanmamalı, boşu boşuna kaynak aktarılmamalı. Bu konu basit değil. Bu ayrımın net olarak yapılabilmesi lazım." dedi.
Kuşoğlu, teklif maddesinde bu konuyla ilgili netlik olmadığını savundu.
- "Düzenleme zaman kazanmaktan başka bir şey değil"
İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, "En samimi duygularımla söylüyorum, inşallah şu yaptığınız düzenleme sizi, ülkemizi başarılı kılar, içinden geçmekte olduğumuz bu sıkıntılı dönemi sona erdirir. Ben bunun böyle olacağını pek düşünmüyorum, inşallah ben yanılırım. Şu anda yaptığınız düzenleme bilgiye dayanmıyor. Bir makro çerçevesi yok. Bu düzenleme bence zaman kazanmaktan başka bir şey değil." diye konuştu.
AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, Türkiye'nin dinamik bir ülke olduğunu, her yıl nüfusa bir milyon civarında kişinin eklendiğini söyledi.
Yapılan düzenlemelerle borcunu ödeme niyetindeki işletmelere ödeme imkanı sağlandığını ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
"Bu, ödeme niyetinde olan insanlar için söz konusu. Elbette hayat düz değil. Sürekli kazanamazsınız. Ekonomik girdap (U) gibi olacak. Yani düşüş geri çıkışa yönelecek. Muhalefet partilerinin görevi bizim görmediklerimizi görmek, tavsiyelerde bulunmaktır. Bu son derece yapıcı. Arada hararetlenmeler olsa da... Sonuçta bu hepimizin meselesi. Reel sektörü güçlendirmek için yeni bir yapılandırmaya ihtiyacımız var. En iyi kanun bile kötü uygulayıcı elinde zulme dönüşebiliyor. Hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum."
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu da AK Parti'nin 17 senedir Türkiye'yi yönettiğini, meselelerin hep halının altına süpürüldüğünü öne sürdü.
İktidarın tercihleri doğrultusunda bu ihtiyaçların ortaya çıktığını iddia eden Bekaroğlu, "Yanlış politikaların sonucu bu borçlanmalar ortaya çıktı. 400 milyar liralık bir yapılandırmayla karşı karşıyayız. Nereden bulunacak bu para. 'Bankalardan temin edilecek.' deniliyor. Bankalar nereden bulacak bu parayı? Netice itibarıyla bu paralar bizim cebimizden gidecek. Bu yapılanları dünya izliyor. Kaynak falan yok. Kaynak bizim cebimizdir. Çıkardığınız yasalarla bizim cebimizden alıp bir yerlere aktarıyorsunuz. Bu işi kanunla yapmanız eşkıyalık olmuyor anlamına gelmiyor." dedi.
- "Bağımsız denetçi raporu önemli"
CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak ise kötü yönetimin ekonomiyi dışardan saldırıya açık hale getirdiğini ileri sürdü.
"Uzun vadede doğru seçimler yapabilirsek toparlayabiliriz." diyen Öztrak, "Bankaların aldığı kararı bağımsız bir denetçi daha denetlemelidir. Bağımsız denetçi raporunun önemli olduğuna inanıyorum. Bu gidişe baktığımız zaman doğru teşhis koyamıyoruz. Bu işleri asprin tedavisiyle geçer zannediyoruz ama geçmez efendim. Umarım bu reel sektör krizi finansal bir krize dönüşmez." diye konuştu.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, içinde bulunulan ekonomik durumla ilgili etkenlerin uzun bir tartışma konusu olduğunu, Türkiye'nin S-400'den dolayı, Doğu Akdeniz'deki gelişmelerden dolayı tehdit edildiğini söyledi. Kalaycı, bu hususların görmezden gelinmesi halinde yapılan eleştirilerin değerinin olmayacağını kaydetti.
Kaynak:
Bu haber toplam 116 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.