Bal arıları Munzur Dağları'nda 114 bitki türünden nektar alıyor
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Botanik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Kandemir:- "En çok tozlaşmaya katkıda bulunan türün bal arısı olduğunu gördük. Bunun hemen ardından sinek türlerinin, tozlaşmada rol oynayan önemli böcek grupları arasında yer aldığını keşfettik"- "Bal arılarının özellikle mavi, mor ve pembe çiçeklere daha fazla yoğunlaştığını gördük"
KEMAL ÖZDEMİR - Erzincan'da Munzur Dağları'ndaki bitkilerle tozlaştırıcı böcekler arasındaki ilişkiyi araştıran Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinden (EBYÜ) bir grup akademisyen, bal arılarının bölgedeki 114 bitki türünden nektar aldığını belirledi.
EBYÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Kandemir ve ekibi, Munzur Dağları'nda "tozlaştırıcı böcekler ve bitkiler arasındaki ilişkiyi" tespit etmek için Türkiye Bilimsel ve Teknoloji Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) desteğiyle 2021'de çalışma başlattı.
Bu kapsamda 11 kişiden oluşan akademik ekip, Munzur Dağları'nın uzantısı olan Ergan Dağı'ndaki 4 farklı yükseklik seviyesinde kurulan istasyonlarda ve 35 alanda saha araştırması yaptı.
Gazi Üniversitesi ile Nezahat Gökyiğit Bahçesi'nden de birer araştırmacının destek verdiği ekip, 11 bin 268 böcek ile 36 bitki grubunun 343 alt türünden, yaklaşık 3 yıl boyunca alınan binlerce veriyi kaydetti.
Daha sonra veriler, tozlaştırıcı böceklerin hangi bitkiyi neden seçtiği yapay zekayla analiz edilip, TÜBİTAK'a sunuldu.
- "11 bin 268 kayıt elde ettik ve bu muazzam bir veri"
Prof. Dr. Ali Kandemir, AA muhabirine, TÜBİTAK tarafından desteklenen çalışmanın 3 yılda tamamlandığını söyledi.
Dünyada bu tür çalışmaların çok önemli görüldüğünü ifade eden Kandemir, "Çalışma, dünyada yüksekliğe bağlı bitki, böcek ilişkisinin irdelendiği 2. araştırma niteliğindedir. Bu konuyla ilgili ilk araştırma 2018'de Fransız Alpleri'nde yapılmış ve tamamlanmış." bilgisini verdi.
Ergan Dağı'nda verileri topladıkları alanlarda 343 farklı bitki türü üzerinde gözlem yaptıklarını dile getiren Kandemir, "Doğrudan gözlem ve böcek yakalama için kullandığımız tuzaklarla birlikte yaklaşık 11 bin 268 kayıt elde ettik ve bu muazzam bir veri." dedi.
Kandemir, yaptıkları çalışmalar sonunda en çok kayıt altına aldıkları böcek grubunun arılar olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Arılar tabii binlerce türden oluşabiliyor. Bu arılardan da alanda en çok tozlaşmaya katkıda bulunan türün bal arısı olduğunu gördük. Bunun hemen ardından sinek türlerinin, tozlaşmada rol oynayan önemli böcek grupları arasında yer aldığını keşfettik. Bu çalışmada yine arı verimliliğinin 2 bin metrenin üzerine çıkıldığında azalmaya başladığını, bitkileri tozlaştırmak için bunların yerini sineklerin aldığını fark ettik. Yaptığımız çalışmalarda bal arılarının bölgede bulunan 114 tür bitkiden nektar aldığını tespit ettik. Ayrıca bal arılarının özellikle mavi, mor ve pembe çiçeklere daha fazla yoğunlaştığını gördük."
- "Verileri yapay zekayla analiz ettik"
Kandemir, "4 bin 383 satır ile 36 sütundan oluşan binlerce veriyi yapay zekanın bir alt kümesi olan makine öğrenmesiyle analiz ettik. Hangi böcek grubunun hangi bitkiyi niçin tercih ettiğini analiz ettik." ifadelerini kullandı.
Ergan Dağı'nda bal arılarının sıklıkla ziyaret ettiği bitki türlerini belirlediklerini bildiren Kandemir, çalışmanın aynı zamanda balcılık faaliyetlerinin planlanmasında, bölgede ilgili floranın bulunup bulunmadığının dikkate alınması açısından önemli rehber olacağını söyledi.
Bazı bitki türlerinin tozlaştırıcı böceklerinin tek olduğunu fark ettiklerini anlatan Kandemir, şunları kaydetti:
"Sadece balcılık faaliyetleri için değil, tarımsal üretime katkıda bulunmaları bağlamında da tozlaştırıcı böceklere dikkat edilmesi gerekiyor. Ortamda doğal bitki örtüsü kaldırıldığında, başta arılar olmak üzere birçok tozlaştırıcı böcek çeşitliliği beraberinde azalıyor. Bu bakımdan da tarımın yoğun yapıldığı yerlerde parsel parsel, bölüm bölüm doğal bitki örtüsünün bırakılması gerektiğini düşünüyorum. Küçükbaş hayvancılık, otlatılması planlanırken, merada bulunan hayvanların tüm alanlarda otlatılmasının uygun olmadığını söyleyebiliriz. Çünkü bunlar başta yerleşim birimlerindeki tarımsal bitkiler olmak üzere çevredeki doğal bitkilerin tozlaşmasında rol oynayan böcek çeşitliliğini azaltıcı bir unsur olarak görev yapıyor. Hayvanların sıralı ve düzenli şekilde otlatılması nedeniyle doğal bitki örtüsünün çiçek açmasına fırsat verilmiyor."
Kaynak:
Bu haber toplam 96 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.