ANKARA (AA) - Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten İpekyolu Kalkınma Ajansının desteğiyle Kilis Yağlık Zeytini için düzenlenen tanıtım gününde, ürünün kadim tarihi, lezzeti ve kalitesi anlatıldı.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, zeytinin anavatanı olan Doğu Akdeniz'de yer alan Kilis, toplam 266 bin dekarlık alanda zeytin üretimi yapıyor. 3 milyon 500 binin üzerinde meyve veren zeytin ağacı bulunan ilde, yıllık üretim miktarı 9 bin 146 ton olarak gerçekleşiyor.
İlde yapılan arkeolojik kazılarda bölgede zeytin üretiminin geçmişi binlerce yıl öncesine gidiyor. Yüksek yağ oranı ve lezzetiyle dikkatleri çeken Kilis Zeytini, son yıllarda ekonomik değeriyle de ön plana çıkıyor.
Kilis'in önemli bir markası haline gelen zeytin ve zeytinyağının tanıtımı için etkinlik düzenlendi. Kilis Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Günü, Oylum Höyük Bazilikası'nda gerçekleştirildi. Yapılan arkeolojik kazılarda 4 bin 500 yıllık zeytin çekirdeklerinin bulunduğu höyükte gerçekleştirilen tanıtımda "Zeytin ve Zeytinyağının Tarihsel Yolculuğu ve Kilis'te Gelişimi" ile "Kalite, Verimlilik Markalaşma, Pazarlama Perspektifinden Zeytinyağı" başlıklarıyla iki panel yapıldı.
Tanıtım gününde Dr. Ender Saraç, "Zeytin ve Zeytinyağı ile Sağlıklı Yaşam Reçetesi" sunumu gerçekleştirdi. Zeytinyağı tadımı yapılan etkinlikte başarılı zeytinyağı üreticilerine ödülleri verildi. Masmana Zeytinyağları'ndan Ali Hayta, Kilis Organik Zeytinyağı Üreticileri Birliği Başkanı Hüseyin Polat, Anatolian Gold’dan Mustafa Özenen, ödül kazanan isimler oldu. Etkinlik, zeytin hasadıyla sona erdi.
- "Genleri araştırıyoruz"
Burada konuşan Kilis Valisi Recep Soytürk, etkinliğin yapıldığı Oylum Höyük'te 4500 yıllık zeytin çekirdekleri bulunduğunu belirterek "Şu an bu çekirdeklerin Kilis Yağlık Zeytini ile aynı genlerden gelip gelmediğini araştırıyoruz. Çekirdeklerin üzerinde gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar devam ediyor. Aynı genlerden geldiğini ispat etmemiz halinde zeytin ve zeytinyağımız bir adım daha öne çıkacak." değerlendirmesinde bulundu.
- "7 Milyon liralık yatırım hacmi oluşturduk"
Etkinliğin düzenlenmesine katkı sağlayan İpekyolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz, Kilis’te zeytincilik özelinde 12 ayrı projeyi desteklediklerini ve yaklaşık 7 milyon liralık yatırım hacmi oluşturduklarını vurgulayarak, "Desteklediğimiz projeler kapsamında Kilis ilimizde zeytin işleme tesisi, zeytinyağı üretim tesisi kurduk, mevcut tesislerinin kapasitesini arttırdık, çiftçilerimize verimli ve kaliteli üretime yönelik eğitimler verdik, Kilis zeytinyağının yurt dışı fuarlarda tanıtımını yaptık." ifadelerini kullandı.
Kilis Zeytini'nin Türkiye'de ve dünyada tanınır hale gelmeye başladığına dikkati çeken Akyılmaz, şunları kaydetti:
"Üreticilerimiz, daha önce iç piyasaya verdikleri ürünlerini, şimdi ABD, Kanada, Almanya, Katar ve Umman gibi farklı hedef pazarlara ihraç etmeye başladı. Bundan sonraki süreçte özellikle Kilis zeytinyağının erken hasat, soğuk sıkım üretimini teşvik edip ilaç ve sağlık ürünü gibi eczanelerde insanlara şifa veren bir ürün haline getirmek istiyoruz. Asırlık zeytin ağaçlarını tespit edip anıtlar kurulundan tescilini yapıp kimliklerini çıkartacağız. Gelen ziyaretçilerimizin de bu tarihi ağaçları ziyaret etmesinin önünü açmış olacağız. Yaptığımız bu tanıtım etkinliği ile Kilis’in zeytinyağı pazarında yeni bir kulvar açıp zeytinin anavatanı olma avantajını da kullanarak polifenolü yüksek, sağlık bileşeni zengin, natürel sızma zeytinyağı üretimiyle marka değerini arttırmayı hedefliyoruz."
- "Su ve gübre istemiyor"
Tanıtım günün katılımcılarından Kilis 7 Aralık Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu, Kilis Zeytini'nin sulama ve gübreleme istemediğini, 14 metre aralıklarla kök yumru yöntemiyle dikildiğini ifade ederek "Bu tarihten gelen geleneksel bir yöntem. Bu zeytinin en önemli özelliği yağı. İki yılda bir meyve vermesine karşın yüzde 40-45 yağ oranına sahip." ifadelerine yer verdi.
Kilis Yağlık Zeytini'nin ilaç sanayisinden kozmetiğe kadar birçok alanda kullanıldığına işaret eden Prof. Dr. Şekeroğlu, ürünün yoğun aroması ile baharatlı tat ve kokusu olduğunu erken hasat edildiğinde ve soğuk sıkım yöntemi uygulandığında farklı bir lezzete ulaştığını belirtti.
- "Tunç çağının petrolü"
Etkinliğe ev sahipliği yapan Oylum Höyük'teki arkeolojik kazıları yürüten Kazı Başkanı Prof. Dr. Atilla Engin, höyüğün 9 bin yıllık bir yerleşim yeri olduğunu ifade ederek, "Burası Tunç Çağı'nda Nuhaşşe isimli şehir krallığının başkenti olarak geçiyor. Yaptığımız kazılarda 4 bin 500 yıl önce karbonlaşmış zeytin çekirdeklerinin yoğunluğu dikkatimizi çekti. Ayrıca zeytinyağı saklanan kaplar da ortaya çıkardık." bilgilerini paylaştı.
Höyükte 1987’de başlayan kazılara 1991 yılından beri katıldığını, 2012’den bu yana da başkanlık ettiğini belirten Engin, "Bu bölge, iklim ve coğrafya olarak Doğu Akdeniz’in bir parçası. Bereketli Hilal’in de kuzey batısında yer alıyor. Doğu Akdeniz, zeytinin ana vatanı. Bütün dünyaya zeytin, buradan yayılmış. Tunç çağına ait belgeler, zeytinin çok önemli bir ticaret ürünü olduğunu ortaya koyuyor. O dönemin petrolü diyebiliriz. Bugün de eski değerine kavuşması için düzenlenen bu etkinliği çok önemli buluyorum." dedi.