Bakan Varank KAYSO İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu:

ANKARA (AA) - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, ülkelerin peşinden koştuğu yoğun bakım solunum cihazının rekor sürede üretildiğini belirterek, "Bugün itibarıyla binin üzerinde yoğun bakım solunum cihazımızın ihracatını gerçekleştirmiş durumdayız." dedi.

Varank, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı.

Bakan Varank, buradaki konuşmasında, 60 sene önce bugün ülkede demokrasi tarihinin kara dönemlerinden birinin yaşandığını ifade ederek, Merhum Başbakan Adnan Menderes ile Bakanlar Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'a Allah'tan rahmet diledi.

Türk milletinin 15 Temmuz'da bir daha bu ülkede hiçbir seçilmişin Menderes'in akıbetini yaşamayacağını canını ortaya koyarak gösterdiğine dikkati çeken Varank, "Türkiye'nin kaderinin darbeler, vesayet unsurları, sandık dışı girişimler olmadığı tescillendi. Ülkemizin demokrasi ve özgürlük kazanımları bir parmak şıklatmayla değil, Cumhurbaşkanımızın 18 yıllık büyük mücadelesiyle elde edildi." diye konuştu.

Varank, dünyanın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile savaştığını anımsatarak, bu dönemde üretici ve tüketicilerin davranışlarının değişmeye başladığını söyledi.

Salgının yayılmasını engellemek için kimi ülkelerde fabrikaların kapatıldığını dile getiren Varank, şunları kaydetti:

"Ülkeler içine kapanırken, uluslararası ticaret, sermaye ve turizm akımları daraldı. Gelişmiş ya da gelişmekte olan ülke ayrımı da ortadan kalktı. Ekonomik ve teknolojik gücüyle övünen ülkeler, salgınla mücadelede geç kaldı. Koordine olamadılar, salgının yayılma hızını düşüremediler. En temel sağlık ekipmanlarının üretiminde bile ciddi krizler yaşadılar."

Varank, Türkiye'nin bu dönemde gösterdiği performansıyla, başarı hikayesi yazdığını belirterek, bu alanda koordineli hareket ederek bir çok çalışmayı hayata geçirdiklerini anlattı.

Salgın döneminde önceliklerinin istihdama sahip çıkmak olduğunu ifade eden Varank, "Kısa çalışma ödeneği ve nakdi destek imkanlarını en iyi şekilde kullandık. Nüfusun en kırılgan kesimlerini de unutmadık. 3 ayrı fazda uyguladığımız sosyal destek programıyla, 5,5 milyon haneye dokunduk. Bu dönemde Türk sanayisi ve 18 yılda sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ekosistemi yüz akımız oldu." dedi.

Varank, değişikliklere hızla uyum sağlandığını dile getirerek, bu sayede hiçbir konuda arz sıkıntısı çekilmediğini bildirdi.

Ülkelerin peşinden koştuğu yoğun bakım solunum cihazının rekor sürede üretildiğini anımsatan Varank, "Bugün itibarıyla 1000'inin üzerinde yoğun bakım solunum cihazımızın ihracatını gerçekleştirmiş durumdayız. TÜBİTAK öncülüğünde, aşı ve ilaç geliştirme alanında öncü çalışmalara imza atıyoruz. Tanı kiti ve tanı sistemlerinde ülkemizin adını dünyaya duyuracak yenilikçi projeler hızla devam ediyor." ifadesini kullandı.

Varank, bu dönemin dört bir taraftan mücadele edilerek geçirildiğine işaret ederek, hükümetin, bu süreçteki en büyük başarısının toplumsal seferberlik ruhunu 7'den 77'ye tüm kesimlere yaymak olduğunu vurguladı.

- Normalleşme adımları

Bakan Varank, salgının seyrinin değiştiği bir döneme girildiğine ve normalleşme adımlarının atıldığına işaret ederek, salgın öncesinden farklı bir yaşam tarzının sürdürülmesi ve rehavete kapılınmaması gerektiğini söyledi.

Salgın sonrası dönemin sunduğu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek istediklerini bildiren Varank, rekabet gücünü ve üretken yatırımları artıracak politikalara odaklanacaklarını kaydetti.

Varank, ekonominin toparlanmaya başladığına dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:

"Mayıs başından itibaren reel sektörden normalleşme adına pozitif sinyaller alıyoruz. Tüketici ve reel sektör güven endeksleri yukarı yönlü hareket ediyor. Hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektöründe de güven göstergeleri yükseliyor. Sanayiciler yatırımdan, ihracattan ve ülkemizin önündeki fırsatlardan sıklıkla söz etmeye başladılar. Türkiye, atacağı adımlarla yeni normalin kurallarını belirleyen ülkelerden biri olabilir."

- Güven vurgusu

Gelecek dönemde her türlü ekonomik faaliyetin merkezinde "güven" kavramının yer alacağının altını çizen Varank, güvenli üretim, ticaret, turizm gibi alanlara odaklananların yeni dönemin de kazananları olacaklarını dile getirdi.

Varank, bu kapsamda Bakanlık olarak attıkları kritik adımlara da değinerek, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ile normalleşme sürecinde sanayi tesislerinde alınması gereken önlemlere yönelik kılavuz hazırladıklarını hatırlattı.

Kılavuzda tavsiye edilen ve firmalar için büyük maliyetler yaratmayan basit ama etkili tedbirleri yerine getiren firmalara, "COVID-19 Güvenli Üretim Kalite Belgesi" vereceklerini ifade eden Varank, "Kayseri'deki fabrikaların bu belgeye sahip olması çok önemli. Bu sayede, pandemiye karşı dayanıklılığınız artacak, iç ve dış pazarlara mal satarken rakiplerinize karşı üstünlük sağlayacaksınız." dedi.

Varank, Kovid-19 sonrası dönemde de Kayserili sanayicilere büyük işler düştüğünü belirterek, küresel ekonomide yeni üretim merkezleri oluşmaya başlayacağını ve kentin sahip olduğu avantajlarla pek çok yabancı yatırımı çekebileceğini ifade etti.

Savunma sanayisinde başarılan yerlileşme oranlarının sanayinin tamamına yaymak amacıyla Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı'nı tasarladıklarını belirten Varank, şu ifadeleri kullandı:

"Bu program, ülkemizde bugüne kadar yerlileşme alanında uygulanan en benzersiz politikalardan biri. Alıcı ve satıcıyı aynı anda destekliyor, fikirden ürüne bir teşvik mekanizması getiriyoruz. Makine sektöründe çıktığımız çağrının sonuçlarını yakında açıklayacağız. Temmuzda da diğer sektörlere yönelik yeni çağrıları ilan edeceğiz."

- Kayseri'ye model fabrika

Varank, firmalara dijital teknolojinin imkanlarından en iyi şekilde faydalanmaları çağrısında bulunarak, "Dijital dönüşüm ve yalın üretim alanlarında firmalara yol göstermek için model fabrikalar açıyoruz. Kayseri'de bir model fabrikamız olacak. Bu merkezin inşaatı geçen sene tamamlandı. Danışman firmayla sözleşmeler imzalandı. Makine ve ekipmanların montajı tamamlanmak üzere." diye konuştu.

Model fabrikalarda alınan eğitimleri teşvik etmek üzere KOSGEB kanalıyla başlattıkları programa da değinen Varank, salgın sonrası dönemde fark oluşturmak ve verimliliğini artırarak daha rekabetçi olmak isteyen işletmelerin mutlaka çalışanlarına bu eğitimleri aldırmaları gerektiğine dikkati çekti.

Varank, yeni normalde Türkiye ekonomisinin daha güçlü bir şekilde kaldığı yerden yoluna devam edeceğini vurgulayarak, Kayseri'nin de altyapısı ve çalışkan sanayicileriyle önemli paydaşlardan biri olacağını sözlerine ekledi.