Üsküdar Vaniköy'de Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi'nde izinsiz inşa faaliyetlerinin gerçekleştirildiği alandaki ruhsatsız, kaçak yapılar ve iskanlı yapıdaki eklentilerle ilgili sabah saatlerinde başlatılan yıkım faaliyetine devam ediliyor.
Bu kapsamda incelemeler için bölgeye gelen İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Maliki Ejder Batur, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Batur, söz konusu yapıyla alakalı 21 Ağustos itibarıyla müdürlüğe gelen bir ihbarla harekete geçtiklerini söyledi.
Ekiplerin bölgede inceleme yaptığını ve kaçak yapılaşma olduğunun tespit edilmesinin ardından mühürleme işlemi uyguladıklarını kaydeden Batur, ilgili kanunlar uyarınca savcılığa da suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.
Batur, kamu kurumlarının hukuka en çok riayet etmesi gereken kurumlar olduğuna dikkati çekerek, yasal mevzuat neyi emrediyorsa onu yapmakla mükellef olduklarını vurguladı.
İskansız yapıların yıkım işlemini koordine ederek başlattıklarını belirten Batur, alanda toplam 7 parça yapı bulunduğunu, bunlardan 2'sinin iskanlı, 5'inin ise iskansız olduğunu bildirdi.
Batur, kaçak yapının yetki sahası içerisinde olması hasebiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Boğaziçi İmar Müdürlüğünün asıl sorumlu kurum olduğunun altını çizerek, "Ne yapıyorsak yapalım, yapacağımız işin hukuki mevzuat çerçevesinde olmasına özellikle dikkat etmeliyiz. Yasal süreler içerisinde ne yapılması gerekiyorsa, onu aynen ve harfiyen yapmamız gerekiyor. İlgilisinin bu süre zarfında, zabıt tutanağı tutulduktan itibaren, Bakanlığımız tarafından 22 Ağustos'tan itibaren, İmar Kanunu'na göre bir aylık, yine Büyükşehir encümeninin kararından sonra ilgilisine tebliğinden sonra 15 günlük yasal çerçeve söz konusu. İlgilisi tarafından az önce atfettiğim konuların giderilmesine dönük mükellefiyetlerini yerine getirmek üzere." diye konuştu.
İşlemlere devam ederken doğaya zarar vermemeleri gerektiğini anlatan Batur, bunun hassasiyetleri olduğunu, yapacakları işin hukuk dışına çıkmaması gerektiğini söyledi.
İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğü tarafından yapı sahiplerine 23 Nisan'da verilen 90 günlük bakım onarım izin belgesi olduğunu aktaran Batur, şöyle devam etti:
"Nisan 2023'te verilmiş olan bu izin belgesi 3 aylık bir süre zarfında uygulanmak üzere verilmiş. Bu süre zarfında Büyükşehir Belediyesinin Boğaziçi İmar Müdürlüğünün envanterine aslında burada bir yapılaşma potansiyeli olduğu gündemine girmiş. Dolayısıyla bu tarihten itibaren burada daha hassas bir şekilde denetim yapılmalıydı. Netice itibarıyla her bir kurum her birimizin, tüm kamunun, bize mal olmuş 85 milyonun her birinin kamu kurumu. Ama üzerindeki mükellefiyetleri, sorumlulukları ve yetkileri en iyi şekilde, zamanında özellikle yapmak mecburiyetindeler. Bir yeri, bir bölgeyi kaçak yapıdan korumak, yapıldıktan sonra yıkmak değildir esasen, yaptırtmamaktır, yapılmasına müsaade etmemektir. Çünkü yapılmasına müsaade edildikten sonra öyle veya böyle müsaade edilmese de dikkatten kaçması dahi büyük bir sorunu beraberinde getiriyor. İşte 2 haftadır ülkemizin, neredeyse her bir vatandaşımızın gündemine giren bir konu haline geldi, yerin de önemine binaen."
- "Çivi çakılmasına dahi kolayca müsaade edilemeyen bir bölgedir"
Batur, kamu ve Bakanlık olarak dünyanın incisi Boğaziçi'ni korumaya, kollamaya paydaşlarıyla beraber devam edeceklerini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Bu bölge, çivi çakılmasına dahi kolayca müsaade edilemeyen bir bölgedir. İskanlı binaların basit onarım, bakım izni alabilme şansı hukuken vardır. İskanlı binaların tadilat ruhsatı alabilme... Tadilat ruhsatı alabilmeyi de Boğaziçi İmar Müdürlüğünün, Bakanlığımızın ilgili kurullarından görüş alarak vermesi gerekir. Aynı şekilde, Boğaziçi öngörünümünde iskanlı binalar güçlendirme ruhsatı alabilir. Bakanlığımızın kurullarından izin almak, kurullarımızın periyodik olarak o izin verildikten sonra da Boğaziçi İmar Müdürlüğünün ilgili kurullarından aldıkları görüşler çerçevesinde oluşturduğu izni, harfiyen, etap etap takip etmek mükellefiyetleri vardır. Ama basit onarım izin belgesi dediğimiz belgede kurulların görüşüne ihtiyaç duyulmaz. Dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi Boğaziçi İmar Müdürlüğü 2023 Nisan'ında basit onarım izin belgesi vermiştir ve kurullarımızın öyle ya da böyle bilgisine, ilgisine müracaat edilmemiş. Mevzuat gereği, basit onarım belgesi veriyorsanız etmezsiniz. Tadilat ruhsatı veya güçlendirme ruhsatı veriyorsanız eğer kurullarımızın bilgisi olur ve kurullarımızın da yine 2863 Sayılı Kanun çerçevesinde üzerine düşen mükellefiyetleri yerine getirme gibi bir sorumluluğu vardır."
İBB ekiplerinin, kendileri bölgeye geldikten sonra gelip yıkıma başladıklarını söyleyen Batur, yıkım işlemini bir iki gün içerisinde tamamlayacaklarını ifade etti.
Batur, tespitlerine göre bölgede eksilen ağaçların yerlerine dikileceğini sözlerine ekledi.
- İBB Boğaziçi İmar Müdüründen açıklama
İBB Boğaziçi İmar Müdürü Elçin Karaoğlu ise basın mensuplarına yaptığı açıklamada, kaçak yapıların geçmişi ve yapılan işlemler hakkında kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla birinci ağızdan açıklık getirmek istediğini söyledi.
Karaoğlu, söz konusu yapının 2023 yılının ortasında bir Rus iş adamına satıldığını, bu kişinin müracaatı üzerine basit onarım belgesi düzenlendiğini, bu süreçte yapılan çalışmaların da denetim altında olduğunu belirterek, "16 Ağustos'ta buraya gelip yapı tatil tutanağı tanzim ettik. 'Orman arazisine sıfırdan bir kaçak inşaat olarak yapılıyor' denilen konu aslında mevcut özel mülkiyete konu olan iskanlı yapıların olduğu ve verilen izinlerin dışında birtakım çalışmaların yapıldığı bir yer. Bakanlığın 21'inde yaptığı tespitten yaklaşık 5 gün önce, 16 Ağustos'ta yapı tatil tutanağı tanzim ederek, mühür altına almışız ve inşaat faaliyetlerini durdurmuşuz. Bu süreçte, tutanağın tutulmasıyla birlikte savcılığa suç duyurusunda bulunduk." dedi.
Daha sonra konuyu İBB Encümeni'ne ilettiklerini aktaran Karaoğlu, "İlk cuma günü belediye encümeninin gündemine alındı ve yıkım kararı verildi. Bu karar, geçtiğimiz pazartesi günü mahallinde asılarak ilgililere tebliğ edildi. Burada alınmış olan tek bir yıkım kararı var o da Boğaziçi İmar Müdürlüğünün aldığı yıkım kararıdır." diye konuştu.
İBB'ye ait iş makinelerinin alana girmeye çalıştığı sırada buradaki bazı ağaçların zarar görmesine ilişkin soru üzerine Karaoğlu, şunları ifade etti:
"Biz, bakanlık araçlarını kaldırmıyoruz. Alana girmek için o yamaçtan, o makilik, nitelikli olmayan ağaçların olduğu kısımdan, oradaki dikenli telleri de kaldırarak alana geçiş yapmaya çalışıyoruz. Bu arada da kendi çekicilerimizle de bu araçları kaldırmak için de müdahale edeceğiz. Böyle bir şeyi kabullenemeyiz. Yasal görevliler, arkadaşlarımız, hep birlikte yıkım için buradayken böyle bir müdahaleyi kabul edemeyiz. Gerekirse o araçların kaldırılmasıyla ilgili de çalışma yapacağız. Dediğim gibi, ağaç kesilme meselesi öyle bir şey değil. Alana girmek için oradan iş makinesinin kendine bir yol açması için düşük nitelikli maki tarzı, makilik alandaki bitki örtüsünün olduğu bir alandır orası."
Öte yandan bölgede çalışma yapan İBB'ye ait iş makinesi yoldan, yapıların olduğu bölüme girmek için ağaçlık alanın kenarındaki çitleri kırdı.
Çitlerin kırılmasıyla alanda bulunan bazı ağaçlar zarar görürken iş makinesi daha sonra yapılan işlemi durdurdu.