Medya Platformu Derneği ile Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi işbirliğinde düzenlenen "Uluslararası Filistin Çalıştayı: Akademisyenler Konuşuyor'' toplantısının sonuç bildirisi, İsrail Başkonsolosluğu önünde açıklandı.
Basın açıklamasına katılan yaklaşık 40 akademisyen, Türk, Filistin ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi bayrakları açtı.
Sonuç bildirisini okuyan Medya Platformu Derneği Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Adem Palabıyık, İsrail'in, Gazze ve Refah Kampı halkına; yaşlılara, çocuklara, kadınlara, bebeklere ve engellilere 7 Ekim’den itibaren yaşattığı vahşet, soykırım ve katliamın devam ettiğini söyledi.
Katliama sessiz kalanların yanında, Gazze’de yaşananlardan tüm dünyanın haberdar olması için çaba harcayan milyonlarca insan bulunduğunu vurgulayan Palabıyık, oluşan farkındalığa akademisyenlerin de dahil olduğunu kaydetti.
Palabıyık, yaşananlara rağmen halen bazı üniversite ve akademisyenlerin Gazze'ye desteğinin istenilen düzeyde olmadığına işaret ederek, şöyle konuştu:
"Akademisyen; halka yukarıdan bakmaz, hayatı ofisi ile evi arasında geçmez, konforunun bozulmasından korkmaz, toplumsal gelişmelere ve değişmelere sessiz kalamaz, geçmişe dair korkularla yaşamaz, olaylara ve kişilere göre renk değiştirmez, mazlum ayrımı yapmaz, düşüncesini sadece kendisine saklamaz, lümpenleşmez, özgürlüğü ve adaleti kişilere göre belirlemez, ikiyüzlülüğü-ırkçılığı ve cinsiyetçiliği teşhir etmez, fikir ayrılığına tahammülsüz olmaz, metin gardiyanlığına soyunmaz, özgürlükten-bilimsellikten-özerlikten-evrensellikten ve insanlıktan taviz vermez, bilimin doğduğu-geliştiği-aktarıldığı-değiştiği-dönüştüğü ve el değiştirdiği yerde akademisyen hakikatten uzak kalamaz, global bir entelektüel hiyerarşisinin alt basamaklarında oturamaz, üretilmiş bilgileri ezberlemekle yetinemez, her yeni duruma ilişkin bilginin üretilmesinden uzak duramaz, global vicdanın parçası olmaktan vazgeçemez, zihnini gündelik hayatın veya tarihsel sosyolojinin parmaklıkları arasına hapsedemez, kendisini umutsuzluğa veya yabancılaşmaya sürükleyen çıkmaza meyletmez, gerektiğinde marjinal-sürgün-yabancı olmayı göze alır ve dünyanın bir yeri yangın alanıyken konforunu sürdürmez."
Çalıştay sonucunda Türkiye'deki tüm akademisyenlere çağrıda bulunduklarını aktaran Palabıyık, her şeyin bilim olmadığını, katliama sessiz kalmanın akademisyenlikle özdeşleşmemek anlamına geldiğini kaydetti.
Palabıyık, ''Sizin aileniz yok mu? Çocuğunuz, anneniz, babanız, kardeşiniz veya eşiniz yok mu? Neden sesiniz çıkmıyor? Neden insanlık adına konuşmaktan ve yanımızda durmaktan korkuyorsunuz? Sizlere sesleniyoruz. Sizler de İsrail’in yaptığı katliama 'dur' deyin, Gazze halkının insanca yaşamasına ses olmak için bugün ve sonraki günlerde üniversitelerinizde Filistin için cübbenizi giyin ve sesinizi yükseltin." diye konuştu.
Gruptakiler, açıklamanın ardından başkonsolosluk binası önünde Filistin halkı için dua etti.