Ürün güvenliği düzenlemesi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi (3)

İmalatçı veya ithalatçı ürünü piyasaya kendisinin arz etmediğini, uygunsuzluğun dağıtıcının veya üçüncü bir tarafın ürüne müdahalesinden veya kullanıcıdan kaynaklandığını, üründeki uygunsuzluğun teknik düzenlemelere veya diğer zorunlu teknik kurallara uyg

TBMM (AA) - İmalatçı veya ithalatçı ürünü piyasaya kendisinin arz etmediğini, uygunsuzluğun dağıtıcının veya üçüncü bir tarafın ürüne müdahalesinden veya kullanıcıdan kaynaklandığını, üründeki uygunsuzluğun teknik düzenlemelere veya diğer zorunlu teknik kurallara uygun olarak üretilmesinden kaynaklandığını ispatladığı takdirde idari yaptırımlar ve tazminat sorumluluğu kalkacak.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanun Teklifi'ne göre, teknik düzenlemelerin veya genel ürün güvenliği mevzuatının ürün güvenliğine ilişkin hükümlerine aykırı hareket edenlere 50 bin liradan 500 bin liraya kadar, ürün güvenliği dışındaki hükümlere aykırı hareket edenlere 20 bin liradan 200 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.

Yetkili kuruluşun denetimle görevli çalışanlarının görevlerini yapmalarına engel olanlara 5 bin liradan 50 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.

İdari para cezaları, idari önlemlerin uygulanmasına engel teşkil etmeyecek ve tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde ödenecek.

Kanuna göre verilen idari para cezaları uygulanırken cezaya konu aykırılığın büyüklüğü ve yaptırım uygulanacak gerçek veya tüzel kişinin ekonomik durumu dikkate alınacak.

- Usul ve esaslar Cumhurbaşkanınca belirlenecek

Yasayla iktisadi işletmecilerin ürünün uygun olmadığını tespit edip yetkili kuruluşun talebi ve uyarısı olmadan uygunsuzluğun giderilmesi ve riskin ortadan kaldırılması için ürünün geri çağrılması da dahil olmak üzere gerekli tedbirleri kendiliğinden almaları ve uygunsuzluğu tamamen gidermeleri halinde idari yaptırımlar uygulanmayacak.

İmalatçı veya ithalatçı; ürünü piyasaya kendisinin arz etmediğini, uygunsuzluğun dağıtıcının veya üçüncü bir tarafın ürüne müdahalesinden veya kullanıcıdan kaynaklandığını, üründeki uygunsuzluğun teknik düzenlemelere veya diğer zorunlu teknik kurallara uygun olarak üretilmesinden kaynaklandığını ispatladığı takdirde idari yaptırımlar ve tazminat sorumluluğu kalkacak.

Zararın, üründeki uygunsuzluğun yanı sıra zarar görenin veya zarar görenin sorumluluğundaki bir kişinin kusurundan kaynaklanmış olması halinde, imalatçı veya ithalatçının ürün tazminat sorumluluğu, hal ve şartlara göre azaltılabileceği gibi tamamen de kaldırılabilecek.

Sorumluluklarını yerine getirip piyasadan çekilen ürünü teslim eden dağıtıcı, ürünün piyasadan çekilmesine yol açan sorunun giderilmesini imalatçı veya ithalatçıdan isteyecek. İmalatçı veya ithalatçı, mümkün olması halinde ürünü uygun duruma getirecek ve dağıtıcıya teslim edecek. Ürünün işlevsiz hale getirilmesi veya imha edilmesinin gerektiği hallerde, imalatçı veya ithalatçı, dağıtıcıya piyasaya arz edilen satış değerinin ödenmesi veya ürünün teknik düzenlemesine uygun, güvenli ve eşdeğer bir ürünle değiştirilmesi seçeneklerinden birini sunacak.

Yetkili kuruluş, yasayı uygularken kişisel verilere dair ticari sır niteliğindeki veya fikri ve sınai mülkiyet hakkına ilişkin bilgilerin gizliliğini korumakla yükümlü olacak ancak insan sağlığı ve güvenliğinin gerektirdiği hallerde bu bilgilerin açıklanması bu kapsamda sayılmayacak.

Teknik düzenlemelerin hazırlanmasına ilişkin usul ve esaslar ile Avrupa Birliği teknik mevzuatını uyumlaştırmak ve piyasa gözetimi ve denetimi yapmakla yetkili kuruluşların belirlenmesine ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanınca belirlenecek.

Piyasa gözetimi ve denetimi, "CE" işareti, uygunluk değerlendirme kuruluşları ve onaylanmış kuruluşlar ile bildirimlere ilişkin usul ve esaslar Cumhurbaşkanınca yürürlüğe konulan yönetmeliklerle; uygunluk değerlendirme yöntemleri, ticarette teknik engellerin önlenmesi, teknik mevzuat uyumu, elektronik ticarette piyasa gözetimi ve denetimi, genel ürün güvenliği ve bu kanunun uygulanmasını ilgilendiren diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenecek.

Kanunla, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun yürürlükten kaldırılıyor. Bu kanuna yapılan atıflar, Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu'na yapılmış kabul edilecek.

Cumhurbaşkanınca yeni bir karar yürürlüğe konuluncaya kadar, dış ticarete konu ürünlerin uygunluk denetimlerine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Teknik Düzenlemeler Rejimi Kararı hükümlerinin uygulanmasına devam edilecek.

Kanun, yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra yürürlüğe girecek.

- Görüşmelerden

Genel Kurulda, kanun teklifinin maddeleri üzerindeki görüşmeler sırasında konuşan MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Suriye'deki gelişmeler üzerine yapılan tartışmalara işaret ederek "Sürekli 'İdlib'de ne arıyoruz, ne işimiz var?' derken, şehitler üzerinden siyaset yaparken lütfen dikkatli olalım. Türk milleti, asker, polis olmasa da şehit olmayı görev bilmiş bir millettir." sözlerini sarf etti.

Enginyurt, Türkiye'deki sahte bal üretimine de dikkati çekerek, bal şurubuyla arıcıların emek, hak ve alın terinin çalındığı dile getirdi.

Arıcıların büyük sıkıntılar çektiğini belirten Enginyurt, "(Eldeki stoklar satılsın sonra mücadele edeceğiz) anlayışı doğru bir anlayış değildir. Sahte bal üretimini durdurarak arıcılarımıza destek verelim." ifadesini kullandı.

- "Hep yoksullar ölüyor"

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, konuşması sırasında İdlib'de şehit olan Mehmetçiklerin ailelerinin evlerinin fotoğrafı ile plazaların fotoğraflarını göstererek, "Savaşta Türk, Kürt, Arap, Farslı, hangi halktan olursa olsun hep yoksullar ölüyor." ifadesini kullandı.

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Ersoy'un sözlerine karşılık, "Onların eline yakışmıyor çünkü bu zamana kadar Türkiye'de en fazla şehit verdiğimiz terör örgütü PKK'dır; hain, kalleş bir terör örgütüdür. Bu eli kanlı terör örgütünü kınamayanların, terör örgütü olarak kabul etmeyenlerin şehitler üzerinden bu şekilde istismara yeltenmesi asla ve asla kabul edilebilir bir tutum değildir." diye konuştu.

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, "Hükümetin, mültecileri yem olarak kullanmak istediğini ve haşere gibi gördüğünü" öne sürdü.

AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, Gergerlioğlu'nun ifadelerine yönelik, "Burada asıl kınanması ve eleştirilmesi gereken hem Avrupa Birliğinin ikiyüzlü yaklaşımı hem de Yunanistan'ın, Avrupa kültürünün temeli olarak kendini takdim etme referanslarıyla hiçbir şekilde uyuşmayan bu kabul edilmez davranışlarıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan, Genel Kurulda, Türkiye ile Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) arasında IFAD Ülke Ofisi - Doğu Avrupa ve Orta Asya Merkezi Kurulmasına İlişkin Ev Sahibi Ülke Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi de kabul edildi.

Kanun tekliflerinin kabul edilmesinin ardından, TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, alınan karar gereği birleşimi 10 Mart Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

(Bitti)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri