SERHAT ZAFER - İlk başlarda kimseye söyleyemediği meme kanseri tedavisinde büyük ölçüde iyileşme sağlayan jeoloji mühendisi Mustafa Kaya, eşinin desteğiyle tedavisini sürdürüyor.
Koltuk altındaki kitle şikayeti üzerine eşinin ısrarıyla yaklaşık 1 yıl önce Sivas Numune Hastanesine başvuran 38 yaşındaki Kaya'ya, yapılan tahlillerde meme kanseri teşhisi kondu.
Ardından kemoterapi tedavisine başlanan ve bir süre sonra ameliyatla koltuk altındaki kanserli kitle alınan Kaya'nın kemoterapi süreci devam ediyor.
Mustafa Kaya, AA muhabirine, sağ göğsünde koltuk altında bir kitle olduğunu fark ettiğini ama başlarda çok önemsemediğini söyledi.
Eşinin ısrarıyla hastaneye başvurduklarını ve meme kanseri teşhisi konduğunu anlatan Kaya, "Ameliyattan önce 8 kez kemoterapi gördüm, sonrasında cerrahi operasyon oldu. Hastalıklı dokular temizlendi, ışın tedavisine başladım ve kemoterapi devam ediyor." dedi.
İlk hastalık teşhisi konulduğunda çok şaşırdığını belirten Kaya, "Başta bunu kabullenemedim. İnsan bunu kendine konduramıyor. İlk başta tedaviye de başlamıyordum. 'Benim işim bitti' diyerek hastaneden çıkıp gitmiştim." diye konuştu.
- "Çevreme meme kanseriyim diyemiyordum"
Kaya, ardından eşinin desteğiyle tedavi sürecine başladığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Operasyonum gayet güzel geçti, tedavim devam ediyor. Ara ara kontrollerimiz var, tahlillerimiz gayet güzel ilerliyor. İnsanlar benim gibi geç kalmasınlar, ben bu süreçte geç kaldım. Kimsenin söylediğine aldırış etmeyin, kendinize bir hastane ve hekim belirleyin. Tahlillerin ilerleyişinden fark ettiğim de kanser olabileceğimi bekliyordum ama meme kanseri olmasını hiç beklemiyordum. Çok şaşırtıcı olmuştu ve ilk etapta bu durumu kimseye söyleyememiştim. Çevreme meme kanseriyim diyemiyordum, süreci geçiştiriyordum."
Kaya'nın eşi Aynur Kaya, renk değiştirmeye başlayan kitleden sonra eşini doktora gitmesi konusunda ikna ettiğini dile getirdi.
Eşinin kanser olduğunu öğrendiklerinde psikolojik olarak çöküntü içerisine girdiklerini aktaran Kaya, "Korktuk ve hemen ölecekmiş gibi algıladık ama o psikolojiden bir an önce çıkıp hemen tedaviye başladık. Sağ olsun doktorlarımız çok güzel yönlendirdiler ve eşim sağlığına kavuştu. Süreç çok güzel ilerliyor ve doktorlarımıza çok teşekkür ederiz." ifadesini kullandı.
Numune Hastanesi Cerrahi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Meriç Emre Bostancı ise meme kanserinin, memeyi oluşturan dokularda bulunan bazı hücrelerin kontrolsüzce bölünüp çoğalmasıyla meydana geldiğini söyledi.
Meme kanserinin erkeklerde nadir görülüyor olmasına karşı ciddi bir hastalık olduğunu vurgulayan Bostancı, "Bu nedenle aynı kadınlarda olduğu gibi risk grubunda bulunan kişilerin meme kanseri semptomlarının farkına varması önemli. Tüm kanser vakalarında olduğu gibi erkeklerde meme kanserinde de erken tanı ve tedavi hastalığın iyileşme olasılığını artırmaktadır." diye konuştu.
- "Erkek hastalarımız kendilerine konduramamakta"
Bostancı, erkeklerde meme kanserinin genellikle 50 yaş üzerinde geliştiğini ve 35 yaş altı erkeklerde meme kanseri oluşma ihtimalinin düşük olduğunu vurguladı.
Meslek hayatı boyunca ikinci kez erkek hastaya meme kanseri operasyonu gerçekleştirdiğini ifade eden Bostancı, şunları kaydetti:
"Mustafa beyin meme dokusunun altında ele gelen kitlesi vardı. Biraz önemsememiş, birazda geç gelmişti. Ameliyat öncesinde başka tedaviler de alması gerekti, o tedavilerden son derece fayda görerek meme dokusuyla ilgili cerrahi işlememizi gerçekleştirdik. Şu anda gayet iyi gitmekteyiz, takiplerimizde bir sıkıntı görülmemektedir. Bu hastalığı erkek hastalarımız kendilerine konduramamakta, 'Bana olmaz' diye düşünmekte ya da bilinçsizlikten farkına varamamakta. Kadın hastalığı olarak bilinmesi ve erkeklerde meme kanseri tanısını koymakta güçlük yaşanmasına sebep oluyor."