AHMET DURSUN - İran'ın başkenti Tahran'daki Ulusal Devrim ve Kutsal Savunma Müzesi, İran ile Irak arasında 1980-1988'de yaşanan ve iki taraftan yaklaşık 1 milyon kişinin hayatını kaybettiği savaşın izlerini bugüne taşıyor.
Dünya tarihindeki en önemli olaylardan biri olarak kabul edilen tarihi savaşın taraflarından Irak, Saddam Hüseyin'in 2003'te yönetimden indirilmesinin ardından savaşı sahiplenmezken, karşı cephesindeki İran ise bu olayı akıllarda diri tutmak ve yeni nesillere aktarmak için uğraşıyor.
İran'da her yıl savaşın başladığı 22 Eylül'de askeri geçitler ve anma törenleri düzenleniyor. Hafta boyunca "Kutsal Savunma Haftası" adıyla devam eden etkinliklerde savaşta hayatını kaybedenler anılıyor. İran, ayrıca açılan müzeler, yazılan kitaplar ve çevrilen filmlerle de savaşı canlı tutuyor.
Genelkurmay Başkanlığına bağlı hizmet veren son teknoloji donanımlara sahip Devrim ve Kutsal Savunma Müzesi, hava saldırısı simülatörü ve savaş alanı yeniden yapılandırmalarıyla İran-Irak savaşını gelecek nesillere aktarmayı amaçlıyor.
Tarihin en uzun ve kanlı savaşlarından biri sayılan ve Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin tarafından 22 Eylül 1980'de başlatılan, 20 Ağustos 1988'de varılan ateşkesle sona eren ve iki tarafın da büyük kayıp verdiği savaş, İranlılar için "dayatılan savaş" olarak adlandırılıyor.
Saddam'ın başındaki Irak'ın İran'ı işgal etme girişimiyle başlayan savaş sonuçta hiçbir yere varamadı ve her iki taraf için de sıfır toprak kazanımıyla sonuçlandı ve insan maliyeti korkunçtu. Irak'ın kimyasal silahlar da kullandığı savaşta her iki taraftan da yaklaşık 1 milyon can kaybı yaşandı.
- Ziyaretçilerini 8 yıl devam eden kanlı savaş yıllarına götürüyor
Tahran Belediyesi tarafından Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde inşa edilen ve 2010'dan bu yana hizmet veren Ulusal Devrim ve Kutsal Savunma Müzesi, 8 yıl devam eden kanlı savaşta kullanılan füzeler, roketler, füze rampaları, roketatarlar, uçaklar, helikopterler, patlayıcıların yanı sıra temsili askerler, savaş karargahları ve savaş sırasında kentlerin üzerine bombaların yağdırıldığını anlatan etkileyici canlandırmalarıyla ziyaretçilerini adeta o günlere götürüyor.
Müzenin açık hava bölümünde ise hem Irak ordusundan ele geçirilen tank, top, helikopter ve savaş uçakları hem de İran'ın o dönemde kullandığı savaş makineleri sergileniyor.
İran-Irak savaşında hayatını kaybeden askerlerin anısına yapılan ve ziyaretçileri karşılayan anıta verilen isim ise "Kelebekler Salonu".
Müzenin içinde ayrıca savaş yıllarında ABD ve Avrupa'da çıkan gazetelerin olaylarla ilgili küpürlerinin savaşta hayatını kaybeden İranlıların künyelerinin asılı olduğu dikkati çekiyor.
Projeksiyonlar ve hologramlar içeren son teknoloji görsel sistem de bu müzede ziyaretçilere rehberlik ediyor.
Her döneme ait ses kayıtları hoparlörlerden dinletiliyor. Örneğin, devrimin hazırlıkları anlatıldığında, sprey boya kutularının sesi duyuluyor. Hatta sıcaklık bile belirli bir olayın gerçekleştiği yılın zamanını yansıtacak şekilde ayarlandığı ve savaşın hem çok sıcak hem de soğuk günlerde yaşandığını hissettirmek için biri çok sıcak biri de çok sıcak bölümler de dikkati çekiyor.
- 22 bin metrekarelik müzede savaşta hayatını kaybedenlere ait eşyalar da sergileniyor
İran Kutsal Savunma Müzesi Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Mücteba İbadi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 22 bin metrekarelik alana inşa edilen ve dünyanın en büyük müzelerinden biri olan bu yapının teknolojik donanımıyla Batı Asya'nın en modern müzesi olduğunu söyledi.
Müzenin, İran-Irak Savaşı sırasında yaşananları yeni nesillere aktarmak için kurulduğunu aktaran İbadi, savaşta hayatını kaybedenlere ait eşyaların da müzede sergilendiğini belirtti.
İbadi, müzenin bugün o dönemki kanlı savaşta hayatını kaybedenlerin anısına inşa edildiğini ve her gün her yaşta ziyaretçinin müzeyi ziyaret ettiğini dile getirdi.