CHP Genel Başkanı Özel, "Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması" panelinde konuştu:
"Hesaplaşacaksan, korkun yoksa getir sandığı, milletten al cevabını. Millet ne diyorsa o olsun. 'Hodri meydan' diyorum. Madem öyle getir sandığı. Benim partim hazır, ben hazırım, Cumhuriyet Halk Partisi her şeyiyle seçime hazır. Adaylarımız hazır, adayımız hazır. Çıkarsın karşıma, alırsın cevabını"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Hesaplaşacaksan, korkun yoksa getir sandığı, milletten al cevabını. Millet ne diyorsa o olsun. 'Hodri meydan' diyorum. Madem öyle getir sandığı. Benim partim hazır, ben hazırım, Cumhuriyet Halk Partisi her şeyiyle seçime hazır. Adaylarımız hazır, adayımız hazır. Çıkarsın karşıma, alırsın cevabını." dedi.
Özel, Kadıköy Caddebostan Kültür Merkezi'nde Ülke Politikaları Vakfı tarafından düzenlenen "Modern Hukuk ve Yargının Siyasallaşması" panelinde konuştu.
Görevden alınan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat hakkında tutuklama kararı çıktığında bütün programlarını iptal ettiğini dile getiren Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile beraber sabahın ilk saatlerinde buluştuklarını ve Beşiktaş Belediyesi'ne gittiklerini söyledi.
Belediyede hızlı bir toplantı yaptıklarını anlatan Özel, şöyle konuştu:
"Sonra 'Belediyede çalışan arkadaşların bir elini sıkayım, geçmiş olsun.' diyeyim, bir hatırlarını sorayım istedim. 500'e yakın çalışanı dolaştım. Girdiğim odalarda, koridorlarda hepsi gözümün içine bakıyordu. Dedim ki; 'Başkanı cezaevine koydular. Başkan bize emanet, ailesi bize emanet ama Beşiktaş size emanet. Türkiye Cumhuriyeti devleti, kamu hizmetinde ikiye ayrılıyor. Bir tarafı merkezi idare, bir tarafı mahalli idare. Devletin buradaki yüzü, burada verilen hizmetin yüzü sizsiniz. Sizin yüzünüz asılırsa o zaman başarmış olacak. O zaman bizi kendisine benzetmiş olacak."
Özel, çalışanların moral bozukluğunun, CHP'nin Beşiktaşlılara verdiği hizmeti aksatacağını kaydederek, "Yüzünüz gülsün, başınız dik olsun. Dışarıdakiler, herkes, siyaset bize emanet ama Beşiktaş size emanet. Bu salona da şunu söylemek isterim. Son söyleyeceğimi ilk söyleyeyim. Bizim moralimizi bozarlarsa, suratımızı asarlarsa, sabah yataktan kalkarken dünkünden daha umutsuz kalkarsak o zaman o kazanır. O yüzden dimdik ayaktayız, yılmıyoruz, korkmuyoruz, sinmiyoruz." ifadelerini kullandı.
Özel'in konuşması sırasında bazı katılımcılar, "Kısırlaştır, aşıla, yerinde yaşat" sloganları atarak sokak hayvanları için destek eylemi yaptı.
Bunun üzerine Özel, "Hayvanlar için adalet istiyorlar ve bu konuda en güçlü olan belediyemizde hep birlikte alkışlayarak bir destek verelim. Ekrem Başkan'ı alkışlıyoruz, 'Sahiplen İstanbul' projesini alkışlıyoruz. Teşekkür ediyoruz. Sahiplen İstanbul'u, Kadıköy'ün hayvanlara yönelik yaptığı bütün çalışmaları tüm belediyelerimize de örnek gösteriyoruz. Bu güçlü hatırlatma için arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın'a adli kontrol kapsamında, üç gün imza kontrolü ve yurt dışına çıkış yasağı verildiğini belirten Özel, "Gençlik örgütlerinde sosyalist enternasyonalin, partimizin temsilcisine, 'Yurt dışına çıkmayacaksın.' 81 il gezmesi gerekene, 'İki günde bir İstanbul'da olup imza atacaksın.' diyor." değerlendirmesinde bulundu.
Özel, "Hesaplaşacaksan, korkun yoksa getir sandığı, milletten al cevabını. Millet ne diyorsa o olsun. 'Hodri meydan' diyorum. Madem öyle getir sandığı. Benim partim hazır, ben hazırım, Cumhuriyet Halk Partisi her şeyiyle seçime hazır. Adaylarımız hazır, adayımız hazır. Çıkarsın karşıma, alırsın cevabını." ifadelerini kullandı.
- "Adalet mümkün temelidir"
İBB Başkanı İmamoğlu ise "Adalet mümkün temelidir." sözünün, devletin birliğinin ve düzeninin, adaletin harcı demek olduğunu söyledi.
Adaletin olmadığı yerde devletin de birliğin de düzenin de kalmayacağını aktaran İmamoğlu, "Biliyorsunuz Hazreti Ali'ye, 'Devletin dini olur mu?' diye sormuşlar. O da, 'Devletin dini adalettir. Adaleti olmayan devlet, dinsizdir.' demiştir. Bu kadar net. Gerçekten bir ülkede adalet yıkılırsa, herkes altında kalır, kimse 'kurtuldum' diyemez." şeklinde konuştu.
Mücadelelerinin, millet ve milletin mücadelesi olduğunu dile getiren İmamoğlu, "Tek bir kişinin uğradığı adaletsizliğin bile bütün topluma yönelik bir tehdit olduğunu bilerek, hissederek yaşayan bir millet olmaya mecburuz. Birliğimiz ve kardeşliğimizin en sağlam temeli, herkes için eşit ve tarafsız işleyen bir hukuk düzenidir. Böyle bir düzeni en baştan, en sağlam şekliyle inşa etmeye mecburuz. Bütün bunları ve çok daha fazlasını başarmaya mecburuz." ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın'ın ifadeye çağrılmasına ilişkin, şunları söyledi:
"Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın'ı ifade için çağırıyorsun sözüm ona. 7-8 tane polisle evine yine baskın yapıyorsun. Neymiş? Bizim gözümüzü korkutmakmış. Amacın senin, milletin gözünü korkutmak. Bak Başsavcı sana söylüyorum; Biz var ya, senin evlatlarını bile, -sana hiçbir faydamız olmaz, senin zihnin çürümüş de- senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için, seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Bunu unutma. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın. Senin evlatlarını sabahın köründe evinden kimse almasın. Senin tıynetini, senin aklını, senin zihninin içinden geçen yol ve yöntemleri, bu memleketin her ortamından söküp atacağız ki senin dahi, senin bile yuvana, ailenin o çocuklarına, geleceğine huzuru temin edelim. Bizim derdimiz bu. Kötü niyetli insanlardan bu memleketi temizlemek zorundayız sevgili dostlarım. Başka yolu yok bu işin. Buna mecburuz. Buna mecburuz ve hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki başaracağız kardeşim. Net olarak başaracağız."
- "Bizim adayı belirleme irademiz kesindir"
Panelin ardından Özgür Özel, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Paneldeki konuşmasında "Seçime hazırız, adayımız hazır." ifadelerinde, ismini açıklamadığı adayın kim olduğu sorulan Özel, "Bizim adayı belirleme irademiz kesindir. Bu süreci başlatacağız. Ama aday bir kişinin, bir kurumun ağzından çıkacak, öyle karar verilecek değil. Ben koltuğa oturduğum ilk gün -oturduğumuz koltuk Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı koltuğudur- orada da söylemiştim, burada da söyleyelim. En adil, en açık, en şeffaf ve en katılımcı şekilde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu, Avrupa ülkesine, dünya ülkesine uygun, 2025 yılı demokrasisine uygun bir şekilde bir adayı o yöntemle belirleyeceğiz." yanıtını verdi.
CHP Parti Meclisi toplantısında "Ekrem İmamoğlu'nun adaylığı konuşuldu" yönünde kulis bilgileri olduğu sorulan Özel, "Kulis bilgilerini doğrulatma mercii Genel Başkan olmaz. O yüzden Ekrem İmamoğlu'nun adı her toplantıda her yönüyle geçiyor. Bu kadar ağır bir saldırı varken isminin geçmesi kadar da normal bir şey yok. Biraz önce verdiğim cevapta olduğu gibi tüm yönleriyle ve çok güçlü bir sürecin içindeyiz. Bunu hep birlikte yaşayacağız, göreceğiz. Kötülük ne kadar yüksek ve büyükse cesaretimiz ve kararlılığımız da o kadar yüksek." ifadelerini kullandı.
Özel, Ekrem İmamoğlu'nun panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesi hakkında kullandığı sözlerden dolayı soruşturma açılmasına ilişkin ise şunları söyledi:
"Özel yetkili savcılar olur ya, özel yetkili mahkemeler… Özel görevli, İstanbul'u karıştırmaktan, Ekrem İmamoğlu'yla uğraşmaktan özel sorumlu, yetkili bir başsavcıyla muhatabız. Yoksa İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının bu kadar işi olması gerekirken, işi gücü bırakıp, canlı yayında bizi izleyip, dünya rekoru denercesine soruşturan falan… Kendi kendine... Gerçekten şizofrenik bir halle karşı karşıyayız. Şizofrenik davranışlar bunlar. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, 'İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı tehdit edildi.' soruşturma başlatıyor. Bırak onu da bir başkası başlatacaksa başlatsın."
Ekrem İmamoğlu da kendisiyle ilgili başlatılan soruşturmaya ilişkin soruya, şu yanıtı verdi:
"'Biz öyle bir mücadele veriyoruz ki 'Sizin evlatlarınızı da bu tür muamelelerden kurtaracağız.' sözünü meydanlarda, yaptığım basın açıklamalarında görebilirsiniz. Aynı benzerini burada, bu kararın altına imza atan Başsavcıya ifade ederek, 'Senin evlatlarını bu tür muamelelerden kurtarmak için bu mücadeleyi veriyoruz.' diyorum. Bunu o kadar net ifade ediyorum ki ama bunu bile 'siyasi müsteşarlığının' bir parçası olarak ve ne yazık ki her yol mubahtır anlayışıyla, bu işi bile kendini ispat etme ve emre tabi olduğunu ifade etme biçimi içerisinde kullanarak, ailesini bile bu meseleye alet etme paylaşımıdır."
Kaynak:
Bu haber toplam 43 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.