Cumhurbaşkanı Erdoğan canlı yayında soruları yanıtladı
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (6)- "Patriotlar konusunda, eğer bize bu iyi şartları sağlarsanız biz buna da varız. Biz de alternatifli çalışmak durumundayız"- "S400 olayında geri adımımız kesinlikle artık söz konusu değildir"- "(AP raporu) B
ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Patriotlar konusunda, eğer bize bu iyi şartları sağlarsanız biz buna da varız. Biz de alternatifli çalışmak durumundayız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NTV-Star TV ortak canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
İdlib'deki son durumun sorulması üzerine Erdoğan, "Bu konuda maalesef zaman zaman, buna nüans farkları diyebilirim oluyor. Biz, İdlib'deki, içeride bulunan bazı terör gruplarının yanlışlarına karşı elimizden gelen her türlü tedbiri alıyoruz. Bununla ilgili olarak, ilgili birimlerimiz gerekli adımları atıyorlar. Bunları beraber aşacağız" diye konuştu.
Milli Savunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatının, muhataplarıyla görüşmeler yaptıklarını bildiren Erdoğan, bu görüşmelerle bunu bir metne bağladıklarını aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 Eylül 2018'de imzalanan İdlib Muhtırasının uygulanmasına büyük önem atfettiklerini belirterek, buna bu şekilde devam edeceklerini kaydetti.
- "Biz, üzerimize düşeni yapıyoruz"
Rusya'nın "Adana Mutabakatı" hatırlatmasına ilişkin bir soruya Erdoğan, "Bu, baba Esed'in zamanında atılmış bir adım. Bu muhtıranın içerisinde önemli olan başlık bana göre, teröristlere veya terör örgütlerine karşı bizim onları kovalama hakkımız var." diye yanıt verdi.
Bu mutabakatın 3 yılda bir yenilenmesi durumunun söz konusu olduğuna işaret eden Erdoğan, tarafların, bunun yenilenmemesi istikametinde bir tavır ortaya koymamasının, mutabakatın devamı anlamına geleceğine dikkati çekti.
O günden bugüne böyle bir şey söz konusu olmadığı için bu mutabakatın devrede olduğu anlamına geldiğini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bizim şu anda bu mutabakatla Sayın Putin'in de bize 'Siz, bu mutabakatı niçin masada tutmuyorsunuz?' yaklaşımı biraz da oradan geliyor. Bu şunu gösteriyor; Amerika, koalisyon güçleri, Suriye'ye davetli değildir ama oradalar. Türkiye ise sınırı 911 kilometre olması hasebiyle tehdit altında olduğundan hareketle Adana Mutabakatı sebebiyle de bu adımı atmıştır, atmakta da haklıdır. Ama Rusya davetlidir. Böyle bir sürecin içerisinde biz, üzerimize düşeni yapıyoruz. Sınırdaş bir ülke olarak da bu tehdit karşısında tedbirlerimizi alıyoruz. Olay budur."
- "Buradan geri adım zaten söz konusu değildir"
Rusya'dan alınacak S400 hava savunma sistemine, ABD'nin nasıl ikna edileceğine yönelik bir soruyu ise Erdoğan, şöyle yanıtladı:
"Burada teknik anlaşmazlıklar söz konusu. Bizim, Sayın Obama döneminde Patriotlarla ilgili olarak satın alma talebimiz vardı. Maalesef buna, olumlu bir cevap verilmedi. Kongre, olumsuz bu işe döndü. Biz olumsuz bir yaklaşımın olduğu bu süreçten sonra göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Çaremize baktık. Bunlar savunma sistemi, taarruz değil. Savunma sistemi olarak S400 konusunda Sayın Putin ile bunu konuştuk. Sayın Putin'den gerek kredi gerek teknik konularda gerek ortak üretim gerek süre konusunda. Bu, Türkiye'nin güvenliği için şart. Sayın Putin de bu konuda bize çok olumlu yaklaştı. O günün şartlarında, kredi ve faiz oranları itibarıyla bize güzel bir imkan sundu. Bu güzel imkanlar bize sunulduktan sonra biz kalkıp da 'Hayır, bunu almayacağız mı?' diyelim.
Yunanistan, S300'ü almış. Bulgaristan'da var. Yanılmıyorsam Slovakya olacak, onlarda da var. Bu üç ülkede oluyor, burada sesiniz çıkmıyor. Kalkıyorsunuz, Türkiye ile ilgili böyle bir şey olunca bu, bir adım atıyorsunuz. Kaldı ki biz, buna rağmen Patriotlar konusunda, tamam eğer siz de bize bu iyi şartları sağlarsanız biz buna da varız. Biz de alternatifli çalışmak durumundayız. Bize yapılan ciddi bir haksızlık var. Bize bu haksızlığı yapanlar, 'Gelin şimdi anlaşalım ama S400'ü bırakın' diyorlar. Kusura bakmayın, biz bu anlaşmaları yaptık, bitti bu iş. Bu, savunma ihtiyacımızdır. Bunun anlaşmalarını bitirdiğimiz gibi buradan geri adım zaten söz konusu değildir."
Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yaptığı görüşmede onun da bu konuda Türkiye'yi haklı bulduğunu ve "Biz, ortaklarımıza şunu dayatamayız, şunu alma bunu al diyemeyiz. Burada bütün mesele ortaklarımızın NATO konsepti içinde görev verildiği zaman görevlerini yerine getirmesidir." dediğini aktardı.
Türkiye'nin, ortaklığının gereği olarak ödemelerini en hassas şekilde yapan birkaç ülke arasında yer aldığını dile getiren Erdoğan, Amerika'dan sonra bu işte en hassas olan ülkenin Türkiye olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye gibi askeri potansiyelinin gücü ortada olan bir ülkeye kimse bu haksızlığı yapamaz. Zaten Sayın Trump da bu son görüşmemde bana hak verdi." ifadesini kullandı.
İlgili kurumların görüşmeleri sürdüreceklerini dile getiren Erdoğan, ABD Kongresi ile de görüşmelerin yapılacağını bildirdi.
Bu yanlış yaklaşımın bir an önce giderilmesi temennisinde bulunan Erdoğan, "Aramızdaki şey sadece sözde olan bazı yaklaşım tarzıdır. Ama bizim, S400 olayında geri adımımız kesinlikle artık söz konusu değildir." dedi.
- "Avrupa Birliği iki yüzlülüğün tarihini yazmıştır"
Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye ilgili son rapor taslağına ilişkin Erdoğan, "Bir defa şunu çok açık, net söyleyeyim Avrupa Parlamentosu'nun bu raporlarının, aldığı bu kararların hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur. Bunlar kendileri çalıp, kendileri oynuyorlar." yorumunu yaptı.
"Avrupa Birliği iki yüzlülüğün tarihini yazmıştır." diyen Erdoğan, Avrupa Birliği üyesi ülkelerde idamın yasak olduğunu, ancak Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin davetine icabetle beraber poz verdiklerini, o hafta içerisinde Mısır'da 9 gencin idam edildiğini belirtti.
Sisi'nin, 42 Mısırlıyı idam ettiğini hatırlatan Erdoğan, "Sen nasıl oluyor da Avrupa Birliği olarak idama hem hoş bakmayacaksın, 'idam yasak' diyeceksin, ondan sonra da gidip 42 Mısırlıyı idam eden böyle bir adamla aynı karede poz vereceksin. Türkiye'de bazı kişiler, cezaevine atıldığı anda bu Avrupa Birliği kıyamet koparan değil mi? Zaman zaman PKK terör örgütünün temsilcilerini, Avrupa Parlamentosu'nun salonlarında onların posterlerini asanlar bunlar değil mi? Bunlar dürüst değil." ifadesini kullandı.
"Avrupa Birliği bir çekim merkezi olma şansını yitirmiştir." tespitinde bulunan Erdoğan, Brexit'in bunun önemli bir ispatı olduğunu, arkadan başkalarının gelebileceğini vurguladı.
Avrupa'nın huzursuz olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Bu bizi nereye götürebilir? Kendi yolumuzu artık çizmeye götürebilir. Bunların ağzının kokusunu dinlemeye mecbur değiliz." diye konuştu.
Reform çalışmalarını sürdürmekte kararlı olduklarını dile getiren Erdoğan, "Kopenhag Kriterleri olmaz, biz bunun adını Ankara Kriterleri koyar yolumuza devam ederiz. Kriterleri hazırlamak bizim için zor değil. Kurarız ekiplerimizi, bu kriterleri hazırlarız. Onun için Sisi olayının, Avrupa Birliği'nin o güçlü takımlarının onlarla orada bir araya gelmesi tarihi bir kara lekedir, Avrupa Birliği bundan kurtulamaz." dedi.
- "Bizim darbelere karşı tavrımız açık ve nettir"
"Venezuela'da yaşanan kriz nasıl sonuçlanır, bir öngörünüz var mı?" sorusu üzerine Erdoğan, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun seçilmiş bir lider olduğu gerçeğinin görülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Guaido, seçilmiş bir lider değildir. Guaido, Meclis Başkanlığına gelmiş birisidir. Yani bunu ne yazık ki eyalet valisi gibi oraya atama gayretleri var. Şimdi seçilmiş bir lider olmadığın halde insan utanır. Sen bir seçimle Venezuela'nın başına gelmiyorsun ki. Şimdi seni oraya birileri atıyor. Senin demen lazım ki 'beni Venezuela halkı buraya seçmediği sürece ben burada böyle bir şeye talip olamam.'" değerlendirmesinde bulundu.
Maduro'nun yüzde 50'nin üzerinde bir oyla seçildiğini anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hani öyle anlatıyorlar ki sanki böyle her taraf açlık, sefalet, şu, bu filan. Ben daha kısa bir süre önce oradaydım. Böyle bir şey de yok. Ama öyle bir hava estiriliyor ki. Venezuela'nın altınına, elmaslarına, bilmem nelerine el koyma operasyonundan başka bir şey burada gözükmüyor. Afrika'da da aynı şeyler yapılmadı mı? Afrika'da da aynı şeyler yapıldı. Şu anda benim ülkeme Venezuela'dan kaçıp gelen herhangi bir kişi yok. Venezuela'da devlet sıfırlanmış değil ki aramızda ticari ilişkiler vesaire bunlar var. Bu tür ticari ilişkiler sebebiyle oradan herhangi bir yetkili gelir buradaki bizim yetkililerimizle muhataplarıyla da görüşmesini yapar, olay budur. Yoksa kaçmak diye bir şey söz konusu değil.
Guaido tabi Türkiye'yi tanımadığı için o Türkiye'yi bir kabile devleti zannediyor. Önce neyin ne olduğunu öğrenmesi lazım. Devlet adamı olmak öyle kolay bir iş değil ama herhalde bu süreçler onlara bazı şeyleri öğretir diye düşünüyorum. Ama şunu bilmemiz lazım; bizim darbelere karşı tavrımız açık ve nettir. Bunu biz 15 Temmuz'da ortaya koyduk ve o darbe olayında bize ilk olumlu mesajını veren, yaklaşan Maduro olmuştur. Dolayısıyla şu anda Maduro'ya karşı yapılan bu darbe girişimine de bizim uzak durmamız söz konusu değildir. Maduro halkıyla beraber yürüdüğü sürece bizim desteğimize de sahip olacaktır. Darbelere karşı olan bu tavrımızı bundan sonra da biz aynen sürdüreceğiz."
(Sürecek)
Kaynak:
Bu haber toplam 121 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.