Uluslararası Atom Enerji Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi, kanser tedavisinden tarıma kadar birçok alanda nükleer bilim ve teknolojinin sağladığı kazanımların önemine işaret ederek, bu kazanımların küresel nükleer güvenlikle doğrudan ilişkili olduğunu ifade etti.
Avusturya'daki Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi'nde 4 gün sürecek "Geleceği Şekillendirmek" temalı Uluslararası Nükleer Güvenlik Konferansı, İran'da dün meydana gelen helikopter kazasında, Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın yanı sıra bazı yetkililerin hayatını kaybetmesi nedeniyle bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
Konferansa, Türkiye'nin BM Viyana Ofisi Nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Levent Eler'in yanı sıra Ajansa üye ülkelerden üst düzey yetkililer katıldı.
UAEA Başkanı Grossi, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, Ajansın yaptığı çalışmalar, nükleer teknolojinin sağladığı fırsatlar ve nükleer güvenliğin sağlanmasında küresel işbirliğinin önemine dikkati çekti.
Grossi, nükleer bilim ve teknoloji alanında Ajansın yaptığı çalışmalara değinerek, iklim değişikliği ve enerji güvenliğine yönelik çabaların, nükleer enerjiye yönelik talebi artırdığını ifade etti.
Nükleer enerjinin, geçen yıl düzenlenen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı'nda (COP28) ilk defa, sıfır emisyon hedefine ulaşmanın bir parçası olarak tanımlandığını belirten Grossi, yaklaşık 20 ülkenin nükleer enerji kapasitesini arttırmak için Ajansla işbirliği yaptığını ifade etti.
Grossi, nükleer bilim ve teknolojinin hayat kurtaran ve yaşamı zenginleştiren uygulamalarının kullanımının, kanser hastalarının radyoterapiye erişiminden ışınlamanın yardımıyla geliştirilen yeni ürün çeşitlerinden yararlanan çiftçilere kadar uzandığını belirtti.
Nükleer ve radyoaktif maddelerin kullanılmasına yönelik tüm bu fırsatların, güçlü ve uyarlanabilir bir küresel nükleer güvenlik rejimine bağlı olduğunu vurgulayan Grossi, "Nükleer ve radyoaktif maddelerle yeni tanışan ülkeler için bu, nükleer güvenliği güçlendiren yasal altyapı, düzenlemeler ve kültür oluşturmak anlamına gelir. Ulusal ve sınır ötesi düzeylerde, kötü niyetli grupların paniğe ve zarara neden olacak şekilde nükleer ve radyoaktif maddeler kullanmasını önlemek için işbirliği ve hedefe yönelik tedbir çok önemlidir." dedi.
Dört gün sürecek konferans kapsamında çok sayıda yan etkinlik düzenlenecek. Türkiye'nin BM Viyana Misyonu da bu etkinliklerde çeşitli sunumlar yapacak.