TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulunda CHP, HDP ve İYİ Parti'nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda ilk olarak İYİ Parti'nin Doğu Türkistan'daki Uygur Türklerinin yaşadığı sorunların araştırılmasına ilişkin grup önerisi ele alındı.
İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, Doğu Türkistan'da yaşayan Uygur Türklerinin Çin'in ağır insan hakları ihlalleri nedeniyle zor zamanlar geçirdiğini söyledi.
Tecrit ve baskı kamplarında bir milyon civarında Uygur Türk'ünün tutulduğunu ifade eden Sezgin, "Çin diktatörlüğü, bu kampları saklama ihtiyacı bile duymamaktadır. Bu sorunun ele alınmasını ve ülkemizin ne şekilde çözüme katkı sunacağının araştırılmasını istiyoruz. Konudan kendini sorumlu tutması gereken Türkiye, Çin'e karşı ürkek hareket ediyor. Esef verici gelişmelere gerekli tepkiyi gösteremiyoruz. Yüce Meclisi soydaşlarımıza sahip çıkmaya davet ediyoruz." dedi.
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da Çin'in Uygur Tüklerine karşı zulüm yaptığını söyledi.
"BBC'nin haberine göre toplama kamplarında soydaşlara namaz kılmak bile yasaklanmış." diyen Gergerlioğlu, çok sayıda kişinin yaşadıkları eziyet sonrasında öldüğünü belirtti. Uygur Türklerine yönelik son derece hukuksuz uygulamaların söz konusu olduğunu dile getiren Gergerlioğlu, bu konunun üzerinde durulması gerektiğini ifade etti.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de Doğu Türkistan'ın açık bir cezaevine dönüştüğünü belirtti.
Çin kamplarında kimine göre bir milyon, kimine göre 3 milyon insanın tutulduğunun ifade edildiğine dikkati çeken Çakırözer, "Bu kamplarda sadece Çin vatandaşları değil Türk vatandaşları da bulunuyor. Tepki gösterilmekte neden geç kalınıyor? Soydaşlarımızın eziyete maruz kalması kesinlikle kabul edilemez." diye konuştu.
AK Parti Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu ise parlamentodaki Uygur hassasiyetinin kendisini memnun ettiğini dile getirdi.
Doğu Türkistan'dan 1950'li yıllarda haberdar olunduğunu, Çin zulmünün hiçbir değişikliğe uğramadan devam ettiğinin bilindiğinin altını çizen Aydoğdu, "Bugün konu ile ilgili olarak birtakım sosyal medya kanallarından haber alabiliyoruz. Zulüm hiçbir şekilde kabul edilemez. Toplama kampı mantığı Çin'de hala devam ediyor. Dünya tarihinde İslam düşmanlığı hiç bu kadar fazla olmadı. Dış politika, imkanlarla ideallerin çakıştığı yerde yapılıyor. Çin'deki bir zulme buradan tepki vermenin mümkün hale gelmesi gelişmiş bir Türkiye ile olur. Dışişleri bu konuda zaman zaman Meclisi bu konuda bilgilendirmesi olumlu olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
İYİ Parti'nin önerisi kabul edilmedi.
Daha sonra CHP'nin FETÖ terör örgütünün siyasi ayağının araştırılmasına ilişkin grup önerisinin görüşmelerine geçildi.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Genelkurmay "çatı" davasında yargılanan sanıklardan 17'sine 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesinin memnuniyet verici olduğunu söyledi.
141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanıklardan Mehmet Dişli'nin kardeşinin de bu örgütün siyasi ayaklarından olduğunu defalarca dile getirdiklerini belirten Altaca, "Kandırıldık dediniz, defalarca dile getirdiniz. Olabilir, kandırılmış olabilirsiniz. Diyelim ki öyle olsun, o halde samimiyetinizi ortaya koyun, bugünkü cezalarla birlikte topyekun değerlendirelim ve hep beraber siyasi ayağı araştıralım, samimiyetle çözelim." dedi.
İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral da devletin bütün istihbarat bilgilerinin iktidarın elinde olduğunu belirterek, FETÖ'ye mensup bürokratları, memurları da hükümetin atadığını öne sürdü.
Bürokratların cezaevinde olduğunu, siyasi ayağın hala ortada olmadığını savunan Oral, "Neden korkuyorsunuz? Yoksa FETÖ'nün siyasi ayağının sizin partinize dokunmasından mı korkuyorsunuz? Yoksa 'Bu hasret niye?' diye Türkiye'ye davet ettiğiniz terörist başıyla kirli ilişkilerinizin ortaya çıkmasından mı korkuyorsunuz? Ya da Hakan Şükür gibi FETÖ'cü başka milletvekillerinizin olmasından mı endişe ediyorsunuz?" diye konuştu.
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ise bugün geniş bir milletvekili katılımıyla Genelkurmay "çatı" davasını takip etmek için Sincan'da olduklarını belirtti.
Türk yargılama tarihinde en fazla müebbet ağır hapis cezasının verildiğine tanıklık ettiklerini aktaran Özkaya, şunları kaydetti:
"FETÖ terör örgütü milletimize, vatanımıza, Meclisimize karşı yapmış olduğu hareketin karşılığını 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla aldı. Yargılamayı yapan hakimlerimize, savcılarımıza, orada görev alan emniyet görevlilerinden jandarmaya, cezaevi görevlilerine kadar herkese teşekkür ediyoruz. Tarihi bir sorumluluk yerine getirdiler. Bu vatana ve millete karşı işgal girişiminde ajanlık yapanlar, Türk devletinin yargısı tarafından kendilerine mutlak surette hesap sorulacağını öğrenmiş oldular."
Özkaya, FETÖ'nün siyasi ayağının kasıtlı şekilde ortaya çıkarılmadığı yönündeki iddialara ilişkin olarak da örgüte üye askerin, polisin, memurun soruşturmasını Meclisin yapmadığına işaret etti.
Meclisin yargılama yetkisi bulunmadığını vurgulayan Özkaya, şöyle devam etti:
"Meclisin, Anayasa gereğince Cumhuriyet savcısı görevini yaptığı bir tek alan vardır, o da Yüce Divan. Bunun dışındaki tüm soruşturmaları Cumhuriyet başsavcılarının koordinasyonunda yargı teşkilatı yapar, adli kolluk yapar. Meclis soruşturma yapmaz. İddialarınızla ilgili gidersiniz savcılığa suç duyurusunda bulunursunuz. Elinizden tutan mı var, niye gidip de suç duyurusunda bulunmuyorsunuz? Biz, bunlara yerli ve milli olduğu zaman yakın duruyorduk, terör örgütü olduğunu görünce karşısına geçtik ama sizler, koşa koşa terör örgütü olunca yanına gidiyorsunuz. MİT tırlarının belgelerini yayınlamayı gazetecilik sayıyorsunuz, oteldeki kumpasta basılmayı şahsi mahremiyet kabul ediyorsunuz. Dolayısıyla FETÖ terör örgütü hepimizin düşmanıdır, bu milletin düşmanıdır. Araştırma önergesiyle FETÖ terör örgütü ortaya çıkmaz, FETÖ terör örgütünü ortaya çıkaracak bu memleketin yürekli savcılarıdır."
CHP'nin grup önerisi de kabul edilmedi.
HDP'nin "sığınmacıların karşılaştığı sorunlar" konusunda verdiği araştırma önergesinin bugün görüşülmesi önerisi de kabul edilmedi.
Grup önerilerinin görüşülmesinin ardından Askeralma Kanunu Teklifi'nin görüşmelerine geçildi.