Çerkezler köy konağında sergiledikleri eski eşyalarla ata mirasını yaşatıyor
Bozüyük ilçesine Kafkasya'dan 144 yıl önce göç ederek Poyra köyünü kuran aileler ve sonraki nesillerin kullandığı tarım aletleri ile teknolojiye yenik düşen 300'e yakın eşya, konakta oluşturulan alanda sergileniyor- Köy muhtarı Muharrem Poyraz:- "Gençlerimiz çoğu eşyanın nerelerde kullanıldığını bilmiyor, anlatmaya çalışıyoruz. Mesela ninelerimiz onlarla iplik çevirip çorap örerdi, eldiven yapardı"
MUHSİN ARSLAN - Osmanlı Devleti'nin son döneminde Bilecik'in Bozüyük ilçesine göç ederek Poyra köyünü kuran Çerkez aileler ile sonraki nesillerin kullandığı eşyalar, ata mirasının gelecek nesillere aktarılması amacıyla köy konağında sergileniyor.
Muhtar Muharrem Poyraz ile önceki dönem Bozüyük Kuzey Kafkasya Kültür Derneği Başkanı Fehmi Nilüfer'in ev ev gezerek topladığı kaybolmaya yüz tutmuş tarım aletleri ve teknolojiye yenik düşen eşyalar için "kültür evi" olarak kullanılan binada sergi alanı oluşturuldu.
Çıkrık, ibrik, gaz lambası, ütü, sandık, yayık ve yumurta sepeti, kara saban, pulluk ile orak gibi 300'e yakın eşyayı bağışçılardan toplayan Poyraz ile Nilüfer, konağı gezen gençlere geçmişlerini unutmamalarını öğütlüyor.
Poyraz, AA muhabirine, atalarının 1880 yılında Kafkasya'dan, Bulgaristan üzerinden Bozüyük'e göç edip Poyra köyünü kurduğunu söyledi.
Yerleşim bölgesinin Bursa-Eskişehir kara yolunun kenarında yer aldığını dile getiren Poyraz, geçimlerini tarım ve hayvancılıktan sağladıkları köyde, kara yoluna yakınlığın da etkisiyle eskiden yaklaşık 400 hanenin yaşadığını anlattı.
Poyraz, "Yıllar geçtikçe köyümüz kentlere göç verdi. Şu an çoğu emekli 150 kişinin yaşadığı köyümüz, Bozüyük Organize Sanayi Bölgesi civarında yer alıyor. Mera alanlarımız açıldı. Verdiğimiz göçü geri toplamaya çalışıyoruz." dedi.
Kültür evinde çoğu Osmanlı döneminden kalan eşyaları sergilediklerini, geçmişle gelecek arasında köprü olmaya çalıştıklarını vurgulayan Poyraz, şöyle konuştu:
"Arkadaşımız Fehmi Nilüfer, köyde geçmişte kullanılan tarım aletleri ve ev eşyalarını toplamaya başladı. Biz de ev ev dolaşarak antika eşyaları toplaması için destek verdik. Ninelerimizin, dedelerimizin kullandığı, şimdiki gençlerin bilmediği, 'Bu da varmış.' diyerek şaşırıp kaldıkları eşyaları atmayarak, oluşturduğumuz kültür evinde bir araya getirdik. Hem eskilere değer vererek yaşatmak hem de köyümüzde değişiklik olsun, köyümüze gelenlere göstermek istedik."
Kültür evini genişleteceklerini dile getiren Poyraz, "Gençlerimiz çoğu eşyanın nerelerde kullanıldığını bilmiyor, anlatmaya çalışıyoruz. Mesela ninelerimiz onlarla iplik çevirip çorap örerlerdi, eldiven yaparlardı. Eskiden insanlar yokluğu paylaşıyordu. Günümüzde insanlar varlığı paylaşamıyor." ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Bu haber toplam 121 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.