ÖMER ÜRER - Düzce Üniversitesi Fındık Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (DÜFAM) kurulan fındık dönüşüm merkezinde mahsulünü işlemeyi ve mikro işletme modelini öğrenen üreticiler, ürüne değer kazandıracak.
DÜFAM, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ortaklığında fındığın katma değerini artırmak için hazırlanan "Fındık Üreticilerinin Mikro İşletmelere Dönüşümü Projesi" mayıs ayında Doğu Marmara Kalkınma Ajansının (MARKA) desteğiyle hayata geçirildi.
Üreticilere eğitim ve danışmanlık hizmeti verilerek "mikro işletmeler"e dönüşüm konusunda mentörlük de sağlanması için DÜFAM bünyesinde fındık dönüşüm merkezi kuruldu.
Merkezde eğitim alarak fındığı işlemeyi öğrenen üreticiler, pazar ortamının nasıl oluştuğu ve mikro işletme modelinde devlet desteğinin nasıl uygulanacağı hakkında da bilgi ediniyor.
Projeyle fındığın kırma, kavurma ve ezme gibi işlemlerden geçirilerek katma değerli ürün haline getirilmesi süreçlerinin üreticilerle entegrasyonu amaçlanıyor.
- "Üreticilerin daha yüksek katma değer elde etmelerini amaçlıyoruz"
DÜFAM Müdürü Doç. Dr. Şemsettin Kulaç, AA muhabirine, üreticilerin mahsulün işlenmesini öğrenip ürününü kendi pazarlayarak daha yüksek katma değer elde etmelerini hedeflediklerini söyledi.
Çiftçilerin merkezde fındık kırma, kavurma, ezme ve paketleme işlemleri hakkında bilgi sahibi olduğunu anlatan Kulaç, şöyle devam etti:
"Üretici buraya fındığını getiriyor ve işletmede kırıp işliyor. Bunu da burada görerek öğreniyor. Kendi yetiştirdiği ürünü sadece ham madde olarak satmasın, işlemesini öğrensin istiyoruz. Çiftçimiz burada ürününü işleyerek katma değeri yüksek hale getiriyor. Projede amaçlanan, en az 200 üreticimizin fındık entegre tesisimizde eğitim alması, makinelerin nasıl çalıştığını ve bu makinelere sahip olabilmek için devlet desteğinin nasıl olduğunu öğrenmesi. Bu eğitimi alan çiftçilerimizden 4-5 girişimci mikro işletme kuracak ve kendi ürününü üretecek. Bu üreticilerimizi bulmayı ve onlara bu konuda yardımcı olmayı hedefliyoruz. "
- "İklim değişikliğine karşı hazırlıklı olmamız lazım"
Kulaç, bu yıl özellikle Batı Karadeniz'de mevsimsel kuraklık yaşandığını, fındığın iç dolgunluğa ulaşmaması sonucu randıman kaybı oluştuğunu dile getirerek, "Artık dünyanın kabul ettiği küresel iklim değişikliği dediğimiz bir olgu var. İklim zaman zaman kurak geçecek, zaman zaman da çok yağışlı geçecek. Örneğin geçen yıl çok yağmur yağmıştı, bu sene kurak geçti. Önümüzdeki sene belki yağmur yağacak, belki daha kurak bir dönem olacak. İklim değişikliğine karşı hazırlıklı olmamız lazım." diye konuştu.
Türkiye'de fındık üretiminin "ocak dikim sistemi" şeklinde yapıldığını, bunun da kurak geçen yıllarda ürün kaybına neden olduğunu belirten Kulaç, şu bilgileri paylaştı:
"Ocak sistemi, fındık ağacımızın maksimum 60 santimetrelik kök yapısına sahip olması demek. Bunu daha derinlerdeki sulardan beslenen bir yapıya dönüştürmemiz lazım ya da sulama sistemi geliştirmemiz lazım ki su kaynaklarımızın kısıtlı olduğunu düşünürsek bu da bir alternatif değil.
Merkezimizde uzun süredir çalıştığımız 'kazık kök sistemi'ne sahip 'Corylus Colurna' dediğimiz, 20-30 metreye kadar boylanabilen, 600 ila 1000 yıl kadar yaşayabilen Türk fındığı ağacının gücünden yararlanarak ticari anlamdaki fındığımız olan yağlı, çakıldak, yomra cinslerini aşılıyoruz. Türk fındığı ağacını aşılayarak kök sisteminden yararlanıyoruz. Kökünü derinlere salabiliyor. Derin kök sistemine sahip olduğu için kuraklıkta yer altı sularından yararlanabiliyor."