Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, 15. Büyükelçiler Konferansı'nda konuştu:
"Uluslararası muhataplarımızla dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık. Bu noktada bizimle çok ciddi işbirliği talepleri oldu"- "Kamuoyunun dijital medya okur yazarlığının artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Dijital medya okur yazarlığını daha da ileri noktaya taşımak için çalışmalarımız var"- "Kamu diplomasisinde bölgesel odaklı iletişim stratejilerine ihtiyacımız var"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Uluslararası muhataplarımızla dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık. Bu noktada bizimle çok ciddi işbirliği talepleri oldu." dedi.
Altun, Dışişleri Bakanlığınca düzenlenen 15. Büyükelçiler Konferansı'nın "İç Güvenlik, Hukuk ve İletişim" panelinde iletişim ve kamu diplomasisi alanında gerçekleştirilen faaliyetler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmesiyle Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının iletişimin kamusal politikaların vazgeçilmez bir parçası olduğunu belirten Altun, yaklaşık 7 yıllık süre zarfında stratejik iletişim perspektifiyle kamuoyunu doğru, hızlı ve etkin araçlarla bilgilendirmeye çalıştıklarını söyledi.
Öte yandan, bütün dünyanın başına dert olan dezenformasyonla, kara propagandayla mücadele etmek adına yoğun gayret sarf ettiklerinin altını çizen Altun, dezenformasyon illeti, kara propaganda ve yalan haberin tüm dünya demokrasilerinin meselesi olduğunu ve toplumların sağlığı, insanlığın geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
Ciddi meydan okumaların arasında sosyal medya şirketlerinin tahakkümünün de bulunduğuna işaret eden Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sosyal medya şirketleri uluslararası alanda kendilerini birer tarafsız, objektif iletişim mecraları tarafları olarak gösterseler de yine hepimizin farklı şekillerde tecrübe ettiği üzere bu sosyal medya şirketleri birer taraf, birer özne…Bunlar aynı zamanda dünya farklı ülkelerin geleceğine, yönetimine dair fikirleri olan ideolojileri olan farklı yol ve yöntemlerle dünya demokrasilerine müdahale etmeye gayret eden siyasi aktörler, pek çok ülkede hukuk üstü hareket eden yapılar."
Altun, yapay zekayla birlikte dezenformasyon hızının arttığına, deep fake teknolojileriyle birlikte dezenformatif içeriklerin niteliğinin güçlendiğine ve gerçekçi hale geldiğine dikkati çekti.
- Uluslararası muhataplardan dezenformasyonla mücadele modeline ilgi
Altun, Türkiye'nin son dönemde dezenformasyona en fazla maruz kalan ülke konumunda olduğunu belirterek, Türkiye'nin hem içeriden hem de dışarıdan yoğun bir dezenformasyonla karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Türkiye'de 2013'ten bu yana önemli gelişmelerin yaşandığı süreçlerde sistematik uygulanan dezenformasyonun, iletişim ağlarını tahakküm altına alma amacı taşıdığına dikkati çeken Altun, dezenformasyon yağmuruyla etkin mücadele etmek için çalıştıklarını kaydetti.
Bu kapsamda Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'ni kurduklarını anlatan Altun, 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremlerde yaşanan dezenformasyondan, İsrail'in yalanlarına kadar birçok alanda sağlıklı teyit merkezi oluşturduklarını söyledi.
Altun, "Yorum esaslı değil, olgusal bazda deepfake karşıtı iletişim teknolojileriyle İsrail yalanlarıyla mücadele ediyoruz. Uluslararası muhataplarımızla da dezenformasyonla mücadele modelimizi paylaşmaya başladık. Bu noktada bizimle çok ciddi işbirliği talepleri oldu." dedi.
Dezenformasyonla mücadelenin kitleselleşmesi ve bu konuda bilinçlenme oluşması amacıyla üniversitelerle de işbirlikleri yapmaya başladıklarını belirten Altun, 39 üniversitede dezenformasyonla mücadele öğrenci kulüpleri kurulduğunu bildirdi.
Uluslararası alanda dezenformasyonla mücadeleye karşı hukuki önlemler alındığını ve Türkiye'de de "Dezenformasyonla Mücadele Yasası" olarak bilinen yasanın çıkarıldığını anımsatan Altun, "İletişim teknolojilerinde yaşanan yenilikler, gündeme gelen yeni ihtiyaçlar nedeniyle yeni hukuki yasa çalışmalarına ihtiyacımız olduğu kanaatindeyiz." ifadesini kullandı.
Altun, konvansiyonel medyadaki haber içeriklerinde de dezenformasyonun çok yoğun yer almaya başladığına dikkati çekerek " Kamuoyunun dijital medya okur yazarlığının artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Dijital medya okur yazarlığını daha da ileri noktaya taşımak için çalışmalarımız var. Bunu eğitim sürecinin içerisine taşımakla ilgili çalışmamızı da tamamladık. Milli Eğitim Bakanlığımızla ortak bir çalışma yürütüyoruz. Eğitim sürecinde dijital medya okur yazarlığına meraklı olan her bir öğrencimizin bilgilenmesi ve bilinçlenmesine katkıda bulunacağız." ifadelerini kullandı.
Dezenformasyonla mücadele noktasında, gerçek haberle yalan haberi birbirinden ayırmak için haber aktivizminin yürütülmesi gerektiğini dile getiren Altun, uluslararası alanda sosyal medya çalışmalarının ve sivil toplum çalışmalarının yürütülmesinin önemli olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığınca bu yıl dördüncüsü düzenlenecek Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi'nin (Stratcom) ise dezenformasyonla mücadele için önemli uluslararası bir network olduğunu ifade etti.
- "Vatandaş Diplomat projesini uluslararasılaştırmak ve kökleştirmek amacı taşıyoruz”
Başkanlığın kamu diplomasisi faaliyetleri hakkında da bilgi veren Altun, özellikle uluslararası alanda etkin olan aktörlerin, vatandaşların birer "vatandaş diplomat" olarak, kamu diplomasisi elçisi olarak faaliyet gösterebileceğini düşündüklerini söyledi.
Altun, bu kapsamda ilk olarak sporcularla çalışmaya başladıklarını dile getirerek, "Vatandaş Diplomat projesini uluslararasılaştırmak ve kökleştirmek amacı taşıyoruz." dedi.
Kamu diplomasisinde bölgesel odaklı iletişim stratejilerine ihtiyaç bulunduğunu belirten Altun, bu noktada büyükelçilerin yönlendirmelerine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Altun, uluslararası iletişim stratejisini doğru konumlandırmak adına ortak ve tutarlı söylem dilinin çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak:
Bu haber toplam 52 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.