Cinsel istismar suçlarına ilişkin tasarı
Tasarı, KEFEK'te tali olarak görüşülüyor-AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Reyhanlıoğlu'nun, "CHP ve HDP'liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar" sözleri tartışmaya neden oldu- Nursel Reyhanlıoğlu: - "Üvey babası tarafından cinsel istismara uğrayan bir
TBMM (AA) - Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda (KEFEK), AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nursel Reyhanlıoğlu'nun, "CHP ve HDP'liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar" sözleri tartışmaya neden oldu.
KEFEK, cinsel istismar suçlarına ilişkin düzenlemeleri içeren Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısını tali komisyon olarak görüşmek üzere, AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu başkanlığında toplandı.
Katırcıoğlu, toplantının başında, tasarıdaki düzenlemeler hakkında bilgi verdi.
Komisyonda hükümeti temsil eden Adalet Bakanı Yardımcısı Bilal Uçar, tasarının, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın başkanlığında, 7 ayrı bakanlıktan oluşan bir komisyonun çalışmaları sonrasında hazırlandığını söyledi.
Çocuklara karşı işlenen cinsel istismar suçlarında artırılan cezalar hakkında bilgi veren Uçar, hapis cezasının üst sınırının 20 yıldan 40 yıla çıkarıldığını anlattı.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, tasarıya ilişkin eleştirilerini aktardı.
"Tasarıda cezadan başka bir şey görmüyorum; bu popülizmdir. Önleyici ve koruyucu tedbirlerin alınması lazım. Kamuoyu baskısını önlemek için yasa çıkartılmaz." diyen Kerestecioğlu, bu suçu işleyenlerin kimyasal kastrasyona tabi tutulmasına ilişkin düzenlemeyi de eleştirdi.
Kerestecioğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Sanığa, kimyasal kastrasyon yapıldığında onun zihnini mi engelleyeceksiniz? Hayır. Onun bu suçu işlerken cop ya da başka bir şey kullanmasını nasıl engelleyeceksiniz? Tasarıdaki ağır ceza sistemi suçu önlemeyecektir, isterseniz idam getirin bu suçu önleyemezsiniz.
Bu kadar ağır cezalar, tecavüz edip öldürme suçlarını artırır. Ağır cezalar, özellikle aile içi cinsel suçlarda, suçu ihbar yerine alternatif çözüm arayışlarına götürür insanları. Bu da nedir? Sanık, tecavüz ettiği kişiyi öldürüp 'kişi intihar etti' diyebilecektir."
- "Cezayı artırmak çözüm değil"
CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, "İstismar suçları ya da cinsel suçlarda eğer tecavüz, gerçekleştiği anda delillendirilemiyorsa, delil sistemi beyanla sınırlı oluyor." dedi.
Hakimin bu suçlarda, çok yüksek bir ceza öngörülmesi durumunda, 30-40 yıl gibi ceza vermek yerine beraat kararı vermeye yöneldiğini veya indirimleri uyguladığını belirten Sarıhan, "Bu durumda siz 'cezaları artıralım' diye düşünürken, cezasızlık olgusu ile karşılaşıyoruz. Yani cezayı artırmak çözüm değil." değerlendirmesinde bulundu.
CHP'li Sarıhan, cezaları artırmak yerine önleyici tedbirlere yönelik öneriler getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Tasarıyla, cinsel suçları işleyenlerin kimyasal kastrasyona tabi tutulacak olmasını eleştiren Sarıhan, şöyle devam etti:
"Mesele, cinsel organın sönük durup durmamasında değil; mesele aklın, vicdanın ne kadar net olduğu konusundadır. Eğer siz bir insanın aklından saldırganlığı, çocuğun ve kadının bir meta olduğu, 'ben gücümle, iktidarımla onu her türlü kullanabilirim' düşüncesini atamazsanız, getirilecek hiçbir düzenleme kesinlikle köklü çözüm olmayacaktır."
Sarıhan, infaz yasasının amacının, kişiye o suçu bir daha işlememesi için hesaplaşma imkanı vermek olduğuna işaret etti. Sarıhan, "Cezaevinde olan kişilerin, hayata kendilerini yeniden katma konusunda umutlarının olması lazım. Cezası infaz edilen bir kişi, geleceğe ilişkin bir ışık görmüyorsa, katiyen kendini onarmaz. Çünkü, bir yandan hadım ediyoruz, bir yandan da ömür boyu hapis cezası veriyoruz." dedi.
Şenal Sarıhan, Çocuk Bakanlığı kurulması önerisinde bulunarak, şu görüşlere yer verdi:
"Çocuk haklarını artıralım, buna yönelelim. Bunları yapmalıyız, bunları yapamazsak; ne yaparsak yapalım bu konularda başarılı olamayız. Devletin görevi insanı, suçlu da olsa korumaktır. Buradan bakarak cezaları belirlersek daha sağlıklı olur."
Tasarıyla, yetişkin kişi ile çocuğa aynı cezanın verilecek olmasını da eleştiren Sarıhan, "Yetişkinle çocuğu aynı yere koyan bir ceza sistemi olabilir mi?" dedi.
- "Sanık da çocuk olursa..."
MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, hem sanık hem de mağdur çocuk olduğu zaman kişiye verilecek cezanın tasarıda yer almadığına dikkati çekti.
Böyle suçlarda, sosyal durum raporunun oluşturulması gerektiğini vurgulayan Depboylu, "Mağdur çocuk, uzman psikologlar tarafından zaten dinleniyor ama suçu işleyen çocuğun da dinlenmesi lazım. Böyle bir uzmanın ortaya koyacağı rapor, sadece hakimin vereceği karardan daha sağlıklı olacaktır. Cezasızlık durumu olmamalıdır. Çünkü, ceza verilmediği zaman mağdur ailesi ceza verme yolunu seçmektedir. Bazen polis gelmeden, kişi, vatandaşlar tarafından linçe tabi tutulabilmektedir." ifadesini kullandı.
MHP'li Depboylu, çocuk haklarıyla ilgili daimi komisyon kurulmasını önerdi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Fatma Benli, yasanın cinsel istismar suçlarına ilişkin kapsayıcı bir düzenleme olduğunu, bunun sadece cezalara indirgenerek eleştirilmemesi gerektiğini belirterek, "Daha somut önerilerde bulunursak, daha sağlıklı olur diye düşünüyorum." dedi.
- Tartışma yaşandı
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Reyhanlıoğlu'nun, CHP ve HDP milletvekillerine yönelik, "CHP ve HDP'liler, faile sahip çıkarak konuşuyorlar." sözleri, AK Parti ile muhalefet milletvekilleri arasında tartışmaya neden oldu.
CHP ve HDP'li milletvekillerinin bu söze itiraz ederek tepki göstermesi üzerine, Reyhanlıoğlu, cinsel istismar suçlularını kastederek "O zaman gidip kucaklayalım hepsini." dedi.
Reyhanlıoğlu, üvey babası tarafından cinsel istismara uğrayan bir çocuğu evlat edindiğini, bu nedenle muhalefet milletvekillerinin sözlerinden çok etkilendiğini belirtti.
Nursel Reyhanlıoğlu, itiraz eden muhalefet milletvekillerine, "Niye zorunuza gitti söylediklerim." dedi.
HDP milletvekilleri, Reyhanlıoğlu'nun, "Çocukları dağa çıkarırken, onların eline taş verirken..." sözlerine tepki gösterdi.
Mağdurun hiç konuşulmadığını, onun durumunun ele alınmadığını, hep sanıkla ilgili konuşulduğunu aktaran Reyhanlıoğlu, "Toplumda insanların ciğeri yanıyor. Cinsel suçlara karşı tedbirler almak ve ağır cezalar vermek durumundayız. Cinsel suçları işleyenlere kimyasal kastrasyon uygulanmalı. Vatandaşlar bizi arıyor, 'idam isteriz' diyorlar. Bana kalırsa, ben idam da derim." ifadesini kullandı.
Tasarının görüşmeleri komisyonda devam ediyor.
Kaynak:
Bu haber toplam 186 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.