SARAYBOSNA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Balkanların istikrarı ve güvenliği, aslında Avrupa'nın güvenliği demektir, Ortadoğu'nun güvenliği demektir. Bu bakımdan buradaki barışın, buradaki istikrarın bozulmaması için bütün bölge ülkelerine büyük sorumluluk düştüğünü biliyoruz. Bu çerçevede biz, Bosna Hersek başta olmak üzere diğer bütün ülkelerle dostane ilişkilerimizi geliştirmenin gayreti içerisindeyiz." dedi.
Yıldırım, Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdic ile Bosna Hersek Parlamentosunda gerçekleştirilen baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Balkanların güzel ülkesi Bosna Hersek'te bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yıldırım, iki ülke ilişkilerinin köklü geçmişi ve güzel bir geleceği olduğunu vurguladı.
Başbakan Yıldırım, Balkanlarda huzurun, istikrarın kalıcı olarak devam etmesinin, Türkiye'nin, Bosna Hersek ve diğer Balkan ülkeleriyle ilişkilerinin gelişmesine bağlı olduğu belirtti. Yıldırım, bu anlamda Türkiye olarak başından beri Bosna Hersek ile ilişkilerin her yönde geliştirilmesi için adımlar atıldığına değindi.
Türkiye'nin, Bosna Hersek'in tüm göstergelerinde ilk 10 ülke arasında yer aldığını, günde güne de ekonomik ilişkilerini ve diğer alanlardaki ilişkilerini geliştirmek için yeni yeni adımlar attığını aktaran Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bosna Hersek'in NATO üyeliğini Türkiye hararetli bir şekilde destekliyor. Çünkü barışın ne demek olduğunu en iyi Bosna Hersek bilir, en iyi Türkiye bilir. Türkiye, gelecekte bölgede acıların yaşanmaması için NATO üyeliği konusunda önümüzdeki günlerde yapılacak değerlendirmelerde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Bosna Hersek'in yanında yer alacak ve tam üyelik sürecini destekleyecektir. Benzer şekilde diğer Balkan ülkeleriyle birlikte Bosna Hersek'in Avrupa Birliği hedeflerinin de gerçekleşmesinden yanayız. Bunun için desteklerimiz devam edecek."
Yıldırım, Zvizdic ile bölgesel iş birliğin yanı sıra ikili iş birliğini geliştirmek için neler yapılabileceğini görüştüklerine değinerek, "Şunu memnuniyetle söyleyebilirim ki enerji, ulaştırma, ticaret, tarım ve turizm alanında yaptığımız işler var ama daha fazla potansiyelimiz olduğunu söyleyebilirim." ifadesini kullandı.
- "Her yatırım yeni istihdam demek"
Bosna Hersek'teki Türk yatırımcılarının sayısını artırma arzusunda olduklarını belirten Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu konuda yapılması gereken bazı şeyler var, kısa vadeli küçük sorunlar var. Bunların çözüleceğine inanıyoruz. Çünkü her yatırım yeni istihdam, birçok insana iş, aş kapısı demek. Esasen değerli Başbakan ve hükümeti de burada ne kadar çok insana istihdam oluşturursa o kadar büyük bir hizmet edeceğinin bilincinde, bunun için de gerekli gayreti gösteriyor."
Başbakan Yıldırım, Bosna Hersek ile ikili ticaretin arttığına dikkati çekerek, şöyle dedi:
"Önceden bizim lehimizde bir ticaret dengesi vardı, şimdi ilk defa bu senenin ilk aylarında Bosna Hersek'in ihracatı, ithalatının üzerine çıktı ama toplam ticaret rakamına baktığımız zaman Türkiye ile Bosna Hersek'in potansiyelini yansıtmıyor. 617 milyon dolar. Daha önce koyduğumuz hedef, 1 milyar doların üzerine çıkmak için biraz daha fazla gayret göstermemiz lazım. Et ithalatıyla ilgili herhangi bir sıkıntı yok, şu anda 15 bin ton yıllık kota var. Bunun önümüzdeki gelecek 5 yıl içinde de serbest ticaret anlaşmasıyla belirlenecek bir sisteme göre devam etmesini öngörüyoruz. Bununla ilgili hazırlıklarımız sürüyor."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Bosna Hersek'e bu yılın ortalarında ziyarette bulunacağına dikkati çeken Yıldırım, ziyaret vesilesiyle başta serbest ticaret anlaşması olmak üzere yaklaşık 10 farklı alanda anlaşma imzalanacağını belirtti.
- Belgrad-Saraybosna Karayolu Projesi
Bosna Hersek ile Türkiye arasındaki ilişkilerin daha da ileriye taşınması ve ticaret başta olmak üzere turizm, tarım, enerji ve altyapı sektörlerinde yeni iş birliklerinin yapılacağını vurgulayan Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Bugün görüştüğümüz konulardan biri de altyapı, ulaştırma projeleridir. Bunlar içinde de en önemlisi Belgrad-Saraybosna Karayolu Projesi'dir. Bu projeyle ilgili ocak ayı başında Sayın Cumhurbaşkanımızın ev sahipliğinde Bosna Hersek Başkanı ve Sırbistan Cumhurbaşkanının bir araya geldiği toplantıda, projenin hayata geçirilmesi konusunda bir çalışma başlatılmasına karar verildi. Bu çerçevede, Ulaştırma Bakanlığımız teknik uzmanları, ciddi anlamda bir çalışma yaptılar. Sonuçta Tuzla ve Vişegrad olarak da her iki kanattan bir ring yolu oluşturacak şekilde projeyi ele aldılar, bütün yönleriyle incelediler, fizibilitesini, ön maliyet hesaplarını yaptılar. Bu yıl içindeki görüşmelerde bu projenin hangi modelle hangi finansman kaynağıyla gerçekleştirilebileceği konusu ele alınacak, buna göre hareket edilecek."
- FETÖ ile mücadele
Türkiye'nin 15 Temmuz 2016'da hain bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya geldiğini hatırlatan Yıldırım, "FETÖ diye adlandırdığımız terör örgütünün yapmaya çalıştığı bu darbeye karşı Bosna Hersek hükümeti çok hızlı bir şekilde tepki vermiş ve bu darbeye karşı olduğunu açıkça ilan ederek ülkemizin yanında yer almıştır. Bu vesileyle desteklerinden dolayı Sayın Başbakana, Bosna Hersek halkına Türk milleti adına teşekkür ediyorum." dedi.
Türkiye'de, darbe girişiminin bastırılması ve sorumlularının hukuk içinde yargılanması sürecinin sürdüğünü belirten Yıldırım, şu görüşlere yer verdi:
"Bu örgüt küresel bir örgüt, 160 farklı ülkede maalesef bunların faaliyetleri var. Şüphesiz Bosna Hersek'te de faaliyetleri var. Bosna Hersek hükümetine, bunların faaliyetlerinin özellikle eğitim alanı, iş hayatı başta olmak üzere sonlandırılması konusunda gösterdikleri gayretten dolayı teşekkür ediyorum ancak halen bunların öyle veya böyle farklı isimler altında faaliyetlerinin de devam ettiğini biliyoruz. Bu konuda desteklerinin devam etmesini arzu ediyoruz."
Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin, Bosna Hersek'te yalnızca ticari ilişkileri geliştirmekle kalmadığını, aynı zamanda Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) aracılığıyla kültürel değerlerin ortaya çıkarılması ve sosyal sorumluluk niteliğindeki projelerin gerçekleştirilmesi için gayret gösterdiğini vurguladı.
- "Bölge ülkelerine büyük sorumluluk düşüyor"
Balkanların istikrarı ve güvenliğinin aslında Avrupa'nın, Ortadoğu'nun güvenliği olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"O bakımdan buradaki barışın, istikrarın bozulmaması için bütün bölge ülkelerine büyük sorumluluk düştüğünü biliyoruz. Bu çerçevede de biz, Bosna Hersek başta olmak üzere, diğer bütün ülkelerle dostane ilişkilerimizi geliştirmenin gayreti içindeyiz. Özellikle Türkiye'nin Ortadoğu'da, Suriye ve Irak alanında teröre karşı vermekte olduğu mücadele sadece kendi ülkemizi, kendi vatandaşlarımızı emniyete almakla kalmıyor aynı zamanda Balkanların, Avrupa'nın bir mülteci akınına uğraması ve terör faaliyetlerine maruz kalmasının da önüne geçiyor. Bu bakımdan Avrupalı dostlarımız başta olmak üzere bölge ülkelerinin, ülkemizin bu mücadelesinde çok daha fazla yanımızda olmasını arzu ediyoruz. Bu ziyaretimiz şüphesiz dost ve kardeş Bosna Hersek ile olan ilişkilerimizin daha da gelişmesi için önemli bir fırsat olacağını düşünüyorum. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımızın yapacağı ziyarete de ciddi bir altyapı, hazırlık oluşturmasını da öngörüyoruz."
(Bitti)