Kurumuş ağaç kökleri usta elinde sanat eserine dönüşüyor

Osmaniye'de yaşayan Bilal Doğar, dere yatakları, nehir kıyıları ve ormandan topladığı kurumuş ağaç kök ve gövdelerinden çivi ve metal kullanmadan heykel, biblo ve süs eşyası yapıyor- Doğar: - "Ben, onlara birer kurumuş kök ya da gövde gözüyle bakmıyorum.

OSMANİYE (AA) - MUZAFFER ÇAĞLAYANER - Osmaniye'de yaşayan Bilal Doğar, çevreden topladığı kurumuş ağaç kök ve gövdelerini çivi ve metal kullanmadan birer sanat eserine dönüştürüyor.

Bağkur'dan emekli olduktan sonra evinin önüne atölye kuran 62 yaşındaki Bilal Doğar, doğada bulduğu kurumuş ağaç kökleri ve kütükleri tek tek toplayarak atölyesine getiriyor.

Kök ve kütüklerden süs eşyası, lambader, sehpa ayağı, biblo ve heykel yapan Doğar, eserlerini atölyesinde sergiliyor.

Su sesi ve eski radyosundan dinlediği müzik eşliğinde sanatını icra eden Doğar'ın hayali, eserlerinden oluşan büyük bir sergi açabilmek ve sanatını genç nesillere aktarabilmek.

Doğar, AA muhabirine, eserlerin tamamen kurumuş ağaç kök ve gövdelerinden yaptığını anlattı.

Doğaya hiçbir zarar vermeden eserlerini ortaya çıkardığını ve buna çok dikkat ettiğini dile getiren Doğar, "Ben, onlara birer kurumuş kök ya da gövde gözüyle bakmıyorum. Baktığım an onları bir şeye benzetiyorum ve ona göre şekil veriyorum. Hiçbir şekilde metal, çivi kullanmadan bunları yapıyorum. Bütün bağlantılar doğadaki bağlantılar." diye konuştu.

- "Baktığım her şeyi farklı görüyorum"

Kendisinin doğaya ve etrafına diğer insanların aksine farklı baktığını ve objelerde değişik şekiller görebildiğini aktaran Doğar, "Gözlem duygum çok farklı çalışıyor. Baktığım her şeyi başka bir şeye benzetebiliyorum. Herkes bakar göremez, ben bakmadan dağın arkasını görebiliyorum." diye konuştu.

Doğaya çıktığında sel ve dere yatakları ya da ormanlarda boşa çıkmış kökleri kesip çıkarttığını anlatan Doğar, "Ardıç, zakkum, söğüt hepsini kullanıyorum. Kuru kökleri tercih ediyorum. Doğayı çok seviyorum ve zarar görmesini istemiyorum. Yaptığım şeyle hayalimi gerçekleştiriyorum. Eserlerimdeki her şey doğal. Kullandığım yosun, kuş yuvaları, dal parçaları hepsi doğadan. 2 yıldır bu sanatla uğraşıyorum. En büyük hayalim ise eserlerimden oluşan bir sergi açabilmek ve bu sanatı başkalarına öğretebilmek." sözlerine yer verdi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri