Bolu'da FETÖ/PDY davaları

BOLU (AA) - Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyeliği iddiası ile açılan 2 davada, üniversite öğrencisiyle yurt görevlisi hakim karşısına çıktı.

Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya SEGBİS aracılığı ile katılan tutuksuz sanık S.R, kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından savunmasını yaptı.

Savunmasında, itirafçı olarak devletine ve milletine yardımcı olmak için bildiği her şeyi paylaştığını dile getiren S.R. "Yapı içinde kendi irademiz tamamen yok edilip, örgütün genel iradesini ikame etmek durumunda bırakılıyorduk. Eğer örgüt yok ise benliğimiz ve mevcudiyetimizin de olmadığını düşünmemiz sağlanıyordu. Bu yüzden kendini boşlukta hissedenler örgüte dört elle sarıldı." dedi.

Üniversite öğrencisi iken örgüte müzahir yurtlarda kaldığını daha sonra da bu yurtlarda çalışmaya başladığını belirten S.R. yurtlarda kaldığı dönemde tamamen dini duygularla hareket ettiğini savundu.

Zor şartlar altında üniversitede okuduğunu aktaran S.R. "Ben Anadolu’dan çıkan çiftçi bir ailenin çocuğu olarak üniversiteyi kazandım. Yurt bulamadığım için buralarda kaldım. Tamamen dini faaliyet icra ediyorum düşüncesiyle suçlama olarak isnat edilen fiilleri gerçekleştirdim. Ülkeme ve milletime ihanet veya silahlı terör örgütü amacı doğrultusunda örgütsel faaliyetler yapma niyet ve iradesi taşımadım. Ülkeme ve milletime hizmet etmek istiyorum. Teşebbüsten sonra yaşadığım her şeyi tüm içtenliğimle anlattım. Aktif pişmanlığımın, örgüt tarafından kandırılmış olmamın ve şu anki düşüncelerimin dikkate alınmasını talep ediyorum." ifadesini kullandı.

S.R, örgütün gizli haberleşme uygulaması ByLock'un telefonuna yurtlardan sorumlu Zeynep isimli şahıs tarafından, yüz yüze görüşme imkanını bulamadıkları zaman yurtların problemlerini çözmek için yüklendiğini söyledi.

Savunmasında örgüt içindeki şahıslar arasında gerçekleştirilen ve "katalog evliliği" olarak adlandırılan evlilikler hakkında da açıklamalarda bulunan S.R, "İllerde 'Genel Mezuncu' olarak görev yapan şahıslar bulunmaktaydı. Bunların görevi 4. sınıftan itibaren yapıdaki kız ve erkekleri sosyal durumuna göre birbirlerine uygun görüp evliliklerini sağlamaktı. Bolu’da bu işi şu an hakkında dava açılan ancak firari olduğunu bildiğim Naciye Yurul'un yaptığını biliyorum. Beni de çağırarak bu yönde teklifi olmuştu ve uygun gördüğü biriyle de bu yönde görüşme yaptım. Fakat doğru bulmadığımı ve uygun görmediğimi belirttim." diye konuştu.

Mahkeme heyeti tanıkların dinlenilmesi ve dijital materyallerin çözümlenmesi için duruşmayı 31 Mayıs tarihine erteledi.

- İkinci duruşma

Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir başka davada ise tutuksuz sanık üniversite öğrencisi U.K'nin yargılanmasına başlandı.

Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından U.K. savunmasını yapmaya başladı.

Savunmasında ilk ve orta öğrenimlerini devlet okullarında tamamladığını anlatan U.K, üniversiteye hazırlandığı dönemde örgüte ait bir dershaneye gittiğini belirterek, "Burada Tarık diye bir öğretmen beni üniversitede örgütün evlerine yönlendirdi. Bolu’ya geldiğimde ilk yıl Kültür Mahallesindeki bir evde Onur, Enes ve ismini hatırlayamadığım bir şahısla kaldım. İkinci yılda Gölyüzü Mahallesindeki bir evde başka bir davada tutuklu yargılanan Emin Sinoplu isimli şahısla birlikte Sefa ve Seyfullah isimli bir şahısla kaldım. Üçüncü ve dördüncü sınıflarda ise sürekli ev değiştirdi. Cemaatin bazı taleplerini yerine getirdiğim için sürekli evim değişiyordu." dedi.

Kesinlikle örgüt adına bir faaliyete girmediğini yalnızca konaklama ihtiyacını gidermek amacıyla bu yapıya ait evlerde kaldığını savunan U.K. bu evlerde kaldığı süre içinde kimlerle irtibatlı olduğuna dair daha önce ifade verdiğini söyledi.

U.K. hakkındaki ByLock iddialarını da kabul etmediğini belirterek, "ByLock kullandığım iddia edilen hattan kendi kullandığım hat defalarca aramış. Ben neden kendi kendimi arayayım. Ayrıca ailemle de sadece 2-3 görüşme görülüyor. Ben ailemi sürekli arayan birisiyim. Bu hattın benim kimlik bilgilerimin çalınarak çıkartıldığını düşünüyorum." diye konuştu.

Mahkeme başkanının kimlik bilgilerinin nasıl çalınmış olabileceği yönündeki soruya ise U.K. "Benden hat çıkarmam istenmişti ama ben hat çıkarıp vermedim. Bize Bolu'da bulunan bir dernekten burs ayarlanmıştı. Bunun için her sene kimlik fotokopimiz istenirdi. Yine bu sebeple Bank Asya’dan hesap açtırılmıştı. Hattın bu kimlik fotokopilerini kullanarak çıkarılmış olabileceğini düşünüyorum. Ben ByLock kullanmadım. Kullanan kişi benim adıma hat çıkartmıştır." cevabını verdi.

Duruşma, dijital materyallerin çözümünün beklenmesi için 31 Mayıs tarihine ertelendi.