Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı tarafından "Nurettin Durman: Bir Düş Çınarı" söyleşisi gerçekleştirildi.
Vakfın Üsküdar'daki merkezinde düzenlenen programın açılışında konuşan Mavera Eğitim ve Sağlık Vakfı Koordinatörü Müjdat Uluçam, böyle bir etkinliğin şairin sağlığındayken yapılmasının önemli olduğunu söyledi.
Uluçam, Nurettin Durman ile 2010'da tanıştıklarını belirterek, "Kendisini o tarihten beri Beylerbeyi'ndeki berber dükkanında sık sık ziyaret ettim. O dükkanın karşısında bir çınar ağacı var ve kendisi orada bizi çokça ağırladı. Hem bize kattıkları hem de bu programa katıldığı için kendisine teşekkür ediyorum." dedi.
Programın yönetimini üstlenen şair Özcan Ünlü, Durman ile 40 yılı aşkın süredir devam eden dostluğunun, kendisinin gelişiminde önemli olduğunu dile getirdi.
Şair ve yazar Mürsel Sönmez de şairlerin gerçeklikten kopuk olarak değil, hayatın içinde yaşadıklarını işaret ederek, şairleri diğer insanlardan ayıran temel özelliğin "yüksek bir duyarlılığa sahip olmak" olduğunu vurguladı.
Şairlerin aynı zamanda hayatın bütün seslerini ve ritimlerini duyduklarının altını çizen Sönmez, şunları kaydetti:
"Nurettin Durman, Müslüman bir şairdir. Müslüman şairler, dünyanın dört bir yanındaki meselelere, 'elest bezmi'nin sarhoşluğuyla bakar. Şairler, dünyada olan bitenleri bütün hassaslıklarıyla görür ve bunları şiire dönüştürür. Onların toplumun söylemediklerini söylemek gibi bir işlevleri vardır. Sahih şair, yüzlerce çiçek dolaşarak bal yapan bir arı gibidir. Nurettin Durman, sahih ve kalbiselim bir şair olarak Türk şiirinde önemli rol oynamıştır."
Sönmez, şairin şiirlerini "yerli bir duyarlılıkla" kaleme aldığını söyleyerek, "Onun yoğun imgelerle örtülü, soyutlamalarla bezenmiş değil, alabildiğine sade ve berrak bir dili vardır. O içinde yaşadığımız hayatı bütün çıplaklığıyla ve yalın şekilde bize sunar. Türk şiiri, önemli kırılmalardan geçti. Bu toprakların yerlileri olarak büyük sıkıntılar yaşadık. Şu anda da dünyanın dört bir tarafında zulümler var. Nurettin Durman, hem bu topraklardaki hem de ümmetin geri kalanlarının meselelerine duyarlı bir şair olarak yazmıştır. O Müslüman bir şair olarak, teslimiyet ve umut içinde şiir söylemiştir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Yunus Emre'den Sezai Karakoç'a kadar birçok değerli ismi onunla tanıdık"
Şair Sıddık Ertaş, Nurettin Durman'ın kendisi gibi birçok insanın hayatına dokunduğunu dile getirerek, şunları anlattı:
"Birçok öğretmenim oldu ama onlardan hiçbirinin hayatın içindeki Nurettin Durman kadar üzerimde tesiri olmadı. Kendimi bildim bileli ne öğrendiysem, okulun dışında öğrendim ve Durman bu hocalar arasında hep ilk sırada yer aldı. Onun sayesinde hayata şiirle açıldık ve hep öyle baktık. Yunus Emre'den Sezai Karakoç'a kadar birçok değerli ismi onunla tanıdık. Nurettin Durman ile karşılaşmasaydım, bir Molla Kasım olup çıkardım. Durman, bütün zarafeti ve bilgeliğiyle, alimlerin ve şairlerin peygamberlerin varisleri olduğunu bana gösterdi."
- "Nurettin Durman, bir 'Boğaziçi şairi'dir"
Şair Süleyman Çelik, gençlik zamanlarında tanıştığı Durman'ın, aralarındaki yaş farkına rağmen kendisine arkadaş gibi davrandığını ve bu durumun olgunlaşmasında önemli olduğunu kaydetti.
Durman'ın zor bir çocukluk geçirdiğini anlatan Çelik, "Durman, erken yaşlarda köyünden ayrılmak zorunda kalıyor. Ama biliyoruz ki her zorluktan sonra bir kolaylık vardır. O, İstanbul'a geldiğinde Boğaziçi'nde, Beylerbeyi'nde yaşamaya başlıyor. Ben Allah'ın bu zor döneminden sonra onu ödüllendirdiğini düşünüyorum. Nurettin Durman, bir 'Boğaziçi şairi'dir. 1980 sonrası edebiyat tarihi Beylerbeyi, Beylerbeyi'nin tarihi de Nurettin Durman olmaksızın anlaşılamaz." ifadelerini kullandı.
Yazar Şakir Kurtulmuş ise Durman'ın kaleme aldığı "Beylerbeyi Günlükleri"nin hem şairin kişisel hayatı hem de edebiyat ve kültür tarihi için kıymetli bir kaynak eser olduğunu belirtti.
Konuşmaların ardından söz alan ve "Neyleyeyim Yalan Dünya Ben Sana" şiirini okuyan şair Nurettin Durman, kendisi için program düzenlenmesinden duyduğu mutluluğu dile getirerek, "Allah herkese böyle dostlar nasip etsin. Bu programa katılmak istemedim fakat arkadaşlar ısrarla gelmemi rica etti. Onların anlattıkları karşısında çok mahcup oldum. Buraya kadar zahmet edip gelen herkese çok teşekkür ediyorum." diye konuştu.