Çok sayıda taş bebek toplayan Antalyalı koleksiyoncu "müze kafe" açmayı hedefliyor
Koleksiyoner Tülay Saydam Çalım:- "İnsanlar genelde gittikleri ülkelerde, şehirleri, kenti gezerler, ben antikacıları, eskicileri geziyorum. Topladığım taş ve porselen bebekler zamanla zengin bir koleksiyona dönüştü"- "Müze kafe gibi bir yer açmak istiyorum. Oraya gelenler de çayını yudumlarken bu güzelliği yaşasın istiyorum"
FATİH HEPOKUR - Antalya'da yaşayan Tülay Saydam Çalım'ın 5 yıldır yurt içinden ve farklı ülkelerden hobi amaçlı topladığı taş ve porselen bebekler zengin bir koleksiyona dönüştü.
Antika düşkünü aileden gelen Çalım, Türkiye'de farklı şehirlerin yanı sıra Asya ve Avrupa'da birçok ülke gezdi. Gittiği şehirlerdeki yöresel kıyafetli taş ve porselen bebeklere merak saran Çalım, bu bebekleri hobi amaçlı satın almaya başladı.
Beş yıldır taş ve porselen bebek toplayan Çalım, zengin bir koleksiyona sahip oldu.
Evini, ofisini ve yazlığını süsleyen taş ve porselen bebeklere adeta gözü gibi bakan Çalım, güne de koleksiyonundaki bebeklerin temizliği ile başlıyor.
Çalım'ın koleksiyonunda Asya, Avrupa ve Kızılderili kültürünü yansıtan, 60 yılı aşkın eski tarihli taş ve porselen bebekler de yer alıyor.
Bebekler, pürüzsüz porselen cildi, camdan renkli gözleri, gerçekçi saçları ile dikkati çekiyor.
Dönemin modasını da yansıtan yerel giysilerle bezeli bebekleri yaşadığı her noktada bulunduran Çalım, koleksiyonunu başka kişilerin de görmesi için "müze kafe" açmayı hedefliyor.
- Koleksiyonun en eskisi 1960 yılından
Tülay Saydam Çalım, AA muhabirine, antika ürünlere merakının ailesinden geldiğini söyledi.
Bebek oyuncaklara ilgisinin ise çok eski olduğunu dile getiren Çalım, "İnsanlar genelde gittikleri ülkelerde, şehirleri, kenti gezerler, ben antikacıları, eskicileri geziyorum. Topladığım taş ve porselen bebekler zamanla zengin bir koleksiyona dönüştü. Koleksiyona karar verdikten sonra son 5 senedir yoğun olarak bunları topluyorum." dedi.
"Ülke bebekleri" ismini verdiği koleksiyonunda, 1960'tan 1990'lı yıllara kadar yapılan binlerce taş ve porselen bebek olduğunu anlatan Çalım, "Dünyanın birçok yerinden taş bebek topluyorum. Asyalı ve Kızılderili bebekler daha çok hoşuma gidiyor. Boy boy farklı farklı en küçüğünden en büyüğüne kadar hepsini çok seviyorum. Maddi değerleri benim için hiç önemli değil, hiçbirini ayırt etmiyorum. Burada herhangi bir bebeği başka bir objeyle birleştirip bir hikaye yaratmayı da seviyorum." ifadelerini kullandı.
- "Bu bebekler bana pozitif enerji veriyor"
Koleksiyonuna her geçen gün yeni bebekler kazandırmaya devam ettiğini anlatan Çalım, şöyle konuştu:
"Bu bebeklerin bana pozitif enerji verdiğine inanıyorum. Müze kafe gibi bir yer açmak istiyorum. Oraya gelenler de çayını yudumlarken bu güzelliği yaşasın istiyorum. Şu an iş yerim, evim ve yazlığımda yaklaşık 7 bin taş bebeğim var. İş yerime gelen müşterilerim bebekleri görünce çok şaşırıyorlar, çok hoşlarına gidiyor. Artık bunların üretimleri yok. Sürekli meraklıları arasında el değiştiriyor. Yeni bir bebek eklemek için dünyanın dört bir yanında taş bebeklerin izini sürüyorum. Gerçekten zorlu bir süreç ama bir şekilde de olsa başardığımı düşünüyorum."
Anne Emine Saydam da ailece eski eşyaları çok sevdiklerini söyledi.
Bebekler konusunda kızına yardımcı olduğunu belirten Saydam, kendisinin daha çok antika mutfak eşyası, mobilya ve giysileri sevdiğini dile getirdi.
Kaynak:
Bu haber toplam 106 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.