Cumhuriyet'in 100'üncü yılına özel mektuplar oğullarına 21 yıl sonra ulaştırıldı
Gülcan ve Noman Lermi çiftinin, PTT AŞ tarafından 2002'de düzenlenen "2023'e Cumhuriyetimizin 100. Yılına Mektup Kampanyası" kapsamında özenle kaleme aldıkları mektupları şimdi 27 ve 23 yaşında olan iki oğlu teslim aldı- Gülcan Lermi:- "Ne yazdığımızı aslında biz de unutmuştuk. Mektup geldiğinde Batuhan okurken ben de heyecanlanıyorum. 'Acaba ne yazmışım? Oku, ben de okuyacağım' dedim"
ELİF SOMUNCU - PTT AŞ tarafından 2002'de düzenlenen "2023'e Cumhuriyetimizin 100. Yılına Mektup Kampanyası" kapsamında Gülcan ve Noman Lermi çiftinin özenle kaleme aldığı mektupları şimdi 27 ve 23 yaşında olan iki oğlu tarafından teslim alındı.
Şirketin geçmişten geleceğe köprü kurmayı ve gelecek nesillere miras bırakılacak anlamlı bir hatıra oluşturmayı amaçlayan sosyal sorumluluk kampanyası kapsamında vatandaşların mektupları, Cumhuriyet'in 100'üncü yılında sahiplerine iletilmek üzere yıllarca muhafaza edildi.
Kampanya kapsamında oğullarına mektup yazan Gülcan ve Noman Lermi çifti de 2002 yılında bu kişiler arasında yerini aldı.
Lermi çiftinin büyük oğlu Kaan Mert o yıl 6, küçük oğulları Batuhan Berk ise 2 yaşındaydı.
Çiftin kaleme aldıkları ancak bir süre sonra unuttukları iki mektup Cumhuriyet'in 100'üncü yılında çocuklarının ellerine ulaştı.
Lermi çiftinin 21 yıl önce oğulları Batuhan'a yazdıkları mektupta, "Sizleri öyle güzel yetiştireceğim ki herkes parmakla gösterecek. Yavrucuğum, ağabeyinle beraber bir bilek hatta bir yürek olun. Bir elmanın birer yarısı olun. Birbirinizi tamamlayın. Önce kendine sonra ailene daha sonra da milletine hayırlı bir evlat olman dileğiyle. Sizi çok seviyorum." ifadelerine yer verdi.
Şimdilerde 23 yaşında olan Batuhan Berk Lermi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mektuba çok şaşırdığını, böyle bir şeyi beklemediğini söyledi.
Ailesinin böyle bir kampanyaya katıldığını bilmediğini aktaran Lermi, aynı yerde oturduklarını, sadece daire numaralarının değişmesinden dolayı mektubun komşularına bırakıldığını ifade etti.
Mektubu getiren kişinin bile "Bu nasıl oluyor?" diyerek çok şaşırdığını aktaran Lermi, üzerinde anne ve babasının isimlerinin yazılı olduğu mektubu eline aldığında tarif edemediği bir duyguya kapıldığını kaydetti.
Lermi, "Mektubu ilk elime aldığımda annem ve babamdan geldiği için çok duygusal anlar yaşadım. Çünkü hiç beklemiyorsun ve 21 sene önce yazılmış bir mektup. 2002'de yani ben 2 yaşındayken yazılmış. Mektubu açtım ve okudum. Ağabeyim ile benim birlik ve beraberlik içinde olmamızı istemişler. Hep bunu temenni etmişler. 'Birbirinizi hiç bırakmayın, birbirinize destek olun' gibi cümleler yazmışlar." ifadelerini kullandı.
Ağabeyine de mektup geldiğini anlatan Lermi, bunun kendisine bırakılan büyük bir miras ve paha biçilemez bir hediye olduğunu söyledi.
Lermi, zarfı açtığında mektubun ön sayfasında annesinin, arka sayfasında ise babasının el yazısını görünce şok olduğunu söyleyerek, "Mektubu okudum, okudukça çok fazla duygulandım ve ağladım. Bana böyle bir şey yaşattıkları için aileme de teşekkür ediyorum. Mektubu kesinlikle ömrümün sonuna kadar saklayacağım. Hatta bir çerçeve yapıp odama asmayı düşünüyorum. Çünkü gerçekten hayatımda aldığım en güzel hediyelerden birisiydi. Bu paha biçilemez." dedi.
- "Ne yazdığımızı aslında biz de unutmuştuk"
Şimdi 50 yaşında olan Gülcan Lermi, eşinin PTT memuru olduğunu, kendisine Cumhuriyet'in 100'üncü yılına özel başlatılan mektup projesinden bahsettiğini, çocukları için mektup yazmaya karar verdiklerini anlattı.
O anın verdiği duyguyla çocuklarına karşı hissettiklerini yazdıklarını dile getiren Gülcan Lermi, şunları kaydetti:
"Ne yazdığımızı aslında biz de unutmuştuk. Mektup geldiğinde Batuhan okurken ben de heyecanlanıyorum. 'Acaba ne yazmışım? Oku, ben de okuyacağım' dedim. Batuhan ağlamaya başlayınca ben de ağlamaya başladım. Zaten sarılıp ondan sonra ağlamaya başladık. Çocuklarımızın okuması, geleceği olan, Türkiye Cumhuriyeti'ne faydalı, yararlı birer vatandaş olmaları için tek sebebimiz, gayemiz buydu. Bunu aslında dile getirmeye çalıştık. Cümlelerimizi ona göre kurmaya çalıştık."
Bu satırları yazarken 21 sene sonra mektubun gelip gelmeyeceğini de düşündüklerine dikkati çeken Lermi, eşinin, bu mektupların özel kasalarda saklandığını aktardığını söyledi.
Gülcan Lermi, zarfı açtıklarında inanamadıklarını kaydederek, yazıların aynı kaldığını, sayfaların tertemiz olduğunu ve mektupların çok güzel saklandığı sözlerine ekledi.
Kaynak:
Bu haber toplam 81 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.