DSP Genel Başkanı Aksakal'dan CHP'nin Meclisi olağanüstü toplantıya çağırmasına tepki:
"İktidarsızlıklarının 31. yılını yaşayan yeni CHP'nin son seçim yenilgileri sonrasında yaşadığı travma, savrulma ve dağılma sürecini halkın dikkatinden kaçırma girişiminin bir parçası olan bu olağanüstü toplantı taktikleri, görünen akıbetlerine bir fayda sağlamayacak"
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, "İktidarsızlıklarının 31. yılını yaşayan yeni CHP'nin son seçim yenilgileri sonrasında yaşadığı travma, savrulma ve dağılma sürecini halkın dikkatinden kaçırma girişiminin bir parçası olan bu olağanüstü toplantı taktiklerinin, görünen akıbetlerine bir fayda sağlamayacağını belirtmek isterim." dedi.
Aksakal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, TBMM Genel Kurulunun CHP'nin, Muğla'nın Milas ilçesi Akbelen mevkisinde maden sahasındaki çalışmalara ilişkin genel görüşme önergesini ele almak üzere olağanüstü toplanmasını değerlendirdi.
Genel Kurulda "tribünlere oynayan siyasetçilerin gösterilerini izlediklerini" ifade eden Aksakal, "Bu yöntemlerin sorunların çözümüne katkı sağlamadığını her defasında görmelerine rağmen Meclisin ağırlığını erozyona uğratan girişimlerden vazgeçilmesi gerektiğine inanıyorum." diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyetinin yer altı ve yer üstü zenginliklerine ilişkin her tasarrufu sırasında veya sonrasında çevreci görünümlü STK'lerin milli ekonomiye katkı sağlayacak yatırımları engellemeye çalıştığını belirten Aksakal, Akbelen'de yaşananların da bunun son örneklerinden biri olduğunu söyledi.
CHP'nin Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağırmasını eleştiren Aksakal, şöyle devam etti:
"İktidarsızlıklarının 31. yılını yaşayan yeni CHP'nin son seçim yenilgileri sonrasında yaşadığı travma, savrulma ve dağılma sürecini halkın dikkatinden kaçırma girişiminin bir parçası olan bu olağanüstü toplantı taktiklerinin, görünen akıbetlerine bir fayda sağlamayacağını belirtmek isterim. Sabah akşam birbirlerine kumpas kuran, birbirinin kuyusunu kazan, birilerinin ayağını kaydırmaya çalışan samimiyet fukarası figürler Meclisin zeminini kullanmaktan geri durmuyor.
Yeniden kurulduğu 1992 yılından bu yana bir kez dahi iktidar olamayan hatta iktidar ortağı bile olamayanlara, 100 yılını geride bıraktığımız laik cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü istismar edenlere, her sıkıştıklarında Bülent Ecevit'in ipine sarılmaya çalışanlara bir çift sözüm daha olacaktır; kurultayda koltuklarınızı güvence altına almak adına demokratik sol politikaların kuramcısı Bülent Ecevit'in söylemlerine sığınmaktan, bu gibi takiyelerden artık vazgeçin. Ecevit 1980 faşist darbesinden sonra darbecilere payandalık yapan CHP ile yollarını ayırdı, 2004 yılında görevi bıraktığı kurultayda yaşamının sonuna kadar DSP'li olarak kalacağını açıkça ilan etti ve öyle de oldu."
Kaynak:
Bu haber toplam 121 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.