"Dünyanın en büyük insani operasyonunu gerçekleştiriyoruz"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1)- "Dünyanın en büyük insani operasyonunu gerçekleştiriyoruz. Cerablus'ta, Azez'de, El Bab'da 2 bin kilometrekarede bugün jandarmamızla, polisimizle, askerimizle, öğretmenimizle, hakimimizle, savcımızla, doktorumuzla orad
TRABZON (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Cerablus'ta, Azez'de, El Bab'da 2 bin kilometrekarede bugün jandarmamızla, polisimizle, askerimizle, öğretmenimizle, hakimimizle, savcımızla, doktorumuzla orada on binlerce insana huzurlu yaşamanın nasıl olacağını, bir devlet geleneğinin nasıl oluşturulacağını anlatmaya çalışıyoruz." dedi.
Bakan Soylu, bir otelde düzenlenen ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, merhameti, vicdanı ve aklı olan iyilik medeniyetinin evlatları olduklarını söyledi.
Suriye'de yaşanan gelişmelere ve Türkiye'nin tutumuna değinen Soylu, "Bizim iddiamız sadece 780 bin kilometrekareye ait değildir. Dünyanın en büyük insani operasyonunu gerçekleştiriyoruz. Cerablus'ta, Azez'de, El Bab'da 2 bin kilometrekarede bugün jandarmamızla, polisimizle, askerimizle, öğretmenimizle, hakimimizle, savcımızla, doktorumuzla orada on binlerce insana huzurlu yaşamanın nasıl olacağını, bir devlet geleneğinin nasıl oluşturulacağını anlatmaya çalışıyoruz. Dünyada bu operasyonun bir benzeri yoktur." ifadelerini kullandı.
Soylu, Türkiye'nin Batı gibi Afrika'yı sömürmediğine işaret ederek, "Biz Batı gibi gidip başkalarının topraklarında 'Burada ne madeni var?' diye bakmadık. 400 yıl aynı sancak altında birlikte yaşadığımız, aynı kıbleye döndüğümüz, birbirimizin tabutuna omuz verdiğimiz, sınırın öteki tarafında birbirinin düğününde halay çektiğimiz insanları yalnız bırakmadık, bırakamayız. Biz büyük bir medeniyetin evlatlarıyız." değerlendirmesinde bulundu.
-"Müslümanları DEAŞ zihniyeti ile örtüştürmeye çalıştılar"
Terör örgütleri PKK, DEAŞ ve PYD'nin kuruluş amaçlarına dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:
"Karlofça'dan beri biz 300 yıl gerileme yaşadık. Ne zaman kafamızı çıkarmaya çalıştık. İstiklal mücadelemizde güzel Cumhuriyet'imizi kurduk. Saldırılar sadece bugün mü var? Eğer saldırıların sadece bugün olduğunu düşünüyorsak biz Anadolu'nun önemini, ne anlama geldiğini, stratejik önemini hiç bilmiyoruz demektir. Herkesin gözü bu topraklarda, bu toprakları ucuza kapatmadık. PKK'nın kuruluş amacı odur. DEAŞ'ın kuruluş amacı Müslümanlığı küçültmek, azaltmak, eğer ellerinden gelirse üzerine saldırmak. Bütün dünyada Müslümanları DEAŞ zihniyeti ile örtüştürmeye çalıştılar. PYD'nin kuruluş amacı bellidir, PKK'nın siyasi kolu, Suriye'de kuruluş amacı bellidir. Irak'ın kuzeyinden Afrin'e kadar kuracakları hatlarla birlikte Türkiye'yi güneyinden uzaklaştırmak. Kendi havzasından uzak tutmaya çalışıyorlar. Şimdi bunları başka ülkelerin elleriyle gerçekleştirmeye çalışıyorlar."
-"FETÖ'nün kuruluş amacı bellidir"
Bakan Soylu, Türkiye'nin birilerine yardım edebilecek ve kendi medeniyetini yansıtabilecek konuma gelmesinin istenmediğini vurgulayarak, "FETÖ'nün kuruluş amacı bellidir, ABD'nin dünyadaki menfaatlerini savunmak. Başka bir kuruluş amacı yok. Bu kadar açık ve net. Eğer birkaçımız doğruyu söyleyerek feda olmayacaksa yaptığımız işin hiçbir anlamı yoktur. Bütün bunlar yapılırken istedikleri bir şey var. Bu memleketi ayakları üzerinde tutmamak, bu asil milleti birilerine el uzatabilecek noktaya getirmemek, bu asil milleti kendi medeniyetini dünyaya nakşedecek bir hale getirmemek." diye konuştu.
"Bu ülkede hangi gerekçe PKK ile aynı masa etrafında bulunmayı meşru kılar?" sorusunu yönelten Soylu, "Biz bugün sadece yerel bir seçime gidiyor değiliz. On yıllardır bu mücadeleyi veriyoruz. Şeyh Said'den Dersim'e, İskilipli Atıf'tan İstiklal mahkemelerine kadar, darbelerden, Türk, Kürt, sağcı, solcu, başı açık, başı kapalı, laik, dindar her türlü ayrıma tabi tutulmak için üzerinde operasyon yapılan bu millet yoruldu artık. Millet yorulur mu? Millet yorulmaz ama öyle bir mücadele içerisindeki bu coğrafyayı teslim etmemek, bu Anadolu toprağını vermemek için." ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu, kendisinden öncede içişleri bakanları olduğu gibi kendisinden sonrada aynı görevin devam edeceğini belirterek, "Ama makam ve mevki önemli değil. Önemli olan bir tek şey o da bu vatanın hürriyeti ve özgürlüğüdür. Biz bu vatanın evlatlarıyız." dedi.
(Sürecek)
Kaynak:
Bu haber toplam 138 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.