BBP Genel Başkanı Destici, Kastamonu'da konuştu:
"Bir kurşunu sıkan, bombayı patlatan teröristler, ikincisi küçük yaşta çocuklarımızı öldüren, tecavüz eden, onları katleden sapık caniler için idam cezasının mutlaka geri gelmesi lazım"
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Bir kurşunu sıkan, bombayı patlatan teröristler, ikincisi küçük yaşta çocuklarımızı öldüren, tecavüz eden, onları katleden sapık caniler için idam cezasının mutlaka geri gelmesi lazım." dedi.
Destici, Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfının Kastamonu'da düzenlediği Gençlik Kampı'nı ziyaretinde yaptığı konuşmada, Alperen olmanın öneminden bahsetti.
İsrail'in yaptığı katliama işaret eden Destici, "Milyarlarca Müslüman'ın olduğu bir coğrafyada 10 milyon nüfuslu bir ülke her gün yüzlerce, bazen binlerce masum Müslüman'ı öldürüyor. 50 binin üzerinde masum insan öldü. Bunların 30 bininden fazlası çocuk ve kadın. Uluslararası kuruluşların bir yaptırımı oldu mu? Olmadı. Allah'tan açılmış bir soykırım davası var. Afrika Cumhuriyeti'nin yaptığı başvuruya Türkiye de dahil oldu. İnşallah gün gelecek o mahkemede yargılanacaklar ve soykırım suçu işledikleri hukukça da ortaya konacak. Hepsinin bugün yaptıkları zulümlerin bedelini ödediklerini Cenabıhak bize gösterecek." diye konuştu.
"Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar diyen" Destici, şöyle devam etti:
"Hamas'ın liderlerinin lüks hayat yaşadıklarını, milyarlarca dolar mal varlıklarının olduğunu ifade ediyorlardı. Ama son hadisede Yahya Sinvar'ın şahadet fotoğrafı durumun hiç de onların anlattığı gibi olmadığını ortaya koydu. Yine, 'kalabalıklar arasında saklanıp o insanları kendilerine kalkan yapıyorlar' diyorlardı, öyle de olmadı. Tek başına son nefesini verene kadar, halkı için, toprağı için, inancı için mücadele etti ve şehit oldu. Onun için bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. Biz asla birbirimize düşmemeliyiz. Çünkü bizi bölemezlerse, parçalayamazlarsa, Türk, Kürt, Arap, Şii, Sünni, Alevi diye ayıramazlarsa bizi ayıramayacaklarını biliyorlar. Biz onlara inat, Kürt'ü, Türkmen'i, Arap'ı, Çerkez'i, Boşnak'ı ile Doğu Türkistan, Özbekistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Kırım, Balkanlar ile Kafkasya ile biz Türk milletiyiz."
"Kanımız aksa da zafer İslam'ındır" sözünün Türk milliyetçileri ve ülkücülerin sözü olduğunu dile getiren Destici, "Bugün sözde milliyetçilik iddiasında olan bazıları ne diyor? 'Bizim İslam ile Arap ile işimiz olmaz. Onların meselesi.' Sen Arap'a saldırıldığında 'Arap'ın meselesi', Müslüman'a saldırıldığında, Boşnak'a saldırıldığında, Doğu Türkistan'ın meselesine, Ermenistan Azerbaycan'a saldırdığında, Türkmeneli'nde Türkler büyük bir asimilasyona, dönem dönem büyük bir katliama maruz kalırken 'Biz sınırlarımızın dışına karışmıyoruz' dersen o zaman bir gün senin kapını da çalarlar. Kapımızın emperyalistler, Siyonistler tarafından çalınmasını istemiyorsak, bütün mazlumların yanında duracağız, Filistin'in, Gazze kahramanlarının, Beyrut'un, Türkmeneli'nin, Doğu Türkistan'ın, Azerbaycan'ın, Kırım'ın, Balkanlar'daki Türk ve Müslüman varlığının yanında duracağız." ifadelerini kullandı.
"Yenidoğan Çetesi"nin yaptıkları ile ilgili konuşan Destici, şunları kaydetti:
"Yenidoğan Çetesi içerisinde bir kişi 10 yıl terör örgütüne üye olmak suçundan ceza alıyor, basına yansıdığı kadarıyla Ahmet Necdet Sezer cumhurbaşkanlığı döneminde affediliyor, yüzlerce PKK'lı, aşırı sol örgütlerin tahliye edilmesi gibi tahliye ediliyor. Hadi tahliye edildi, nasıl doktorluk yapılmasına müsaade edildi. Ve adam çete kurup kazanç sağlamak için yeni doğan çocukları öldürüyor. Bunlar bırakın Türk, Müslüman, Arap, Kürt, insan olabilir mi? El kadar bebekleri sırf para kazanmak için öldürüyorlar. Adam, 'Türk olsun' diyor. Şu alçaklığa, namussuzluğa bakar mısınız? Allah'tan cesur bir vatandaşımız bunu CİMER'e şikayet ediyor. Şimdiki Bakanımızın, il müdürlüğü döneminde hemen işlem başlatılıyor ve bunlar yargıya intikal ettiriliyor. Allah razı olsun, cesur bir savcımız tüm tehditlere boyun eğmeden cesurca bunların yargılamasını yapıyor. İşte böyle savcılar, vatandaşlarımız ve yöneticililerimiz oldukça, bu insanlar belli dönemlerde kötülük yapabiliyorlar ve nihayetinde açığa çıkıyor ve hak ettikleri cezayla karşılaşıyorlar. Bunu söylerken de kendim bile tatmin olmuyorum. İşte 10 yıl ceza almış, geri gelip doktorluk yapmış ve onlarca bebeğin katili. 10 tane bebeği öldüren adamın hak ettiği ceza ne? Bunun karşılığı idamdan başka bir şey olur mu?"
Türkiye'de ceza sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini anlatan Destici, "İki cezanın mutlaka Türk Adalet Sistemi içerisinde yer alması gerekiyor. Bunlardan birincisi tahliyesiz müebbet cezası. Müebbet cezası alanlar 20-25 yıl yatıp çıkıyor. Şimdi terörist başı için '25 yıl yattı, çıksın' diyorlar. Onun için tahliyesiz müebbet mutlaka gelmeli. Bir kurşunu sıkan, bombayı patlatan teröristler, ikincisi küçük yaşta çocuklarımızı öldüren, tecavüz eden, onları katleden sapık caniler için idam cezasının mutlaka geri gelmesi lazım. İnşallah bunları yapmak bize nasip olur. Devletimiz güçlüdür, milletimiz güçlüdür, inşallah bunları da hep birlikte yapacağız, hep birlikte göreceğiz." diye konuştu.
Kaynak:
Bu haber toplam 76 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.