CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu:

TBMM (AA) - CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, "Türkiye Varlık Fonu ile Türkiye'nin bütçesinin neredeyse yüzde 40'ı, TBMM'nin, milletin denetiminden kaçırılıyor." dedi.

Bekaroğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, gündemde çok fazla konunun olduğunu ancak kendisinin ekonomiyle ilgili konuşacağını belirterek, "Bir sürü konu varken 'ekonomiyle ilgili konuşmak ne kadar doğru' diye aklınızdan geçirebilirsiniz ama ben bu operasyonun (Fırat'ın doğusuna yönelik olası harekat) ekonomiyle de yakından ilgili olduğunu, sonuçları itibarıyla Türkiye ekonomisini ağır bir şekilde etkileyecek bir durumla, operasyonla, savaşla karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum." ifadesini kullandı.

Türkiye Varlık Fonu'nun (TVF) kuruluş aşamasında çok tartışmanın yapıldığını anımsatan Bekaroğlu, geçtiğimiz günlerde TVF'ye ilişkin iddialarını doğrulayacak önemli bir şey olduğunu söyledi.

TVF'nin İstanbul Finans Merkezi'ni satın aldığını dile getiren Bekaroğlu, "Ataşehir'de yıllardan beri bir finans merkezi inşa ediliyor. Binalar yıllardan beri yapılamıyordu. İflas tartışması vardı. TVF gitti bunları kurtardı. 1 milyar 670 milyon lira para vererek bir kısmını satın aldı. Sonra öğrendik ki aslında TVF tamamını almış." diye konuştu.

TVF'nin piyasaya uygun alt fonlar kurabildiğini ve daha önce bazı fonlar kurulduğunu hatırlatan Bekaroğlu, "KOBİ Finans Fonu'nun ismi İstanbul Finans Merkezi Alt Fonu olarak değiştiriliyor. Bu alt fona müthiş görevler veriliyor. Parayı bu alt fon bulacak. Buraya değişik şekillerde para buluyor ama bir şey daha yapıyor. TSK'ye ait olan vakıfların kurmuş olduğu şirketlerin parasına da el koyuyor." dedi.

TVF ile Türkiye'nin bütçesinin neredeyse yüzde 40'ının, TBMM'nin ve milletin denetiminden kaçırıldığını öne süren Bekaroğlu, "Bir süre önce kötü gün için Merkez Bankası'nda saklanan paraya el koymuşlardı, şimdi de TSK Vakfı'nın, iştiraklerinin, şirketlerinin parasına el koyuyorlar. Türkiye ekonomisinin geldiği yer budur. Bu durum, şu anda tartıştığımız savaş kadar önemli, vahim bir durumdur." değerlendirmesinde bulundu.