ÖNDER İmam Hatipliler Derneğinin 66. Geleneksel İftarı'nda mezun ve mensuplarıyla imam hatip camiası bir araya geldi.
Derneğin her sene geleneksel olarak organize ettiği iftar programı, bu yıl TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un katılımıyla Bağcılar Kadir Topbaş Halk Sarayı'nda düzenlendi.
Programda konuşan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın ÖNDER'e birçok desteğinin olduğunu, yine Topbaş'ın geleneğini sürdüren belediyeciliğin İstanbul'a hakim olmasını istediklerini söyledi.
Bilal Erdoğan, Fatih'in İstanbul'una layık bir zihniyetin yeniden İstanbul'da belediyeciliğe egemen olması gerektiğini belirterek, "Algıyla, reklamla değil gerçekten bu şehrin bütün insanlarına hizmet anlayışıyla 1994'te Cumhurbaşkanı'mız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu günkü ruhla yeniden bu belediyeciliği sürdürecek inşallah." diye konuştu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu işaret eden Erdoğan, şunları dile getirdi:
"Nitekim şu anda belediye başkanlığı yapan kişi, bizim STK'lerimize saldırarak bir seçim kampanyası yaptı 5 sene önce. Bunu da unutmamız mümkün değil. Devamlı bizim sivil toplum kuruluşlarımızın meşruiyetini, iş yapış şeklini, kaynaklarını gündeme getirerek kendine göre bir kampanya icra etti. Halbuki biz gerçekten belediye desteğiyle bir faaliyet yaptığımızdan değil. Nitekim 5 yıl şunu gösterdi: İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bizim STK'lerimizle sorunlu bir zihniyet tarafından yönetildiği dönemde de bizim sivil toplum kuruluşlarımız, büyümeye, güçlenmeye, daha çok eğitime ve gençliğe hizmete devam etti, hamdolsun. Şimdi İstanbul'u kucakladığı iddiasıyla gelip hakikaten sadece sınırlı bir kesimin belediyeciliğine soyunan bu zihniyetin inşallah son haftasını yaşıyoruz diye dua ediyorum."
- "İmam hatip ailesi büyüdükçe Türkiye'nin normalleşme hikayesi de güçlenerek devam ediyor"
Sivil toplum kuruluşları olarak çok daha kurumsal, güçlü temeller üzerinde çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Erdoğan, ÖNDER ailesinin her geçen yıl daha da güçlendiğini vurguladı.
"Gerçekten yönetim kurulu bu kadar geniş olup da bu kadar gönüllü kardeşimizi çalıştırabilen başka STK'miz var mı bilmiyorum." diyen Bilal Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anlamda hem Abdullah Başkanımı hem ondan önceki başkanlarımızı tebrik etmek istiyorum. İmam hatip ailesi büyüdükçe Türkiye'nin normalleşme hikayesi de güçlenerek devam ediyor. Ben böyle inanıyorum. Hakikaten bugün aşağı yukarı ortaokul ve lise düzeyindeki her 8-9 talebeden bir tanesi imam hatip öğrencisi. Hiç böyle abartıldığı gibi, 'Her köşeye imam hatip açtınız.' dendiği gibi bir tablo da elbette yok. Bu nedir? Tam 28 Şubat devrinin öncesindeki oranla aynı yani o zaman nasıl Türkiye daha normalse bunların 28 Şubat devirlerinden, şimdi de yeniden o normalleşmenin egemen olduğunu görüyoruz."
İmam hatibe giden, gitmeyen bütün çocukların kendi çocukları olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bütün çocuklarımızın, gençlerimizin bu toprakları bize vatan yapan değerleri bilerek yetişmesini istiyoruz." dedi.
Dil uzatıldığı zaman dininin şerefini, izzetini koruyacak gençlerin yetişmesini istediklerini kaydeden Bilal Erdoğan, şunları ifade etti:
"Filistin'de bir yara kanadığı zaman rahat duramaması gereken bir gençlik, huzur bulamayan, 'Ne yapmalıyım?' diyen... Allah'ın izniyle imam hatipler, bu nesilleri yetiştirmeye devam ediyor. Sivil toplum kuruluşlarımız, bu gençlerin yetişmesi için çeşitli müsabakalar, yarışmalar, ödüllü kitap okuma etkinlikleri, spor faaliyetleri yaparak gençlerimizi hem birçok menfi etkenin muzır tesirlerinden koruyoruz hem de bir taraftan işte bu toprakları bize vatan yapan değerleri çocuklarımızın, gençlerimizin benimsemesi için mücadele ediyoruz."
Bilal Erdoğan, STK'lerde gönüllülüğün çok önemli olduğunu vurgulayarak, gönüllülük ne kadar artarsa bereketin o kadar fazla olacağını ve çocukların o maneviyatla yoğrularak yetişeceğini ifade etti.
- "İmam hatip okulları, Türkiye'nin ilk 100 yılını inşa eden kadroları yetiştirdi"
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Genel Başkanı Abdullah Ceylan, 1951'de Mahmut Celaleddin Ökten'in sevgi, muhabbet, ihlas ve samimiyetle şefkat dolu elleriyle toprağa diktiği bu tohumun, 73 yıllık serencamın neticesinde birçok badireyi atlattığını fakat hiç yıkılmadığını, daima dimdik ayakta durduğunu ve bugün Türkiye'nin en büyük, en köklü çınarına dönüştüğünü söyledi.
İmam hatip okullarının 73 yıllık bu mazide çok büyük başarılar ortaya koyduğunu, Türkiye'nin ilk 100 yılını inşa eden kadroları yetiştirdiğini belirten Ceylan, "İnanıyoruz ki yeni okullarımızla imam hatip camiamız kültürde, sanatta, musikide, sporda, fizikte, fende, edebiyatta, birçok alanda Türkiye'nin yeni yüzyılını da inşa edecek gençleri yetiştirmek için bugün var gücüyle çalışmaya devam ediyor. Bu noktada büyük emekleri olan bütün kardeşlerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza ve bu camiaya emek veren, gönül veren herkese canı gönülden teşekkürlerimizi iletiyoruz." diye konuştu.