Samsun'da, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü işbirliğiyle yürütülen "Yapay meralarda botanik ve fitokimsayal çeşitliliğin ot verimi, toprak özellikleri ve kuzularda canlı artışı ile antihelmintik etkilerin belirlenmesi" isimli TÜBİTAK 1001 projesinin tanıtımı yapıldı.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Çarşamba Deneme İstasyonu'ndaki 8 farklı bitkinin ekildiği 4 merada kuzuların kilogram artışları düzenlenen tarla günü etkinliği ile bölge çiftçilerine anlatıldı.
Etkinlikte bir konuşma yapan OMÜ Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal, projeyle üreticilerin küçük alanlardan daha çok verim ve kazanç sağlamalarının hedeflendiğini belirterek, şöyle dedi:
"Gelecekte desteklenecek projeler arasında öncelikli alan olarak da görülecektir. Toprak, bunu bize dayatıyor. Artan nüfus bunu zorunlu hale getiriyor. Burada aslında gıda güvenliği de önemli. Daha fazla üretme önemli ama gıdanın sağlıklı olması, hayvanın sağlıklı bir şekilde geliştirilebilmesi, yetiştirilebilmesi dolayısıyla bu ürünün sağlıklı bir şekilde topluma arz edilebilmesi aslında geleceğimiz açısından hayati öneme sahip. Proje, böyle bir fırsat sunuyor."
İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam ise Samsun'da 250 bin adet küçükbaş varlığının bulunduğuna işaret ederek, "Yılda 1 milyon 240 bin ton kaba yeme ihtiyacımız var. Samsun'da 162 bin dekardan yaklaşık 73 bin dekarını ıslah ettik, çalışmalar devam ediyor. Buradaki çalışmalar içinde önemli nokta bu karışımların küçükbaşta canlı ağırlığa ne kadar etkili olacak, çalışma bitince bakacağız. Araştırmalar sonucunda küçükbaş ağırlıklı olan yerlerde 6’lı karışıma kadar çıkıyoruz. O karışımlar içerisinde buradaki karışımlara da yer verebiliriz." ifadesini kullandı.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Bethül Bayraklı da projenin üniversite, kamu ve özel sektör işbirliği ile yürütülen örnek bir çalışma olduğunu vurgulayarak, "Bu çalışmadan elde edilecek verilerin hem çiftçiye hem de sektörün paydaşlarına çok önemli katkı sağlayacağını düşünüyorum. Ayrıca proje son yıllarda sorunlarımızdan bir tanesi olan gıda güvenliği konusunda da bir farkındalık oluşturacaktır." diye konuştu.
Proje yürütücüsü OMÜ Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Çayır Mera ve Yem Bitkileri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlknur Ayan ise projeye 2022 yılında başladıklarını ve farklı bitkileri, farklı oranlarda ekerek oluşturulan merada çalışmayı yürüttüklerini aktardı.
Merayı tamamen kendilerinin oluşturduğunu, 4 farklı merada belirli oranlarda Gelemen üçgülü, çayır üçgülü, ak üçgül, gazal boynuzu, domuz ayrığı, çok yıllık çim, sinir otu ve hindiba bitkilerini ektiklerini anlatan Prof. Dr. Ayan, şöyle devam etti:
"Burada seçtiğimiz bitkilere bakarsanız doğal meralarda bulunan bitkileri ve bu yöreye has bitkileri tercih etmeye çalıştık. Burada iki tane amacımız vardı. Bunlardan bir tanesi kuzularda canlı ağırlık artışını sağlamak. Bu canlı ağırlık artışını sağlarken aynı zamanda kuzuların sağlığına etki edebilecek, sağlığı iyi olan kuzuların performansı da iyi olacak. Performansı iyi olan kuzulardan daha fazla hayvansal ürün elde edilecektir."
Projenin ikinci yılı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Ayan, "Araştırma sonucunda hayvanların bağırsaklarındaki helmint parazitlerin sayıları azalmış durumdadır. Projenin ilk yılında kuzularda kilogram artışı günlük 95 gram olmuştur. Bu bitkiler çok yıllık bitkiler olduğu için bitkilerin performanslarını birinci yılı çok fazla gösteremiyorlar. 95 gram ile 118 gram birinci yıl, bu yıl şu ana kadar daha denememiz bitmedi ama 200 ila 220 gram günlük canlı ağırlık kazancı kuzularda olduğunu gözlemledik. Projenin son yılında sonuçlarını yazacağız." dedi.
Konuşmanın ardından 4 farklı merada ekilen bitkiler ve kuzuların beslenme seçenekleri çiftçilere gösterildi.