Bakan Gül, AA Editör Masası'na konuk oldu
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: (3)-"(CHP'nin İş Bankasındaki hisseleri) Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu, CHP'ye Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmediği için dava açmıştı. Atatürk'ün vasiyeti her iki kuruma bu hisselerin geçmesi, ayakta kalmaları, güç
ANKARA (AA) - Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, İş Bankasındaki CHP hisselerinin devrine ilişkin, "Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu, CHP'ye Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmediği için dava açmıştı. Atatürk'ün vasiyeti her iki kuruma bu hisselerin geçmesi, ayakta kalmaları, güçlenmelerine yönelik vasiyettir." dedi.
Gül, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
MHP'nin af teklifinin ardından bakanlığın yaptığı çalışmaya değinilerek "MHP'nin teklifi üzerine bir kısım tadil çalışması mı, bağımsız bir af düzenlemesi mi öngörüyorsunuz?" şeklindeki soru üzerine Gül, bunun Meclisin takdirinde bir konu olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyla ilgili açıklamaları bulunduğunu hatırlatan Gül, "Bu tekliften bağımsız olarak ihtiyaçları belirlememiz ve buna göre gerekli çalışmaları yapmamız konusunda bir talimatları oldu." dedi.
Bakanlığın da bu konuda çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Gül, şöyle devam etti:
"Hem akademisyenlerle hem yargı mensuplarıyla bu konunun tüm paydaşlarıyla çalışmamız sürdürülüyor. Özellikle suç ve ceza dengesini sağlayacak infaz alternatifleri üzerine de çalışıyoruz. Farklı infaz rejimleri üzerine çalışıyoruz. Koşullu salıverme süreleri, denetimli serbestlik uygulamaları üzerinde incelemelerimiz var. Ama belli bir olgunluğa erişmeden 'şu olacak, bu olmayacak' şeklinde açıklamalar elbette doğru olmaz. Ama temel hassasiyetimizin toplumun hassasiyetiyle aynı istikamette olduğunu söylememiz lazım. Bu konuda kararı verecek olan siyasettir. Biz dünya uygulamaları, mukayeseli hukuk, mevcut teknik verilerle ilgili yapıyoruz. Ama kararı verecek olan elbette siyasettir. Biz o konudaki çalışmalarımızı yine yapıyoruz ve arz ediyoruz."
Bunun siyasetin takdirinde bir durum olduğunu yineleyen Gül, "Bu konudaki çalışma talimatı üzerine nedir, ne gibi alternatifler var, dünyadaki çok iyi örnekler nelerdir? Bunları bu tekliften de bağımsız bir şekilde zaten bakanlık olarak her zaman buna yönelik çalışmalarımız, daha iyiye yönelik çalışmalarımız var. Bu çerçevede çalışmamızı sürdürüyoruz." diye konuştu.
-"O konuyu çalışıyoruz"
Bu konuda toplumun hassasiyetlerini dikkate aldıklarını vurgulayan Gül, şunları söyledi:
"Tüm bu çalışmalarda hassasiyet toplumun hassasiyetiyle aynıdır. Verilen teklif de bu amaca matuf şekilde değerlendirmek üzere o şekilde yapılmıştır. Ama bunlar nasıl değerlendirilir, siyaset hangi kapsamda, ne şekilde, hangi zamanda yapar, bunların hepsini siyaset belirleyecek. Biz sadece teknik olarak nedir, dünya uygulamaları mevcut durum nedir, o konuyu çalışıyoruz."
Çalışmanın Cumhurbaşkanlığı Kabinesine sunma aşamasına gelip gelmediğine yönelik soruya Gül, "Devam ediyor. Tam bir olgunluğa erişince." yanıtını verdi.
-"Türk toplumuna emanet edilen vasiyettir"
İş Bankasındaki CHP hisselerinin devrine ilişkin tartışmaların anımsatılması üzerine Gül, bu anlamda bir çalışmanın Meclis gündemine muhtemelen geleceğini ifade etti. Gül, şunları kaydetti:
"CHP ile bu iki güzide kurum (Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu) arasında mahkeme olmuş, nizahlar yaşanmış. 'Siyasi partilerin ticaretle uğraşamayacağı' konusu bir düzenleme olarak yürürlükte olan mevzuatımız da var. Atatürk'ün vasiyeti, bu iki kurumun ayakta kalması. Vasiyetinde de bu iki kuruma bu hisselerin gitmesi, ayakta kalmasına yönelik bir irade var. Peki uygulamaya baktığımızda ne oluyor? Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu birçok kez dava açıyor CHP'ye. Niye dava açıyor? Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmediği için. Yani CHP aslında Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmemiş. Nemalar, sermaye artışları olmuş, hisseler, karlar dağıtılmamış. Bu kurumlar dava açıyor. Diyor ki 'Atatürk'ün vasiyetini yerine getir.' Dolayısıyla burada Atatürk'ün vasiyeti her iki kuruma bu hisselerin gitmesi, ayakta kalmaları, güçlenmesi. Burada Atatürk'ün vasiyeti tüm Türk toplumuna emanet edilen vasiyettir ve bu iki kurumun da korumasına, ayakta kalmasına yönelik vasiyettir. Hem siyasi partilerin ticaret yasağı olmasına ilişkin hüküm var hem de vasiyetin bu iki kuruma doğrudan verilmesiyle ilgili bir konu. Burada bu çerçevede milletvekillerimiz Mecliste bir düzenleme yapmak isterse muhtemelen genel itibarıyla bu hususlara dayanacaklardır. Belki de bu vasiyetin, bir hakkın gerçekleşmesi anlamında bir adım olacaktır."
-CHP'nin İş Bankası hisseleri
Muhalefetin eleştirilerinin hatırlatılması üzerine de Gül, şunları söyledi:
"Burada Atatürk'ün vasiyeti Anayasadaki ifadesiyle 134. maddesinde Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu için Atatürk'ün vasiyetnamesinde belirtilen mali menfaatler saklı olup kendilerine tahsis edilir. Bu iki kuruma yönelik mali menfaatlerin korunması, buna tahsis edilmesi. Bu konuda pratikte bakıyoruz ki CHP, 'bu mali menfaatleri saklı derken' kendisine saklamış ve tahsis etmemiş. Bu konuda nizamı aslında CHP'yi de rahatlatmak adına, Atatürk'ün vasiyetini yerine getirmek adına bu konuda düzenleme yapılabilir. Takdir Meclisindir.
Anayasaya uygun olacağını düşünüyoruz. Atatürk'ün vasiyetinin tam anlamıyla yerine gelmesi anlamında bir hususun Mecliste gündeme gelmesi halinde, Meclisin takdiriyle Anayasaya göre elbette şekillenecektir. Atatürk'ün vasiyeti tüm Türk toplumuna vasiyettir. Dolayısıyla bu vasiyeti korumak hepimizin de görevidir."
(Sürecek)
Kaynak:
Bu haber toplam 110 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.